Ubisoft'tan Assassin’s Creed Mirage için bir ek paket duyurusu geldi. “Valley of Memory” adlı bu ücretsiz genişleme paketi, 18 Kasım'da oyunseverlerle buluşacak:
ogzvideo|type:ytb|id:0NaEwUyK3Qk}
Ubisoft, bu ek paketin yaklaşık 6 saatlik bir oynanış sunacağını söylüyor. Valley of Memory'de Mirage’ın ana hikayesinin bitişinden hemen önce geçen bir hikaye anlatılıyor. Basim, uzun süredir kayıp olan babasıyla ilgili ipuçlarının izini sürerek El-Ula’ya gidiyor. Burada onu çöl haydutları, kaybolan izler ve tehlikeli antik kalıntılar bekliyor.
Valley of Memory'de, eski El-Ula şehri, Musa ibn Musayr Kalesi, Taş Vadisi ve Hegra Nekropolisi gibi yerleri ziyaret edecekmişiz. Oynanışın, hem keşif hem de gizlilik unsurlarını bir araya getirdiği söyleniyor. Ubisoft, çölde dikkatli olunması gerektiğini, düşmanların ve tuzakların bol olacağını belirtiyor.
Normalde AC Mirage için bir ek paket planlanmıyor gibiydi. Ama sonrasında Suudi Arabistan'ın bu konuda fon sağladığı ve böyle bir ek paketin geliştirilmeye başlandığı iddia edilmişti. Bu duyuru da kimilerine göre Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu (PIF) ile bir iş birliğine gidilmiş olabileceğine işaret ediyor.
S.Arabistan'ın turizm ve kültürel diplomasi stratejisinde önemli bir araç olarak El-Ula’nın öne çıkarıldığı göz önünde bulundurulduğunda, ek paket için bu şehrin seçilmiş olması akıllara ister istemez böyle bir anlaşma yapılmış olabileceğini getiriyor ve bu da beraberinde bazı tartışmalar doğuruyor.
PC Gamer da bu durumun altını çizmiş ilgili haberinde ve mikrofonu Ubisoft yetkililerine de uzatmışlar. Ubisoft sözcüsü, PC Gamer’a yaptığı açıklamada, projede herhangi bir hükümet veya sponsor etkisinin olmadığını belirterek "Assassin’s Creed serisi her zaman tarihe, kültürlere ve çeşitliliğe saygı duymuştur. ‘Valley of Memory’ de bu anlayışın bir uzantısıdır" şeklinde bir açıklamada bulunmuş.
Buna rağmen, oyun topluluklarında tartışmaların sürdüğü görülmekte. Bazı oyun severler, “Ubisoft’un politik hassasiyetleri göz ardı ettiği” yönünde eleştirilerde bulunurken; diğerleri, “ücretsiz ve tarihî bir genişleme paketine bu kadar yüklenilmemesi gerektiğini” savunuyor.
Aslında ülkelerin kamu diplomasisi aracı olarak, bir yumuşak güç unsuru olarak oyunlardan istifade etmeleri alışılmadık şey değil. Öte yandan sınırın nerede çekileceği de üzerinde uzun uzun tartışılabilecek, hakkında pek çok şey söylenebilecek bir konu bence. Kendi görüşlerimi bir başka yazıya saklayıp sizlere sorayım sevgili Oyungezerler; siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Parayı veren düdüğü çalar mı? Oyun firmalarının bu gibi durumlarda nasıl hareket etmeleri gerektiğine dair etik kodlar var mıdır/olmalı mıdır sizce? Yorumlarınızı bekleriz.
