Sevgili Oyungezerler, yine yılın o dönemi gelmiş bulunuyor, bir kez daha WWE serisinden bir oyunla karşınızdayız. Yeni içerikler, yenilenen içerikler, eskisi gibi devam edenler veya edemeyenler derken geride kalan 10 günlük süreyi WWE 2K23 ile geçirdikten sonra; neler gördüm, neler yaşadım, neleri sevdim, nelerden rahatsız oldum, şöyle hızlıca özetleyeyim sizlere. WWE 2K23, geçtiğimiz senenin üzerine koyabilmiş mi yoksa bir kez daha geri adım mı atmış bakalım...
“You can’t see me” sezonuna hoş geldiniz!
WWE 2K23, selefi gibi yine farklı modlarda sürüsüne bereket alternatifle çıkıyor karşımıza -ki bana kalırsa zaten oyunun en kuvvetli olduğu alan da bu. 2K, NBA serisinde de olduğu gibi burada da oyun severleri yıl boyunca oyun başında tutabilmek için hem çıkışta bol alternatif sunuyor hem de yıl içerisinde yeni içeriklerle besliyor oyunu. Dolayısıyla, bir kez ilginizi çekebilirse, ondan sonra WWE 2K23 ile uzun soluklu bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Peki ilginizi çekebilmek için neler vadediyor? Buyurun oyun modlarına hep beraber göz atalım.
Spor oyunlarının en temel modu hangisi olur genelde? “Şöyle hızlıca girip 2 maç atayım” dediğinizde başvuracağınız modlar, öyle değil mi? WWE 2K23’teki “Play” modu tam olarak böyle bir işlev üstleniyor işte. Bazen dalıp gittiğinizi, birkaç maç için girdiğiniz modda epey zaman harcadığınızı görmeniz de mümkün tabii :) Çünkü sağ olsunlar burada sürüsüne bereket alternatif söz konusu. Geçtiğimiz yıllardan gelen maç türlerine yenileri eklenmiş (Bu senenin yeni maç türlerinden Wargames’e şans verin derim, epey eğlenceli bir hal alabiliyor). RAW, Smackdown, NXT ve Legends kategorilerinde sürüsüne bereket yıldızımız da emrimize amade. Oluşturulabilecek kombinasyonların ucu bucağı yok.
Universe, WWE 2K serisinin standart modlarından bir diğeri olarak adlandırılabilir. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi ister Superstar modunda WWE dünyasının yıldız isimlerinden birini seçip mensubu bulunduğu organizasyondaki maçlara çıkıyor, isterseniz de Classic mod ile kafanıza göre takılabiliyorsunuz. Burada haftanın maçlarını simüle edebilir, kimin kazanacağını belirleyebilir veya işi akışına bırakabilir, maçları izleyebilir veya bizzat olaya el koyup mücadeleyi birinci elden tecrübe edebilirsiniz.
MyRise, yeni WWE yıldızı olarak yükselişimizin hikayesini anlatan kariyer modumuz. “The Lock” namıyla ringe çıkıp şampiyonluk kemerine uzanıyoruz. Ama bu lakabı kabullenmek konusunda bir ikilemimiz de yok değil. Sonuçta, “Burası WWE, burada işler böyle yürüyor” diyerek bize kitledikleri bir lakap bu :) Kariyer modumuz, NBA’dekine benzer bir yapıya sahip diyebiliriz. Evet, belki bir “The City” yok ortada. Ama, onun yerine bir hub işlevi gören spor salonumuz var. Burada ister ana hikâyeyi ilerletecek maçlara odaklanıyorsunuz isterseniz de yan görevler alabiliyorsunuz.
Geçtiğimiz yıl sevdiğim modlardan birisi, Showcase olmuştu (hatta en sevdiğim mod bile olabilir). Rey Mysterio’nun kariyerinde önemli anları yeniden canlandırmıştık. Bu sene sıra John Cena’ya gelmiş durumda, iyi olmuş, güzel olmuş, kendisi de sevdiğim isimlerdendir :) Ama geçen seneye göre bir değişiklik söz konusu; geçtiğimiz sene Rey Mysterio’yu yönetip rakiplerini alt ettiğimiz maçların tersine, rakiplerini yönetip John Cena’nın canına okumaya çalışıyoruz. Bu hali de fena değil. Yine oyunun şans verilmesi gereken modlarından birisi.
MyGM modu, işin organizasyon yönetimi safhasına geçtiğimiz kısım. Buradaki alternatif GM’lerden birisini seçtikten sonra, ekibinizi topluyor, sonrasında da haftalık etkinlikler düzenleyip bir yandan organizasyonunuzun izleyici sayısını artırmaya bir yandan da olabildiğince çok para kazanmaya çalışıyorsunuz. Burada da düzenlediğiniz maçları simüle etmek veya bizzat oynamak imkânınız var. Burada sizi başarıya götürecek farklı detaylar mevcut. Seçtiğiniz GM’in sağladığı avantaj, ekibinizi oluştururken çeşitliliğe ne kadar dikkat ettiğiniz, ekip içerisindeki karakterler arasında rekabeti ne kadar alevlendirebildiğiniz, organizasyona aldığınız güreşçilerinizin popülariteleri gibi birçok faktör, günün sonunda sizi zirveye taşıyabilir veya gerilerde kalmanıza neden olabilir. Bu arada bu modda 2 ila 4 organizasyon seçilebiliyor. Bu organizasyonlardan dilerseniz sadece 1 tanesini dilerseniz tamamını yönetebiliyorsunuz. Yapay zekaya karşı sağlam bir rekabete girmeyi de tercih edebilirsiniz veya farklı organizasyonlardan hangisini ne şekilde öne geçirebileceğinizi görmek için hepsini yönetmeyi de seçebilirsiniz. Uzunca bir süre oyalayabilecek bir mod olduğunu söyleyerek burayı da noktalayayım.
MyFaction, 2K klasiği diyebileceğimiz mod; karakter kartlarıyla ekip kuruyor ve çeşitli görevler yerine getirip elinizdeki desteyi geliştirmeye çalışıyorsunuz. “Paket açtıralım, düzenli para akışı sağlayalım” modu da diyebiliriz. Bu nedenle şahsen en mesafeli olduğum mod da bu oluyor genelde. Ekstra harcama yapmadan ilerlemek de mümkün tabii, ama bu durumda da daha çok tek kişilik görevlere odaklanmanız gerekebiliyor, rekabetçi modlarda işler çoğu zaman “parayı veren düdüğü çalar” noktasına varabiliyor.
Toparlarken, bazı ufak tefek sıkıntılardan da bahsetmeden olmaz. İlkine zaten ucundan kıyısından değinmiş olduk bir önceki paragrafta, mikro ödemeler mevzusu. Artık üzerine çok fazla konuşmak niyetinde değilim. Lakin, 2K’in mikro ödeme hastalığından kurtulduğu bir paralel evren hayal ediyorum da, orada WWE serisinin de NBA serisinin de nasıl bir hal alacağını düşününce “Yazık oluyor” diyorum.
İkinci meseleyse çevrimiçi oyunlara ilişkin bir sorun. Her ne kadar çevrimiçi modlara çok girmesem de az sayıdaki denememde bazı sunucu sorunlarıyla karşılaştım. Benim şansımdan mıdır yoksa genel bir sıkıntı mı söz konusu, bilemiyorum. Çok da takıldığım bir konu değil, ama yine de belirtmiş olayım istedim.
Takıldığım konuysa, WWE laneti gibi bir hal alan grafik hataları konusu. WWE 2K20 fecaati hafızlarımızda halen taze, orada nasıl bir duruma düştüklerini, sırf bu yüzden 2021’i es geçtiklerini herhalde birçoğumuz hatırlıyoruzdur. Geçtiğimiz yıl bu sorunu geride bıraktıklarını görmek sevindirmişti, ama nasıl olduysa bu sene bir kez daha görsel hatalardan bahsetmek durumunda kalıyorum. Elbette durum 3 sene önceki oyun kadar kötü değil, sayıca çok daha az hataya denk geldim. Ama yine de belirtmek durumundayım.
Güreşçimizin omuzları üzerine çıkardığımız rakibinin havada süzülmeye başlaması, özellikle Showcase modunda niyeyse John Cena’nın yüzünün şekilden şekle girmesi (en azından oyunun kapak yıldızının modellenmesine özel önem verilmesini beklerdim kendi adıma), yine bazı güreşçilerimizin oyundaki modellemelerinin gerçek hallerine pek benzememesi, sağa sola takılmalar, birbirinin içinden geçen kollar, bacaklar gibi sorunları görünce, oyundan bir yarım puan daha kırıverdim. Neyse ki bu sefer durum güncellemelerle kotarılacak bir düzeyde, ileride bu bahsettiğim sorunların büyük oranda aşılacağını düşünüyorum.
Artık ufak ufak son değerlendirmeleri paylaşma vakti. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da keyifle oynadığım bir oyun oldu. Serinin bir ritim tutturduğunu söylemek mümkün. Umuyorum önümüzdeki yıllarda da bu şekilde devam ederler. Bitmek bilmeyen içerikleriyle, yıl boyu oynanabilecek bir oyun. Eğer WWE ile haşır neşirseniz, bu seriyi seviyorsanız, sizler de bir şans verebilirsiniz. Belki ülkemiz için fiyatı yüksek, ama genelde çabuk indirime girdiğini göz önünde bulundurursak, önümüzdeki aylarda böyle bir indirim dönemi denk getirip kütüphanenizdeki oyunlar arasına dahil edebilirsiniz.
Başlıklar
Visual Concepts yine bol içerik & keyifli oyun deneyimi formülünü uyguladığı bir oyunla çıkmış karşımıza, iyi de olmuş. İşleyen formülü bozmamak bazen en iyisidir. Ufak tefek sıkıntılarını bir kenara koyarsak, WWE severlerin gönül rahatlığıyla bir şans verebilecekleri bir oyun olmuş.
- Geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine ilgi çekebilecek içeriklerle dolu
- Showcase modunu tersten tecrübe etmek de güzel oluyormuş :)
- Kariyer modu da hiç fena sayılmaz
- Efsaneler ve yeni katılanlarla güreşçi havuzu yeterince geniş
- Müzikler her zaman olduğu gibi gaza getiren cinsten
- Geçtiğimiz yıl pek sorun yaşanmamışken bu sene nasıl oldu da şu görsel hatalar geri döndü acaba?
- Çevrimiçi modlarda bağlantı sorunları
- Onlar pes etmedi, ben niye edeyim – mikro ödemeler