5 Nisan itibariyle Unreal Engine 5 tam sürüme kavuştu ve ücretsiz olarak tüm geliştiricilerin kullanımına açıldı. Yeni bir Unreal Engine versiyonunun yayımlanması demek yeni bir dönemin başlaması anlamına da geliyor. Neticede UE, her versiyonda sektörü ileriye taşıyacak yeniliklerle geldi ve sayısız başarılı oyunun arkasındaki motor oldu/olmaya devam edecek.
Biz de bu vesileyle artık arkasında dört versiyon ve yaklaşık yirmi beş seneyi arkasında bırakmış bu yazılım harikasının gelişimine daha yakından bakmak istedik. Bu sayede oyunların da nerelerden nereye geldiğini bir kere daha görmüş oluruz.
Unreal Engine (1998)
Unreal oyunu için yazılan ilk Unreal Engine, Epic Games'in kurucusu ve şu anki CEO'su olan Tim Sweeney'nin büyük bir kısmını tek başına yapmasıyla ortaya çıktı. 1995 senesinde motoru yazmaya başlayan Sweeney, 1996 senesinde birkaç firmaya lisansı satmış olsa da motorun ilk gösterimi 1998'de piyasaya çıkan Unreal ile oldu.
16 bit renk derinliği, modellerin dokularının daha iyi gözükmesini sağlayan texture filtering özelliği, hacimsel sis (volumetric fog), nesnelerin çarpışmasını algılayan çarpışma tespiti (collision detection) gibi özelliklerle gelen ilk Unreal Engine, daha çok görsel yeniliklerle öne çıkmıştı. Ancak bu görsel başarı, beraberinde performans sorunlarını da getirdi. Tim Sweeney de performans ve ağ sorunları nedeniyle 1999'da çıkan Unreal Tournament'a Steve Polge ile birlikte daha gelişmiş bir motor hazırladı.
Unreal Engine 1 ve 2 arasında yayınlanmış teknoloji demosu
Unreal Tournament'in ilerleyen yıllarda Linux, Mac, PlayStation 2 ve Dreamcast'e de gelmiş olması Unreal Engine'in esnek bir yapısı olduğunu da gösterdi ve haliyle talipli sayısını da arttırdı. Deus Ex, Harry Potter and the Chamber of Secrets, The Wheel of Time gibi yapımlar bu motoru kullandı. Tim Sweeney de pazardaki potansiyeli görüp şirket politikasında UE'i önemli bir yere konumlandırdı.
Unreal Engine 2 (2002)
İkinci sürüm, ilk sürümün üzerinden çok geçmeden, 1999'da yapılmaya başlandı. Görsel avantajlarının yanına üçüncü parti bir firmayla anlaşıp ekledikleri Karma fizik motoru ve iskelet animasyonu özellikleri bu motorda ön plana çıktı. Bunlara ek olarak daha iyi rendering, sinematik düzenleme aracı gibi çeşitli araçlar ve popüler modelleme programları 3DS Max, Maya ile entegrasyon desteği de bu motoru firmalar için iyice cazip bir hale getirdi.
Gerek görsellik gerek fizikler gerek animasyonlar, artık her anlamda bir çözüm sunabilen Unreal Engine 2'nin ilk meyvesi 2002 senesinde geldi. Amerikan ordusu (evet bildiğimiz ordu) tarafından eleman alımı için geliştirilen America's Army, Unreal Engine 2 ile yapılan ilk ürün olmuş oldu. Ancak biz motoru daha çok Tom Clancy's Splinter Cell, Splinter Cell: Conviction, Splinter Cell: Blacklist, Bioshock 1 ve 2, Unreal Tournament 2004, Brothers in Arms: Earned in Blood, Killing Floor gibi yapımlarla biliyoruz.
2005 senesinde Unreal Engine, büyük bir güncelleme yayımlayarak UE2.5 ile yola devam etti. Daha iyi bir rendering, Rocket League'in geliştiricilerinin bireysel çabalarla yaptığı daha iyi araç fizikleri ve Unreal Tournament 2004 için 64 bit desteğinin gelmesi, yeni güncellemede öne çıkan özellikler oldu. Epic Games ayrıca, UE2X adında Xbox için özelleştirilmiş bir yan sürümü de bu dönemde çıkardı.
2013 sonuna kadar Unreal Engine 2 kullanan oyunların çıkışını gördük. O sene Unreal Engine 4'ün artık çıkmak üzere olduğunu da düşünürsek, oldukça uzun ömürlü bir dönem geçirdiğini söyleyebiliriz UE 2'nin.
Unreal Engine 3 (2006)
UE tarihinin oyun anlamında en üretken versiyonlarından olan UE 3, 2003 senesinde geliştirilmeye başlandı. Unreal Engine 2'deki ses sistemi, fizik sistemi, motor içerisinde kullanılan çeşitli araçlar tamamen yenilenmiş şekilde geliştiricilerin önüne sunuldu.
Bunların yanında ışıklandırmalar ve gölgeler ile ilgili büyük geliştirmeler yapıldı. Piksel bazlı ışıklandırmalar (per pixel lightning), dinamik gölgelendirme (dynamic shadowing), yüksek dinamik aralıklı rendering (high dynamic range rendering) gibi özellikler bu büyük geliştirmelere örnek olarak sayılabilir.
Spesifik olarak Windows (DirectX 9/10 destekli), PlayStation 3 ve Xbox 360 için tasarlanmış olan Unreal Engine 3'e ilerleyen yıllarda iOS ve Android desteği geldi. Bunun yanında UE3, sadece oyun yapımı için kullanılmadı. İnşaat tasarımı, sürüş simülasyonları, eğitim simülasyonları gibi çeşitli alanlarda da UE 3'ü gördük.
Unreal Engine 3 Samatarian teknoloji demosu
Ancak biz tabii ki de bu motoru oyunlarla biliyoruz ve bu motoru kullanan oyun sayısı oldukça yüksek. Örnek olarak (derin bir nefes); Mass Effect serisi, Batman Arkham serisi, ilk üç Gears of War, Outlast 1-2, Borderlands 1-2, Mortal Kombat 11, Singularity, Homefront, Bulletstorm, Spec Ops: The Line, XCOM: Enemy Unknown ve XCOM 2, DmC: Devil May Cry sayılabilir. Bu örnekler çok daha fazla arttırılabilir ama siz bu motorun ne kadar verimli olduğunu anladınız bile.
Unreal Engine 4 (2014)
Unreal Engine 3'ün büyük süksesini bugüne kadar başarıyla devam ettiren UE 4, 2005 senesinde, daha UE 3 tam sürüme kavuşmamışken geliştirilmeye başlandı. Tim Sweeney'in o dönem tek başına yaptığı araştırmalarla başlanan yeni sürüm çalışmaları, ilerleyen yıllarda UE 3 ekibinin de yavaş yavaş dahil olmasıyla hız kazandı ve 2012'de GDC fuarında ilk kez yeni versiyonu görmüş olduk.
Unreal Engine 4, görsel efekler (VFX) için kullanılan araçlardan tutun da ses araçlarına, karakter animasyon araçlarına onlarca faydalı aracı içinde barındırıyor. Bunlar arasında en çok öne çıkan çözümlerden biri ise çevresel aydınlatma (global illumination). Özellikle donanım tabanlı Ray Tracing'le beraber kullanımı artan bu çözüm, artık oyunların çok daha doğal bir ışıklandırmaya sahip olmasını sağlıyor.
Günümüzde halen piyasaya çıkmamış birçok oyun da hali hazırda kullanıyor UE 4'ü. Bu yüzden bugünlere kadar devamlı güncellemeler gördük. Buna örnek olarak VR editör, DirectX 12 desteği verilebilir. Bu sayede, motorun özellikle görsel anlamda ne kadar güçlü olduğunu göstermek için türlü türlü demolar yapıldı. Mario, World of Warcraft, League of Legends gibi yapımların UE 4'te nasıl gözükebileceğini bu demolarla gördük. Hatta Unreal Engine 4, The Mandalorian dizisinin 'yeşil perdesi' oldu. Bu sayede dizi ekibi yeşil perde yerine sanal bir set ortamı hazırlayarak hem yeşil perdeden kurtulmuş oldu hem de sahne içerisindeki gerekli dijtal süreçleri Unreal Engine 4 üzerinden daha kolay bir şekilde tamamlamış oldular.
The Mandalorian setinden bir görüntü
UE4 Elemental Demo
Bu versiyonla birlikte Epic Games, ilk olarak abonelik sistemine gitti ve aylık 19$ gibi bir ücret talep etti. Tabii bu sadece motoru kullanabilmek için. Epic Games ayrıca, oyununuz bir milyon dolar kazandırmış ise de ek olarak gelirinizin %5'ini alıyor (Epic Games Store hariç). Abonelik sistemi 2015 Mart'ına kadar devam ettikten sonra Epic Games, bu sistem sayesinde daha fazla kazanç elde etmelerine rağmen Unreal Engine 4'ü herkese ücretsiz bir hale getirdi.
Unreal Engine 4 ile çıkış yapan ilk oyun 2014'te Daylight oldu. Bu motoru kullanan popüler oyunlara örnek olarak (bir başka derin nefes) Gears of War 4, Gears 5, Dead by Daylight, Street Fighter V, Little Nightmares 1-2, Psychonauts 2, Returnal, It Takes Two, Star Wars Jedi: Fallen Order, Kingdom Hearts III, Days Gone verilebilir. Gotham Knights, Suicide Squad: Kill the Justice League, Payday 3 gibi daha oyuncularla buluşmamış yapımlar da UE 4'ün faydalarından yararlanıyor.
Unreal Engine 5 (2022)
Unreal Engine 4'ün getirdiği büyük çözümler ve platform desteğiyle beraber daha ne yapılabilir diye düşünsek de özellikle donanımların güçlenmesiyle beraber grafik programcıları optimal çözümler/iyileştirmeler bulabiliyor. Unreal Engine 5 ile de bunu gördük.
2020 Mayıs'ında Epic Games, PlayStation 5'te çalışan bir demoyla beraber motoru tanıttı. Demoda özellikle Lumen ve Nanite teknolojileri üzerinde duruldu. Nanite, yüz milyonlarca poligona sahip modelleri motora herhangi bir optimizasyona ihtiyaç kalmadan direkt olarak dahil edebilmeye yarayan bir teknoloji. Lumen ise dinamik olarak çevresel aydınlatmayı sağlayan bir araç. Bu sayede geliştiriciler; ışık haritası hazırlama, belli sahneler için ön işlemler yapma gibi işlerle ilgilenmeyecek, Lumen'in sağlamış olduğu dinamik çevresel aydınlatma bu tarz ayak işlerini çözecek.
Unreal Engine 5 teknoloji demosu
Epic Games ayrıca, foto realistik insan tasarlayabileceğiniz bulut tabanlı araç MetaHuman Creator'ı da geliştiricilerle buluştu. Bu sayede hem geliştirme süreci azalacak hem de yeni oyunlarda gerçeğe oldukça yakın insan modellemeleri ve animasyonları görebileceğiz. Hatta geçtiğimiz aralık ayında yayınlanan The Matrix Awakens: An Unreal Engine 5 Experience ile de görmüş olduk.
Demoda bahsedilmesi gereken noktalardan biri de şehrin Unreal Engine 5'in sağlamış olduğu özellikler sayesinde küçük bir ekip tarafından yapılmış olması. Bu özellik ile beraber hızlı bir şekilde şehrin mimarisini, yapısını ve hatta trafik yoğunluğunu bile değiştirmek mümkün. Artık küçük ekipler bile AAA seviyesinde ürün çıkarabilecek diyor Epic Games.
The Matrix demosu açılış sahnesinde film içeriğiyle gerçek zamanlı görüntüler aynı anda kullanıldı
Unreal Engine 5'in sadece bu özellikleri bile bizi nelerin beklediğini çok güzel gösteriyor. Yıllar içerisinde, motor daha da geliştikçe, yeni oyunlar yeni çözümlerle beraber çıktıkça çok daha etkileyici içerikler göreceğimiz şüphe götürmez.