Lumines Arise - İnceleme

Gümbür gümbür bir bulmaca oyunu!

İllaki sizin de başınıza geliyordur ama bana bazen böyle bir haller geliyor, hiç oyun oynayasım gelmiyor. Ya da şöyle diyeyim, oynanış mekanikleri nispeten bol olan, aşırı detaylı ve derin senaryolu, uzun soluklu tek kişilik oyunlar oynayasım gelmiyor. Ya odaklanamıyorum ya kafam başka şeylerle dolu oluyor ya da dümdüz bir tükenmişlik sendromu eseri olarak çıkıyor bir şekilde ama olmuyor hani.

Böyle bir kafa yapısında da elimin gittiği iki oyun türü var: Müzik/ritim oyunları ve Tetris gibi basit bulmaca oyunları. Oynanışları basit, odaklanmanız gereken senaryo ya da karakterler yok, uzunlukları genellikle siz ne kadar isterseniz o kadar. Bu yüzdendir ki neredeyse oyun oynadığım her platformda Tetris Effect, Puyo Puyo Tetris 2, Lumines Remastered, Spin Rhythm XD’nin yanı sıra bolca benzeri türde bulmaca ve ritim/müzik oyunları da bulunuyor. Beni tanıyanlar için Steam’de en çok oynadığım oyunlar listesinde Audiosurf’ün bulunması pek de şaşırtıcı olmuyor haliyle. Yahu ben bu oyun (ve Portal) için Steam hesabı açmıştım vaktinde… Neyse, konudan sapıyoruz.

Bu oyunlarla böyle bir uzun süreli ilişkim olduğundan dolayı da en son yapılan State of Play’in Lumines Arise duyurusuyla açılmasına aşırı sevinmiştim. 2016’daki mobil oyunu ve 2018’deki orijinal oyunun Remaster versiyonunun çıkışını saymazsak, en son konsollarda çıkan orijinal Lumines oyunu 2011’de PlayStation Vita’ya çıkan Electronic Symphony’ydi. Ve o zamanlar daha Enhance bile yoktu, Lumines ve Rez gibi efsanelerin başındaki abimiz Tetsuya Mizuguchi, Q Entertainment’ın başındaydı. Mobil oyunu saysak bile üstünden neredeyse 10 yıl geçmiş olacak ya yeni bir Lumines oyununun, o da ayrı bir konu tabii. Ama sonunda geri döndü ve… Üf, dönüş o dönüş!

Kareleri sığdırmak

Lumines, tıpkı benzer türdeki diğer bulmaca oyunları gibi, temelinde basit bir mekaniğe sahip: İki farklı şekil var, o şekillerle en azından 2x2 kareler yap ve puan topla. Bu kadar. Gayet basit. Ama yine tıpkı benzer türdeki diğer bulmaca oyunları gibi, Lumines’in de ustalaştıkça derinleşen bir oynanışı var. Oyun alanını okumak, önceden plan yapıp parçaları uç uca birleştirip daha büyük kareler oluşturmak için alan oluşturmak, “+” ikonlu şekilleri doğru yere yerleştirip temizlemek… Bunların üstüne oyunun ritim temelli olduğunu da hatırlatmakta fayda var tabii. Şarkının hızına göre şekillerin de düşüşü hızlanıyor, hazırlıksız yakalandığınızda kaosun baş göstermesi gayet yaşanabilir durumlardan.

Sizi bu kaostan kurtarmak için de Tetris Effect’te de gördüğümüz “Burst” özelliği eklenmiş Lumines Arise’a. Belirli sayıda kare temizledikçe bu Burst-metreniz birikiyor, %50’yi geçtiği zaman kullanabiliyorsunuz ama %100’de olduğu kadar uzun olmuyor süresi. Burst modunu aktif ettiğiniz anda da aynı şekildeki kareleri birleştirerek kocaman bir kare yapıp, süre dolduğu zamanda da bu kare temizlenip, diğer şekildeki parçalar onların yerini alıyor, hem alanı temizleyip hem de güzelce puan toplamış oluyorsunuz.

Lumines Arise’ın Tetris Effect’ten getirdiği yenilikler bunlarla da kısıtlı değil tabii. Oyunun “ana modu” olan Journey, tıpkı Tetris Effect’teki gibi. Dört ya da beş bölümü üst üste oynayıp, bu bölümlerin hepsini tek tek açıyorsunuz. Ve eğer orijinal Lumines’in ya da Tetris Effect’in “kafasının güzel” olduğunu düşünüyorsanız… Lumines Arise’ın kafası daha da güzel. Cyberpunk bir şehir temalı bölümler mi dersiniz, meyve – sebze temalı bölümler mi dersiniz, güvercinli bukalemunlu bölümler mi dersiniz… Oynarken arada “Ya şimdi bu ne alaka?” dediğim bolca oldu. Ama Tetris Effect’ten tecrübeli olduğumdan dolayı pek de yadırgadığımı söyleyemem. Orijinal Lumines gibi olsaydı sıkıcı bulma ihtimalim daha yüksekti hatta.

Journey modunun yanı sıra açtığınız bölümleri istediğiniz gibi oynayabileceğiniz (ya da şarkılarını dinleyebileceğiniz) Playlist modu, oyunun temellerini ve bolca taktik öğrenebileceğiniz eğitim modunun yanı sıra, Journey modunu bitirdikten sonra açılan kısmında bulunan meydan okumaları yapabileceğiniz Missions modu ve liderlik sıralamalarında kapışabileceğiniz ya da başkalarıyla kapışabileceğiniz, farklı oyun modlarına sahip çoklu oyuncu modu da bulunuyor oyunda.

Oyunun nispeten Tetris Effect’ten alıp geliştirdiği noktalar da yok değil tabii. Mesela Tetris Effect’in kısıtlı özelleştirme seçeneklerini alıp bir hayli çoğaltmışlar. Loomi adında maskot bir karakterimiz var ve gerek oyunda bazı şeyleri tamamlayarak gerekse de oyunun kendi içindeki “gacha” sistemi olan Loomi-pon’dan ekipmanlar düşürerek hem Loomi’mizi hem de oyundaki profilimizi özelleştirebiliyoruz. Tetris Effect’te sadece hafta sonu görevlerine katılarak ya da seviye atlayarak açabildiğimiz basit avatarların bir üst noktası olmuş. Bu Loomiler tekli oyuncu modlarında da çoklu oyuncu modlarında da beliriyor. Oynanışa herhangi bir etkisi yok tabii. Gacha dediğime de bakmayın, aklınıza olumsuz bir şey gelmesin. Gerçek para verme gibi bir seçenek yok zaten, oyunu oynadıkça bu “gacha”yı kullanmak için gereken oyun içi para birimini topluyorsunuz.

Tabii oyunun müziklerinden de bahsetmemek olmaz, sonuçta Lumines’i Lumines yapan şey müzikleri. İlk oyunun ilk bulmacasının şarkısı “SHININ’” ya da “Shake Ya Body” gibi klasikleri hâlâ kafamda çınlıyor. Şu an adlarından bahsedince bile belirdiler yine kafamın içinde ya, neyse… Ama ilk oyunun aksine, Arise’ın müzik tarzı seçimleri sadece elektronik müzik değil. Yine bir Tetris Effect etkisi (efekti deseydim keşke, tüh) olarak oyunda elektronik müziğin yanı sıra rap, ambiyans müziği, etnik müzikler gibi türler de bulunuyor. Daha taze olduklarından orijinal Lumines müzikleri ya da Tetris Effect müzikleri gibi ikonikleşirler mi bilemiyorum şimdilik ama bayağı sağlam olduklarını söyleyebilirim. Playlist modunu bir hayli açtırdı, umarım yakında tamamını albüm olarak da yayınlarlar.

Herkese uygun Lumines

Lumines Arise’ın en dikkatimi çeken yanlarından biri, oyunun erişilebilirlik ayarları oldu. Tetris Effect’teki gibi şekiller yerine renklere çeviremiyor oluşumuz biraz üzdü, ama anlaşılabilir bir tercih tabii. Bölümlerin havasını bozma ihtimali var. Ama bunun dışında oyunu fazla kasmadan oynamak isteyenler için “No-Stress Lumines” adında, üç seçenekli bir özellik getirmişler. İlkinde bloklar geçen çizgiye göre düşmüyor, sizin düşürmenizi bekliyor, ikincisinde oyun bitmiyor, üçüncüsünde de ikisi de açık oluyor. Daha oyunu öğrenme aşamasındaysanız bir bakmanızı öneririm başlarda.

Bunun dışında neredeyse her görsel efekti kurcalayabildiğiniz ayarlar, renk körleri için ayarlar ve oyunun sadece iki bölümünde olsalar da yılan ve örümcek fobisi olanlar için bunları gizleyen ayarlar eklenmiş. Gerçi yılan ve örümcek filtresi biraz hayal kırıklığına uğratmadı desem yalan olur, dümdüz kaldırmışlar sadece modelleri. Skyrim’in “Her örümceği ayıya çeviren araknofobi modu” gibi komik bir şeyler bekliyordum bu oyunun absürtlüğünü düşününce. Yine de düşünülmüş olması güzel bir detay.

Oyunun bir müzik/ritim oyunu olduğunu düşününce DualSense’in titreşim motorunu kullanması da kaçınılmazdı haliyle. Ama her ne kadar “havalı” bir özellik olsa da oyunun normal halinde verdiği orta titreşim ayarı bir noktadan sonra dikkat dağıtıcı olmaya başladı benim için. Hatta en düşükte bile bazen yoruyor gibi hissediyorum. Gerçi Borderlands 3’ün PS5 versiyonundaki gibi komple de kapattırmadı, ama yine biraz daha sakin olabilirmiş ya sanki. Umarım buna ufak bir ayar çekerler.

Yüksel ey Lumines!

12 – 13 saatlik Lumines Arise tecrübemin bir kısmı (Journey) sırıtarak oynarken, diğer kısmında (geriye kalan her şey) aşırı odaklı, oyunu daha fazla öğrenmeye adanmış bir şekilde geçti benim için. PSP’de orijinal oyunu ilk oynadığımda pek beceremiyordum. Remastered’ı çıktığında da pek bir şey değişmemişti. Ama Arise’ın sağladığı kolaylıklar ve geliştirici ekibin oyunu insanlara öğretmek için harcadığı çabayla kendimi bir hayli sarmış bir şekilde buldum bu sefer. Problem de tam olarak buydu, çaba harcamadım pek öğrenmek için. Ondan dolayı da Lumines bir noktada benim için “Güzel müzikli ama beceremediğim bulmaca oyunu” olarak kaldı. Enhance de sanırsam çoğu oyuncunun benim hatama düşmemesi adına öğretmek için güzel çaba sarf etmiş oyun içinde.

Görselliği, müzikleri, kurcalanacak oyun modları, şirin maskotu derken Lumines Arise benim için Puyo Puyo Tetris 2 ve Tetris Effect’le beraber “her platformumda bulunması gereken bulmaca oyunları” listeme rahatlıkla girmiş bulunuyor. Hatta Arise sayesinde Lumines Remastered da bu listede kendine yer edindi. Ben bu incelemeyi yazarken Lumines Remastered Steam’de indirimdeydi ve onun da bende olmadığı tek platform Steam’di, kapıverdim bir anda. Bu oyun türüyle de böyle pis bir ilişkim var işte. Lumines Arise’ı da alacağım kesin Steam’e de. Enhance benim üstümden iyi para kazanıyor valla ya. Offf…

SON KARAR

Eğer hâlâ en yüksek skoru elde etmeden, bölümlerden S Rank almadan çıkmayangillerdenseniz ya da sadece kafayı biraz boşaltmak için bulmaca oyunları oynuyorsanız kesinlikle koleksiyonunuzda yer edinmesi gereken bir oyun.

Lumines Arise
Çok İyi
8.5
Artılar
  • “Keşke sanal gerçeklik gözlüğüm olsa” dedirten görsellik
  • Ağzına kadar harika şarkılarla dolu soundtrack
  • Klasik Lumines oynanışı tazelenmiş, misler gibi olmuş
  • Eğitim kısmı yeni başlayanlar için aşırı yardımcı oluyor
  • Loomi aşırı şirin, özelleştirince daha da şirin
  • Erişilebilirlik ayarları beni bir hayli memnun etti


Eksiler
  • Biraz daha fazla şarkı olabilirmiş sanki
  • Titreşim bazı noktalarda gerçekten sinir bozucu olabiliyor


YORUMLAR
Parolamı Unuttum