İlk Bakış: Rise Of The Tomb Raider

Buzla Örtülü Dağlarda Ölümsüzlüğü Arıyoruz.

Birçok oyuncu insanının ilk aşkı, tabuları yıkan efsane isim Lara Croft, bu yılın son çeyreğinde Xbox One ekranlarında geri dönüyor. Son Tomb Raider’ın tadı halen damağımızdayken Lara’yla birlikte bu kez, yeni bir doğaüstü keşif için Sibirya’ya gideceğiz. Rise of the Tomb Raider’ın bizleri neden bu kadar heyecanlandırdığına geçmeden önce serînin geçmişine bir göz atalım istiyorum. Tomb Raider nasıl efsane oldu? Daha sonra bir efsaneden ‘güzel kızlı oyun’ sınıfına nasıl düştü? On oyundur dünyayı dolaşan Lara Croft’un gitmediği yer mi kaldı? Lara’nın kaş çizimlerinden kim sorumlu? 10 yıl önce yeni bir TR duyurulduğunda ufuldayarak karşılarken şimdi neden sabırsızız?

 GÜZEL BİR YÜZDEN DAHA FAZLASI

Tomb Raider 19 yıl önce oyun dünyasına ayak bastığında yer yerinden oynamıştı. Devrimsel grafikleri, yaratıcı oynanışı, başarılı hikâye işleyişi ve o zamanlar örneği olmayan sinematik anlatımıyla resmen aksiyon/macera türünü yeniden yazmıştı. Bir de ana karakter olarak Lara Croft diye biri vardı ki erkek başrol karakter hegemonyasını yıkmakla kalmayıp sadece video oyunları içinde değil pop kültüründe de kendine yer edinen; moda dergilerinin kapağına çıkan, sporcu içeceği ve otomobil gibi birçok markanın reklamlarında boy gösteren tam bir kültür ikonuydu kendisi. Hem eleştirmenler tarafından yüksek notlar toplayıp, hem de dünya çapında büyük satış başarısı gösteren Tomb Raider yayımcı Eidos’u borç batağından kurtarmakla kalmayacak, Playstation konsolunun ünü ve satış rakamlarına da ciddi bir katkı sağlayacaktı.

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-5

Kimler Üzdü Seni Lara?

İlk Tomb Raider’ın yakaladığı müthiş başarı devam oyunlarının da önünü açtı haliyle. Birer yıl arayla çıkan Tomb Raider 2, 3 ve 4 oldukça iyi oyunlardı ve yüksek satış oranları da yakalayarak Lara’nın ününü pekiştirdiler. Ama gözle görülen bir şey vardı ki Tomb Raider, kendini yenilemek ve teknolojiyi yakalamakta biraz güçlük çekmeye başlıyordu. Nihayetinde 2000 yılında çıkan Chronicles olumsuz eleştiriler almakla kalmayıp en düşük satış rakamına sahip Tomb Raider oyunu olarak da tarihe geçiyordu. Üç yıl sonra yayımlanan The Angel of Darkness ise berbat bir oynanışa sahipti ve bug’lardan geçilmiyordu. Agresif pazarlama kampanyasına rağmen beklenen satışa da ulaşamamasıyla Tomb Raider serîsi resmen dibe vuruyor, Eidos geliştirici firma Core Design’ın fişini çekiyordu.

Daha sonra Crystal Dynamics’e emanet edilen Tomb Raider serîsi için ikinci nesil başlamış oldu. Legend ve Anniversary ciddi kamera hatalarına rağmen kaliteli yapımlardı. Underworld de onların bir adım önündeydi fakat ikinci neslin satışları ilk dört oyunun fazlasıyla altındaydı hala. Serî ölü toprağını üstünden atmıştı atmasına ama çıkan oyunlar isminin büyüklüğünü tam olarak taşıyamıyordu.

Daha sonra Crystal Dynamics tarafından ikinci kez, Tomb Raider reboot’a uğradı. Yani, daha önce yaşanmış tüm olaylar, yaşamış tüm karakterler sıfırlanarak Tomb Raider serîsi yeniden yaratıldı. Ve olan oldu; Lara Croft, 2013 yapımı Tomb Raider ile oyuncuların gönüllerine geri döndü. Hem de daha az seksüelize edilmiş, daha doğal, daha gerçek bir karakter olarak. Harika grafikleri ve görsel sunumu, müthiş karakter işleyişi, derin oynanışı ve heyecan verici hikâyesiyle ağzımız açık oynadığımız oyun, 8,5 milyon satarak ilk Tomb Raider’ı bile geride bıraktı. Artık karanlık günler geride kalmıştı.

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-3

For the night is dark and full of terrors.

SUALTINDAKİ ÖLÜMSÜZ ŞEHİR

İki yıl önce baştan yaratılan Tomb Raider hikâyesinde genç ve tecrübesiz bir Lara Croft’u yönetiyorduk. Yeni mezun bir arkeolojist olarak Endurance gemisinin tayfasıyla birlikte ilk arkeoloji gezisine çıkmış, kayıp uygarlık Yamatai’nin peşine düşmüştük. Macerası boyunca doğaüstü olaylara tanık olan Lara, babasının anlattığı hikâyelerin hikâyeden fazlası olduklarını anlamıştı. Rise of the Tomb Raider’da ise bir yıl sonrasına gidiyoruz. Yamatai’deki olayların Trinity adlı gizli örgüt tarafından üstü örtülür. Ölümsüz bir varlıkla karşılaştığından ve güneşe tapan gizli bir kültten bahseden Lara da insanlar tarafından deli muamelesi görür. İlk yayımlanan videoda, sivil hayata uyum sağlamakta zorlanan Lara’yı sarsılmış ve stresli bir halde, bir terapi seansında görüyoruz. Delirmediğini kanıtlamak ve yaşadığı travmaları atlatmak için bir yıl boyunca ölümsüzlüğü araştırır ve öğrendikleri Lara’yı Sibirya’ya, antik Kitezh şehrini aramaya yöneltir. Lara’nın öğrenecek hala çok şeyi, açığa çıkarılmayı bekleyen çok sır var. Bakalım Sibirya’nın havası Lara’ya yarayacak mı?

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-1

Herkesin soğukla başa çıkma yöntemi farklı tabii.


Antik şehir Kitezh miti, eski bir Rus efsanesine dayanıyor. 13. Yüzyılda yaşamış Prens Vladimir (Nam-ı diğer 2. Georgy) öncelikle Volga Nehri kıyısında Maly Kitezh (Küçük Kitezh) adlı şehri yaptırır. Prens gezintileri sırasında üç nehrin birleştiği muhteşem bir yer olarak tasvir edilen Svetloyar Gölü’ne rastlar ve Bolshoy Kitezh (Büyük Kitezh) adını vereceği bir şehir de buraya yaptırır. Ancak hali hazırda Rus topraklarını işgal etmekte olan Moğol lideri Batu Han, esrarengiz sırlar da barındırdığı konuşulan bu şehrin şöhretini duyarak ordularını buraya yönlendirir. Batu Han, Maly Kitezh’i işgal edip Bolshoy Kitezh’e doğru yola koyulur. Şehre vardığındaysa ilginç bir görüntüyle karşılaşır. Bolshoy Kitezh’de hiç savunma duvarı yoktur ve şehir halkı ile 2. Georgy savaş hazırlığı yapmamakta, yalnızca dua etmektedirler. Batu Han ve ordusu ‘Ooo kebap!’ diyerek şehre saldırırken göl suları canlanarak onları geri püskürtür. Bolshoy Kitezh şehriyse esrarengiz bir biçimde suların altına gömülür ve Moğollar göl sularıyla baş başa kalır.

Kitezh miti kaynaklara göre böyle. Ancak elbette ki Crystal Dynamics’in bu efsaneyi nasıl kullanacağını, Rise of the Tomb Raider’da ne şekilde karşımıza çıkaracağını oynayıp göreceğiz. Crystal Dynamics RoTR’da kullanacakları miti seçerken oldukça araştırma yapmış. Yamatai’deki olaylar sonrası bile tecrübesiz sayılabilecek genç Lara’nın travmatik durumu ve yaşadıklarından emin olma isteği, akli dengesini korumak için ölümsüzlüğü araştırması güzel bir hikâye bağlantısı. Kitezh miti de kurgu eserlerinde pek sık gördüğümüz bir konu değil. Dondurucu soğuk, karla örtülü Sibirya dağları ve etrafı saran Rus kültürüyle birlikte ilginç bir oyun dizaynı sunacak gibi duruyor RoTR.

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-2

Halatını Nasıl Eğitirsin? (iki)

LARA MACERAYA HAZIR

Sibirya’nın doğal şartları oyunun önemli bir parçası olacak. Burada ayı, leopar ve kurt gibi birçok vahşi hayvan bulunuyor. Hayvanlar karlı zemin üzerinde farklı ayak izleri bırakıyorlar ve bunları fark edip gerekiyorsa avımızı takip edecek, gerekiyorsa saklanacak bir yer arayacağız. Tabii kar yağıp izlerin üstü örtülmedikçe. Sibirya’nın sunduğu tüm tehlike hayvanlardan ibaret değil: Kar fırtınası ve çığ gibi doğa olaylarına da hazırlıklı olmamız gerekecek. Ayrıca yapımcılar ekliyor: Oyunda karlı bölgeler haricinde çöllere, ormanlara ve sualtı mağaralarına da yolumuz düşecek.

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-4

Lara'nın en büyük yardımcısı yine ok ve yay olacak.

Yaratıcı yönetmen Noah Hughes’un söylediğine göre RoTR türünün gerektirdiği üzere keşifçatışma ve engel aşma gibi unsurlar içerecek ama isminin gerektirdiği şekilde fazlaca mezarmezar yağması ve bulmacaya da sahip olacak. Son oyunun pek mezar yağmalama aksiyonu içermediğinden şikâyetçi oyuncular bu habere sevinecektir. Dövüş mekaniğinin elden geçirilmesiyle gizlilik ve sinsi saldırı opsiyonlarımız da artıyor. Bolca hır ve güre dayalı saldırgan bir yol seçebileceğimiz gibi; çalılıklarda saklanarak, ağaçlara tırmanarak veya sualtında yüzerek çatışmadan sakınabileceğiz.

Son oyundaki upgrade sistemi yine emrimize amade. Ve bu kez yalnızca bir yay değil, upgrade edebileceğimiz daha çok çeşit silahımız olacak. Eklenen craft sistemiyle de çeşitli bitki ve hayvanlardan topladığımız malzemeleri silah upgrade’i veya eşya yaratmada kullanabileceğiz. Örneğin yalnızca belirli saatlerde, belirli bir hava durumunda karşılaşabileceğimiz bir kurdu avlayarak kalın bir palto için gereken malzemelere ulaşacağız. Sibirya soğuğu pistir sonuçta.

PEKİ YA SİBİRYA LARA’YA HAZIR MI?

Ne kadar büyük bir badire atlatırsa atlatsın, nasıl bir doğaüstü güçle karşılaşırsa karşılaşsın Lara bir ‘Rambo’ değil. Zorlu şartlar altında zorlu düşmanlarla yüzleşerek yine ölüm kalım mücadelesi verecek. Yapımcılar da Lara’nın insani yönünü ön plana çıkarmak niyetinde. Rise of the Tomb Raider’da Lara’nın kimliğine, amacına ve hayatta kalma kuvvetine tanık olacağız. Bakalım yalnızca ‘kalbi temiz’ olanların ulaşabileceğine inanılan Bolshoy Kitezh’e Lara Croft’umuz ayak basabilecek mi?

rise-of-the-tomb-raider-ilk-bakis-6

Oyunun konsept artwork'leri göz alıcı.

Lara bir yandan kar fırtınalarıyla, çığlarla, bir yandan kurtlarla, ayılarla, bir yandan çıkar peşinde gizli bir örgütle, bir yandan da doğaüstü güçlerle mücadele edecek. Bu neşeli ortama ilk girecek oyuncular Xbox One sahipleri olacak. Microsoft ile yapılan anlaşma gereği Rise of the Tomb Raider, ‘bir süreliğine Xbox One’a özel’ olarak 2015 Noel’inde geliyor. Lara’nın diğer platform sahiplerini fazla bekletmemesini temenni ediyor, kendisine Sibirya macerasında başarılar dileyerek kucak dolu sevgiler gönderiyoruz.

YORUMLAR
Parolamı Unuttum