Tır şoförlüğü kariyerimize başladığımızdan beri yılları yollarda devirerek Avrupa'da gitmedik köşe bırakmadık. Direksiyon başında yük taşıyarak geçen hayatımızda artık yeni bir maceraya atılma vakti geldi. Yeni yerler keşfetmenin, yeni işler yapmanın, yeni fırsatlar kovalamanın tam zamanı. Tırınıza atlayın, Amerika'ya gidiyoruz!
Batı'ya yolculuğumuzda durağımız, Yeni Kıta'nın en batısı: California. Şimdilik tek eyaletteyiz. Ama burası, bu yeni diyardaki maceramızın sınırlı kalacağı değil, başlayacağı yer olacak. Yeni kariyerimize bu güneşin eksik olmadığı, sahili uzun eyalette adım atacağız.
Yeni Kıta'ya gelirken eski alışkanlıklarımızı değiştirmek zorundayız. En başta da tırlarımızı. Avrupa'daki güzel çekicilerimize veda ediyoruz. Amerika'nın her şeyi gibi çekicileri de farklı. İlk bakışta gözümüz yadırgıyor. Görünüşlerindeki farklılık kullanımlarına da yansıyor tabii. Ama alışmamız gerekiyor ve çabucak da alışırız. Sonuçta tır değil mi? İşimiz bu bizim!
Çekicimize dorseyi takıp yola çıktığımızda doğanın her türlü güzelliğiyle iç içe olacağız: ormanlar, denizler, dağlar, tepeler, çöller... Ve tabii tüm bunların arasına kurulu şehirlerden ve kasabalardan geçeceğiz. Avrupa'nın yollarını arşınlaya arşınlaya ezberledik. Hepsi de birbirine çok benziyor zaten. Bu ülkede yollar da farklı. California'nın bütün yolları daha özgün gözüküyor. Yolların çizgilerinden, kenarlarındaki tozlara, bitkilere, çiçeklere dek her şey farklı. Gezinirken insana değişik yerlerde bulunduğunu hissettiriyor. Avrupa'daki gibi ana yollara, küçük sanayi bölgelerine hapsedilmiş de değiliz. Amerika'da büyük şehirlerin heybetlerine sadece uzaktan bakmayıp içlerine de uğrayacağız. Ünlü mekanların yanından geçip, meşhur köprülerin üstünde göz ucuyla manzarayı seyredeceğiz. Yol üstünde karşımıza çıkan küçük kasabalara selam verirken kimi dar yollarda hassas manevralar yapmaya çalışacağız koca tırımızla.
Şehirlerarası yollarda ihtiyaçlarımızı karşılamak için yol kenarında benzin istasyonları ve dinlenme tesisleri görmeye alışığız. Amerika'da bunların yanında ağırlık istasyonları da var. Bazı yollara girerken tırımızı kantara çıkarıp ağırlığını ölçmemiz gerekiyor. Görünüşe göre bundan böyle taşıdığımız yükün ağırlığı, hangi yoldan gidip gidemeyeceğimizi belirleyecek. Güvenlik önemli fakat umarım bu rutin güvenlik önlemi, yolculuklarımızın keyfini azaltmaz.
Yolları aşıp geldiğimizde yükümüzü teslimat bölgesine ulaştırmakla işimiz bitmiyor. Gittiğimiz yerde dorsemizi düzgünce park etmemiz de gerekiyor elbet. Avrupa'da bize bir yer gösterirler, biz de oraya park ederiz. Amerika'da ise bize birden fazla park yeri gösteriyorlar. Gösterilen yerler arasında seçim hakkını bize bırakıyorlar. Ama zor gözüken yere park edersek bahşişi bol tutuyorlar, haberiniz olsun!
Yeni bir ülke, yeni bir düzen, yeni bir kariyer... Avrupa'nın büyüklüğünden ve genişleyen iş ağından sonra tek bir eyalet olarak California ilk başta küçük gözükse de zaman içinde bize diğer eyaletlerin kapısını açacak fırsatlar da çıkacak karşımıza. Belki de zamanla sınırları aşar; Meksika'ya, Kanada'ya bile gideriz! Hazırlıklarınızı tamamlayın, büyük yolculuğa az kaldı...
Gezmeden Görelim
Oyunun yapımcısı SCS Software, simulasyon oyunları üzerine çalışan Prag'lı küçük bir stüdyo. Şu an American Truck Simulator dışında, hakkında henüz fazla bilgi sahibi olmadığımız Euro Coach Simulator adlı şehirlerarası otobüs simulasyonunun yapımını da sürdürüyorlar. Aynı zamanda Euro Truck Simulator 2'nin sürekli güncel tutulmasıyla da uğraşıyorlar. Stüdyonun oyunlarında böyle büyük haritaları yaratırken uyguladığı çalışma metoduysa hem ilginç, hem de stüdyonun küçüklüğünü düşününce son derece mantıklı. Oyunlara aktarmayı düşündükleri yerleri gidip yerinde gözlemlemeye maddi imkanları el vermeyince teknolojinin imkanlarını kullanma yoluna gitmişler. Google'ın Street View uygulamasını kullanarak istedikleri yerlere yakından bakıp oyunlara aktarma şansı bulmuşlar. Tüm oyunları gibi American Truck Simulator'ın haritası da bu şekilde tasarlanıyor. Fakat bu kez önceki oyunlarına göre çok daha detaylı çalışıp her bir bölgenin farklı dokusunu oyuna yansıtmaya çaba gösteriyorlar.
