1947 yılından itibaren hayatımıza giriş yapan oyunlar, zaman içerisinde teknoloji ile beraber gelişerek şu anda bulunduğumuz noktaya geldi. Oyunların arkasındaki teknoloji ne kadar gelişmiş olsa da yapımların temelinde ve hedefinde “insan” olması, sektörün sık sık skandallar ile karşı karşıya kalmasına sebep oluyor. Buna bir de sosyal medyanın artan popülaritesi eklendiğinde, ortaya şaşırtıcı bir sonuç çıkıyor.
Şimdilik iki parça halinde yayınlayacağımız bu yazı dizimizde oyun dünyasını derinden etkileyen bazı skandallara göz atacağız. Daha önce yayınladığımız bu ilk parçayı da elden geçirdik ve bazı güncel bilgilerle yeniledik. Burada göremediğiniz önemli skandalları da sakın unuttuk sanmayın, listemizin sonraki bölümünde o ünlü Hot Coffee olayı da var, Kojima da :) Yine de siz de aklınızda yer eden skandalları bizimle paylaşabilirsiniz, belki yeni yazılara da gün doğar bu şekilde.
Godus ve Peter Molyneux'nün yalanları
2012 yılında bir Kickstarter projesi olarak başlayan Godus, Peter Molyneux isminin de işin içine girmesi ile tam 500.000 $’lık bağış toplamayı başarmıştı. Molyneux’ün verdiği sözleri tutmaması ile ünlü olduğu bilinse de görünüşe göre daha önce yapımında bulunduğu Black & White ve Dungeon Keeper gibi oyunların başarısı, insanları kendisine çekmeye yetiyordu. Zaten Molyneux'un herhalde en büyük şansı böyle büyük oyunların altında imzasının bulunmasıydı, bundan oldukça faydalandığını söyleyebiliriz.
Godus'un 2013 yılında tanıtılan sorunlu Alpha versiyonunun hemen ardından bir Beta versiyonu yayınlandı. Oyuncular ne Alpha, ne de Beta versiyonunu beğendi, bağış yapan binlerce oyuncu gördükleri şeyden memnun değildi. Ancak kendilerini daha kötü bir haber bekliyordu. Molyneux oyunu PC’den mobil platformlara portladı ve 22Cans’in çalışmalarını bundan sonra bu yeni versiyon üzerinden devam ettireceğini açıkladı. Oyunun Steam'deki versiyonu 5476 yorumda yalnızda %26 olumlu incelemeyle 'Çoğunlukla Olumsuz' derecesine sahip. Son 1 ay içerisinde de 11 inceleme ve %9 nota sahip olmuş oyun.
Peter Molyneux aksini iddia ediyor olsa da firmanın bazı eski tasarımcıları, Godus’un ilk andan itibaren mobil oyun olarak düşünüldüğünü itiraf etmişti.
Counter Strike: Global Offensive Bahis Sitesi Skandalları
Valve, Counter Strike: Global Offensive için “Arms Dealer” yamasını yayınladığında takvimler 2013’ün Ağustos ayını gösteriyordu. Uzun süredir eski oyuncuları CS:GO üzerine çekmeyi başaramayan Valve’ın yaptığı bu hamle, oyun dünyasını derinden sarsacak bir dizi olayın yaşanmasına sebep olacaktı.
Silah skin'lerinin Steam’e giriş yapması ile beraber Valve sadece eski oyuncuları çekmekle kalmamış, yeni bir gelir kapısının da yolunu açmıştı. Bir süre sadece Steam üzerinde kullanılabilen bu skin'ler 3. parti sitelerin işin içerisine girmesi ile gerçek paraya dönüştürülebilen önemli para kaynakları haline geldi.
İşte tam bu noktada CS:GO bahis siteleri bir çılgınlık haline dönüştü. Geniş bir Youtube kitlesine sahip Trevor "Tmartn" Martin ve Tom "Syndicate" Cassel, yeni bir bahis sitesi bulduklarını iddia ederek yayınlarda bu site üzerinden bahis yapmaya başladı.
Fakat videolarını izleyen milyonlar, bu sitenin ikiliye ait olduğunu bilmiyordu. “HonorTheCall” adlı Youtuber tarafından başka bir video ile açıklanan gerçekler karşısında CS:GO topluluğu şoke olmuş, hatta bu skandal ABD hükümetinin de dikkatini çekmişti.
Her ne kadar federal soruşturma altına alınmış olsalar da “Tmartn” ve “Syndicate” bu olayların tamamından aklanmayı başardı.
Mortal Kombat ve ESRB'nin kuruluşu
Dünyanın en çok sevilen dövüş oyunlarından biri olan Mortal Kombat 1992 yılında ortaya çıktığında Atari salonlarının vazgeçilmezi haline dönüştü. Fakat asıl sorun MK serisinin Sega Genesis ve Super Nintendo’ya portlanacağı haberlerinin ardından patlak verdi. Dönemin en kanlı ve vahşet dolu oyunlarından biri olan MK'nın kötü şöhreti, evlerinde konsol bulunduran aileleri korkutmaya yetmişti.
Mortal Kombat'ın ev konsollarına geleceği duyurulduğunda özellikle de Amerikanın muhafazakar kesiminden ciddi sesler yükseldi, şiddet içeren video oyunlarının Amerikan gençliğini yok edeceği tartışmaları başladı ve bu tartışmalar günümüzde de geçerli olan ESRB derecelendirme kuruluşunun kurulmasına ön ayak oldu.
İronik biçimde bu tartışmalar Mortal Kombat'ın popülerliğini daha da arttırdı, skandallar ve sansürler eşliğinde çıkan oyun 2 milyondan fazla satış yapmayı başardı. Oyunun Nintendo versiyonunda kan ve çoğu Fatality hareketi kaldırılmıştı. Sega Genesis’teki versiyonunda ise oyundaki bir kod sayesinde kanları açmak mümkün hale geliyordu.
Gamespot ve Jeff Gerstmann'ın kovulması
Basın hürriyeti kalkarsa, vicdan, eğitim, konuşma hürriyetleri de kalkar. / Franklin Delano Roosevelt
Medyanın hangi dalında çalışıyor olursa olsun, mensup olduğu topluluğa doğru bilgiyi verebilmek, gazetecilerin başlıca görevlerinden biri. İşte tam bu noktada karşımıza Jeff Gerstmann ve Gamespot’un hikayesi çıkıyor. Dönemin Gamespot baş editörü olan Gerstmann’ın, Kane & Lynch: Dead Man hakkında kötü bir inceleme yayınlaması, kovulmasına sebep olmuştu.
Gerstmann yıllar sonra el değiştiren Gamespot’a döndüğünde ise yaşanan olayları şu cümleler ile özetlemişti: “Bir editör takımının ne yapması gerekiyorsa, biz de onu yaptık. İşimizi en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Oyunların kalitesi hakkında insanları bilgilendirirken dürüst olmaya özen gösterdik. Tabii bu durum oyun firmalarının dikkatini çekti. O zamanki yönetim de kapıdan uçup giden reklam gelirlerine daha fazla göz yumamadı.”
Günümüzde hala daha inceleme puanlarında geliştirici ve yayıncıların etkisi olup olmadığı tartışılmaya devam ediyor, kötü inceleme puanlarının ardından ilişkiler gerilebiliyor.
Team Bondi'nin ağır çalışma şartları
Team Bondi iflas bayrağını çekmiş olsa da sektörde bıraktığı iz hala yerini koruyor. Severek oynadığımız L.A. Noire’ın arkasında korkunç bir hikaye olduğunu biliyor muydunuz?
24 Haziran 2011’de IGN’in yaptığı özel bir haber gündeme bomba gibi düşmüştü. L.A Noire’in 7 sene süren geliştirme sürecinin arkasında yoğun çalışma saatleri, korkunç çalışma ortamları ve güvenliği gibi sorunlar olduğunu belirten IGN, eski çalışanlar ile olan görüşmelerini de yayınlamıştı.
“Akşam 8’de işten çıktığınızda bile kötü bakışlara maruz kalıyordunuz.” ifadelerini kullanan eski bir çalışan, ortalama çalışma sürelerinin 60 saati aştığını belirtmişti. Bazı dönemlerde bu sürelerin 80-110 saat arasına fırladığını itiraf eden başka bir çalışan, stresi daha fazla kaldıramayıp istifa ettiğini ifade etmişti.
Takvimler 5 Temmuz 2011’i gösterdiğinde ise Team Bondi’nin çalışanlarına gönderdiği mail’ler sızdırıldı. Ağır çalışma şartlarını meşrulaştırmaya çalışan ekibin Rockstar’a karşı tutumu, iki firma arasında büyük bir çatlağa yol açmıştı. Oyunun tamamlanmasına bizzat yardım eden Rockstar ekibi, L.A. Noire’ın ardından Team Bondi ile çalışmayı durdurmuştu.
Oyun dünyasındaki crunch kültürü ilk kez bu olayla karşımıza çıkmıştı ve sonrasında benzer hikayeler ortaya çıkmaya başladı. Yakın zamanda Rockstar, BioWare, NetherRealm gibi ünlü stüdyoların da çalışanlarını yoğun çalışma saatlerine maruz bıraktıkları gündeme bomba gibi düşen haberler arasındaydı. Bu tür haberler ortaya çıktığında stüdyolar 'çalışma koşullarını düzeltmeye özen göstereceğiz' diye açıklama yapıyorlar ama bunda ne kadar samimi olduklarını bilmek elbette mümkün değil. Yüksek kalibreli oyunlar, yüksek stresi de beraberinde getiriyor çünkü.
Bu haberi yaptınız zaten? Üzerinden yıl bile geçmedi hatta bir kaç ay önceydi.
Tahminimce bu sekilde devam haberleri yapilacak ve bu haber eski OGZ sitesinde kaldigi icin hatirlatma maksatli tekrar buraya getirilmis olabilir. Arsiv amaci ile.
Aynen dediğin gibi. Ayrıca girişte de belirttiğimiz gibi yazıyı da elden geçirip güncelledik :)