Wo Long: Fallen Dynasty - Complete Edition - İnceleme
Bitmişi daha keyifli
Team Ninja önümüzdeki günlerde (nispeten) büyük projesi Rise of the Ronin’i çıkarmaya hazırlanırken Wo Long: Fallen Dynasty – Complete Edition’ı da havaya attı. Yine gidip ben yakaladım, ana oyunu yazışımın tam 1 sene sonrasında, aynısının gelişip güzelleşmiş ve ek paketlerle şenlenmiş versiyonunu sizlere anlatmak için yine karşınıza çıktım. Wo Long, onu Nioh oyunlarının altında konumlandıran eksilerinin hangilerinin üstesinden gelebilmiş, gelişim sistemleri üzerinde ganimet sevdasına yenik düşenleri kendine kul köle edecek düzenlemeler yapabilmiş mi gelin beraber bakalım. Lakin baştan peşinde peşin söyleyeyim, Complete Edition aslında oyuna bugüne kadarki yamalarla gelen dengelemeleri ve üç ek paketi tek bir çatı altında toplamak dışında çok bir fonksiyona sahip değil. Yani oyuna ek olarak Season Pass’i de satın alıp içerikleri çıktıkça oynayanlar zaten Complete Edition’a sahip, onları alakadar eden bir şey yok. Bu yazıda oyunu sıfırdan almak isteyenler veya ek paketler ile geri dönülüp dönülmeyeceğini merak edenlerle ile hoşbeş edeceğiz.
Ek paket tek paket
Ek paket demişken, Wo Long da Nioh 1-2 gibi üç adet ek pakete bunlarla beraber gelen NG+ zorluklarına kavuşmuştu. Çıkış anlarında incelemediğimiz bu paketleri Complete Edition yazısı içinde ayrı başlık altında incelemeyi planlarken, kendilerini oynadığımda çok da buna değecek oranda içerik eklemediklerini fark ettim. Hikâye olarak zaten ana oyundaki olaylara paralel başka birtakım mevzulara göz atmamıza olanak tanıdıklarından(ve Wo Long hikayesi ile de öne çıkmadığından), Nioh 1 ve 2’nin paketleri kadar bile değerleri yok. Ayrıca her biri üç görev ekleyen bu eklentilerin her biri 3-4 saatte bitirebileceğiniz kadar kısalar, sadece ikinci ve üçüncünün son dövüşleri aşırı kazık olduğu için daha uzunmuş gibi hissettirebilirler, o kadar. Bu bağlamda Team Ninja’dan bekleyeceğiniz kafada, başta imkânsız görünen bölüm sonu dövüşleri eklediklerinden mazoşist arkadaşlarımız için zaten maça 1-0 önde başlayacaklardır. Ancak dediğim gibi içerik olarak çok iç açıcı bir noktada değiller. Bu yüzden de Complete Edition adı altında tek pakette çok daha ucuza edinenleri, Season Pass satın alanlara kıyasla çok daha tatmin edecekleri kesin.
Elbette esas cevaplanması gereken soru, daha fazla Wo Long’un kendini oynatıp oynatmadığı. Wo Long’un ana senaryosunu zamanında bitirmiş ve sonlara doğru fena halde baymış bir insan olarak ek paketlerin bana yaka silktirmesini bekliyordum. Oyunun en büyük eksisi, tuşlara abanarak saldırma ve hızlı refleksler ile karşıdan gelen atakları savuşturma üzerine kurulu, zevkli olsa da fazlasıyla basit sistemini yalnızca yeni düşman tipleri ile renklendirebilmesiydi. Oyundaki düşman çeşitliliği bu sebeple oyunun oynanış yükünü sırtlanması gereken en önemli etmenlerdendi ve kısır olduğu için de bunu yapamıyordu. Sonlara doğru heyecanı sadece Boss dövüşleri ayakta tutabiliyordu. Ek paketler için oyuna döndüğümde ise Team Ninja’nın bu konuda bir şeyler yaptığını, hemen her pakette yepyeni 1-2 düşman eklediğini gördüm ve bu sayede yeni görevleri (saç baş yoldurtan 2 Boss dövüşü haricinde) keyifle oynadım.
Ancak burada altını çizmek gereken nokta, benim uzun zaman sonra oyuna geri dönen bir oyuncu olduğum ve sadece ek paketleri oynadığım. Oyunu ilk defa Complete Edition sürümü ile oynuyor olsaydım, ek paketlere gelmeden sıkıntıdan balon gibi şişmeye başlardım diye tahmin ediyorum. Yani Wo Long’u yeni oynayacak ve tek batında tüketecek olanlarınız için ek paketler, oyuna ekledikleri üç yeni silah dışında hiçbir şey ifade etmeyebilir. Ayrıca hatırlatayım, Wo Long’un silahları daha basit oynanışı gereği Nioh’dakiler kadar oyunu değiştirmediğinden bu da Team Ninja’nın diğer serisinde arz ettiği kadar önem arz etmiyor.
(Ha bir de üçüncü DLC’yi bitirip oyunun en kanser Boss’unu kesince Stratagem isimli bir özellik daha açılıyor. Bulduğunuz yeni bir eşya türü sayesinde karakterinize aktif ve pasif 2 Buff daha verebiliyorsunuz.)
Ganimet mevzuatında düzenlemelere gidildi
Aradan geçen bir senede oyunun gelişim sistemlerine gelen güncellemeler ise Wo Long’un oynanış keyfini daha yukarı çeken esas şeyler. Bunların en temel olanlarını listeleyecek olursak:
- Büyü slotları 4’ten 8’e çıkmış ve Morale gereksinimleri kaldırılmış, animasyonları da hızlandırılmış. Bunun karşılığında Spirit gereksinimleri de artmış ancak bunu kompanse edecek bir değişikliği hemen aşağıda okuyacaksınız.
- Artık yaptığınız standart saldırılar, büyük ve özel hareketler için kullandığınız Spirit barınızı çok çok daha hızlı dolduruyor. Ayrıca her silah en az bir ekstra Spirit barına kavuşmuş ve özel hareket rezervleri büyümüş. Bu sayede oyunu çok daha agresif bir şekilde oynayabiliyor ve düşmanların elemental zayıflıklarını büyülerle çok daha sık suistimal edebiliyorsunuz. Büyüler üst zorluklarda epey önem kazandığı ve hangi elementin hangi diğer elemente üstün geldiğini öğrenmek zaruri hale geldiği için bu da epey önemli bir nokta.
- Savuşturma işini art arda başarılı bir şekilde yapmak da düşmanın Spirit barını kısaltmaya başlamış, kelebek gibi uçmanın ödülü sıra arı gibi sokmaya geldiğinde daha büyük oluyor. Artık özel hareketleri de daha bol keseden yapabildiğiniz için karşıya saldırıya geçince düşmanı daha hızlı sersemletebiliyorsunuz.
- Hatırlarsanız özel hareketler, bulduğunuz silahların üzerinde rastgele seçilmiş şekilde bulunuyordu. Nioh’daki Underworld/Abyss’in buradaki şubesi olan Thousand Mile Journey’yi açtığınızda, bunları değiştirme olanağına da kavuşuyorsunuz. Bu zaten epey büyük bir artı zira harika bir kılıç bulup üzerinde en çok işinize yarayan özel hareketin olmadığını görmek tat kaçırıyordu.
- Silahlar arasında kullanım farkı yaratmak adına her silah tipine spesifik istatistik bonusları verilmiş. Verdikleri hissiyatı aman aman değiştirmese bile hiç yoktan iyidir.
- Envanter mesaisini çok ama çok kısaltan bir değişiklik de var ki herhalde favorim: artık oyuna belli koşullara uyan tüm silah ve zırhları kayıt noktalarında otomatik olarak satma emri verebiliyorsunuz. “Mor ve altı kalitedeki, +5’ten güçsüz tüm silahları sat” diyebiliyorsunuz mesela ve bu oyun tecrübesini çok rahatlatmış. Wo Long zaten ganimetlerin seviyeleri olmadığı ama yine de deli gibi düşmeye devam ettikleri için yok yere on dakikada bir “ne kırılacak, ne satılacak” muhasebesi yaptıran bir oyundu. Şükürler olsun ki artık değil…
Farem olmadan asla
Son olarak da teknik taraftaki problemlerin düzelip düzelmediğine bakmak lazım. Oyunun ilk çıkışında bana yaşattığı en büyük sıkıntı, fare kontrollerinin gecikmeli ve isabetsiz olmasıydı. Menzilli silahlar ile attığımı kesinlikle vuramıyordum. Buna bir ayar çekmişler, fare kontrolleri bir problem olmaktan çıkmış. Performans sorunları ise benim bizzat yaşamadığım ancak oyunun Steam incelemelerinde yerden yere vurulmasıyla varlığına uyandığım bir şeydi. Complete Edition halini gözden geçirmek için oyunu yeniden kurduğumda ise bu sefer ben de garip FPS düşüşleri ile karşılaştım oyunda. Düşmanlarla kapışırken en olmadık yerde oyun Powerpoint sunumuna dönüşerek yok yere ölmeme sebep oluyordu. Ayarlara göz attığımda tüm ayarların Orta seviyede olduğunu gördüm. Deneme amaçlı hepsini en tepeye çektiğimde FPS düşüşleri ortadan kalktı, ben de “NANI????” diye kalakaldım. Yani oyun hala kafa kaşıtan bir performansa sahip ancak satın alıp almamakta kararsızsanız demosunu kurup asayiş berkemal mi diye bir bakmak, herhangi bir performans problemi yaşıyorsanız da ayar yükselterek kurtulabiliyor musunuz kontrol etmek isteyebilirsiniz.
Wo Long Fallen Dynasty, çıkışından bu yana aldığı güncellemelerde yapılan düzenleme/dengelemeler ile oynanışının farklarını daha da belirginleştiren bir oyun haline gelmiş. Ancak oyunun en büyük problemi olan tekrara düşme, ek paketlerde daha az hissedilir hale gelmiş olsa bile ana oyunda aynen duruyor. Bu da oyunu, onu ilk defa oynayacak olup bundan keyfi kaçacaklar için daha çekici kılmıyor bana kalırsa. Öte yandan ek paketlerle gelen yepyeni Boss’lar, ikinci paketin eklediği The Thousand-Mile Journey isimli bitmek bilmez oyun sonu modu, oyuna ara vermiş olan veya dalmak için oyun sonu içeriğinin nihai halini almasını bekleyenler için gerekli çağrı. Kendine özel sürüyle ganimet barındıran The Thousand-Mile Journey, Nioh’nun Abyss ve Underworld modlarını yalayıp yutanların tam istediği şey. Complete Edition’ın size göre olup olmadığı da hangi gruba dahil olduğunuza göre değişecek.
Başlıklar
Ana oyunu oynayıp seven ve/veya karakter kasma bağımlısı olanlar için çok daha çekici bir paket. Tek atımlık bir Soulslike isteyenler için ise en büyük eksileri aynen duruyor.
- Deflect mekaniği ufak düzenlemeler ile eskisinden bile tatmin edici hale gelmiş
- Bölüm sonu canavarları hayal kırıklığına uğratmıyor
- Oyun sonu içeriği tam kıvamını almış
- Ana oyundaki düşman çeşidi kısırlığı yerli yerinde duruyor
- Performans hala bir garip