Kimimizin sıkı sıkıya bağlı olduğu oyunlar vardır ve arada farklı bir havayı teneffüs etmek isteriz. Kimimizin maddi durumu iyi değildir ama yine de kaliteli oyun ararız. Kimimiz ise oyunlara para vermeyi sevmiyordur ve oynayacak iyi bir oyun istiyordur. Hepimiz bu derdimize çare olarak ücretsiz oyunlara sarılmak isteriz ama çoğu zaman neyle karşılaşacağımızı bilememek, çoğu zaman da beklediğimizi bulamamak yüzünden hayal kırıklığı yaşarız. İşte bu derde çare olabilmek, zaman zaman tekrar açılan o yaraya bir nebze de olsa merhem sürebilmek için bir liste hazırlayalım dedik.
Listemiz çok uzun değil, 15 oyundan oluşuyor. Ayrıca şunu da belirtmek gerekir ki başlıkta "En Başarılı" desek de bunun kişiden kişiye değişen bir kavram olduğunu, daha doğrusu en başarılı oyun tabirinin kişiden kişiye değiştiğini iyi biliyoruz. Bu sebeple bildiğimiz, gönül rahatlığı ile önerebileceğimiz ve sizlerin de en azından birkaç tanesini keyifle oynayabileceğinizi düşündüğümüz oyunları seçtik.
Her zaman söylediğimizi tekrarlıyoruz. Sizin ne düşündüğünüz ve önerileriniz bizim için önemli. Bu yüzden listede bulunmayan fakat gerçekten de başarılı olduğunu düşündüğünüz oyunları paylaşın bizimle sevgili Oyungezerler.
Lafı daha uzatmıyorum ve oyunlara geçiyorum:
PlanetSide 2
Birçok oyuncunun dikkatinden kaçan, özellikle ülkemizde pek de bilinmeyen bir oyun olduğunu düşündüğüm PlanetSide 2 gerçekten de oldukça başarılı bir oyun. FPS Shooter tarzındaki PlanetSide 2'de büyük, gerçekten de büyük ölçekli savaşlara giriyorsunuz. Oyunu özetlemek gerekirse: PlanetSide 2'de 3 farklı ordu ve 4 harita var. Teknoloji konusunda rakiplerinden daha ileride olan Vanu, cumhuriyetçi Teran ve büyük şirketlerin paralı askerler ile kurduğu New Conglomerate. Tank, uçak, araba, motorsiklet (ATV) gibi araçları da kullanabildiğimiz PlanetSide 2, farklı sınıflarla oynamamıza olanak sağlıyor. Keskin nişancı tüfeği kullanan ve görünmez olabilen Infiltrator, Jetpack'i ile kısa mesafede uçabilen Light Assault, takım arkadaşlarını iyileştiren ve ölenleri dirilten Medic, araçları ve MAX zırhlarını tamir edebilen Engineer, roket atar ve hafif makineli tüfek kullanabilen Heavy Assault, Titan'a benzeyen ama çok daha küçük olan (normal bir insandan büyük ama) bir zırh ile kullanıcıyı yürüyen bir tanka çeviren MAX sınıfları. Oyundaki 4 devasa haritanın bazıları zaman zaman üstün olan taraf tarafından kilitleniyor ve o haritayı kilitleyen taraf bir süreliğine oradan kaynak elde ediyor. Bu arada oyunun belki de en önemli kısmı olan büyük ölçekli savaşlara geldiğimizde 300x300x300 kişilik çatışmalar görebiliyoruz. Yani üç orduya mensup neredeyse 1000 kişi, tankla tüfekle uçakla birbirine giriyor. Görsel açıdan gayer başarılı olan PlanetSide 2; hiçbir şekilde p2w olmaması, farklı sınıfları ile sunduğu çeşitlilik ve devasa haritalarında dönen inanılmaz savaşları ile kesinlikle denemeniz gereken oyunlardan biri. Hele ki FPS Shooter seviyor ama Battlefield ya da CoD gibi oyunlara verecek paranız yoksa PlanetSide 2'yi sakın kaçırmayın. Bağımlısı olacaksınız!
Warframe
Digital Extremes tarafından geliştirilen ve zamanında çok popüler olup sonra bu ilgiyi kaybeden Warframe, tekrar ayaklanmaya başlıyor. Bu ayaklanmanın sebeplerinden biri Plains of Eidolon genişleme paketiyle oyuna eklenecek olan yeni açık dünya haritası, diğeri ise Destiny ve Destiny 2 oyuncularına sürekli olarak “E, burada ücretsiz olanı var.” diye diğer oyuncular tarafından lanse edilen Warframe’in tekrar gündeme gelmiş olması. Üçüncü sahış/omuz kamerasından oynadığımız, bilim kurgu temalı Warframe’de Tenno denilen karakterleri kullanıyoruz. Bu Tenno denen arkadaşlar Warframe denilen farklı savaş zırhları giyebiliyorlar ve her Warframe’in kendine has özellikleri var. Kimi çok dayanıklı, kimi sinsi, kimi tam bir ninja, kimi de tam bir yıkım makinası. Oyuncularına PvP elementleri de sunan Warframe’in asıl olayı PvE ve bunu Co-op olarak oynayabilmemiz gerçekten de büyük bir artı. Arkadaşlarımızla Clan yaratabilmemize ve Clan binası olarak kullanacağımız Dojo’muzu dilediğimiz gibi şekillendirebilmemize olanak sağlayan Warframe; bizlere sunduğu onlarca oynanabilir gezegeni, Boss’ları, hikaye örgüsü ve sürekli olarak geliştirebileceğimiz karakterimiz ile bir süre sonra bağımlılığa dönüşebiliyor.
Path of Exile
“Diablo 3’ün olması gereken oyun aslında bu!” denilen Path of Exile, ücretsiz oyunlar arasında oyunculara sunduğu uzun oynama süresi ve içerikleri ile kendine farklı bir edinen ender yapımlardan biri. İzometrik kamera açısıyla oynadığımız, aksiyon ve loot’a abanan Path of Exile; yine bağımlılığa dönüşen ve bizleri kendisine uzun saatler boyu hapseden başarılı bir yapım. Bir sürgün olarak başladığımız hayatımızda zamanla oldukça güçlü bir kahramana dönüştüğümüz oyun; oyunculara sunduğu çeşitlilik, haritaları, hikayesi ve detaylı yetenek ağacı ile türün sevenlerinin kesinlikle denemesi gereken bir oyun.
Paladins
İlk zamanında ve aslında hala Overwatch kopyası olmakla anılan Paladins; birinci şahıs kamera açısı kullanılan, takım odaklı bir MOBA. Evet, Overwatch’la büyük benzerlik gösteriyorlar ama bu yüzden kendisine “Overwatch çakması!” demek istemiyoruz. Çünkü Overwatch’ın fiyatını düşündüğümüzde ona benzeyen ve ücretsiz bir alternatif olması bizce çok iyi. Farklı haritalara ve oyun modlarına sahip olan Paladins, eSpor alanında da boy gösteren ve oyuncularına rekabetçi oyun modu da sunan bir oyun. Takım odaklı FPS MOBA’lara ilgi duyuyor ve bu türe giriş yapmak istiyorsanız kesinlikle denemeniz gereken Paladins, bakarsınız size Overwatch’ı unutturup kendisine bağlar.
Brawlhalla
2D, dövüş oyunu olarak nitelendirebileceğimiz Brawlhalla, 8 oyuncuya kadar destek veren çoklu oyuncu sistemi ile bizlere gerçekten de inanılmaz eğlenceli anlar sunabiliyor. Farklı karakter seçenekleri ve birçok haritaya sahip olan oyunda çeşitli yeteneklere sahip olan karakterleri seçip birbirimizi dövmeye başlıyoruz. Hayatta kalan da galip oluyor. Böyle anlatınca oldukça basit ve hemen sıkılacağınız bir oyun gibi düşünebilirsiniz. Fakat Brawlhalla, özellikle arkadaşlarınız ile birlikte oynadığınızda inanılmaz eğlenceli hale geliyor. Hatta o kadar çok kahkaha atıp arkadaşlarınıza sataşıyorsunuz ki bir müddet sonra komşunun yeter artık diye duvara tıklaması kaçınılmaz oluyor. Eğer birlikte oyun oynadığınız en az 3-4 arkadaşınız varsa bu oyunu deneyin, inanın pişman olmayacaksınız.
Eve Onlie
Eve Online piyasaya çıkalı epey olsa da neredeyse sabit diyebileceğimiz bir oyuncu kitlesine sahip ve bir süre sonra bağımlılık haline geliyor. Uzayda büyük ticari filolar ya da korsan toplulukları oluşturmamıza olanak sağlayan Eve Online; ekonomisi oyuncular tarafında oluşturulan, PvE ve PvP içerikleri sunan, maden çıkartmak, ticaret yapmak ve diğer oyuncuların mallarına konmak gibi seçenekleri olan uzay temalı bir MMO. “Şöyle güzel bir uzay gemim olsa, istediğimde ticaret yapsam, istediğimde korsan olsam. Yeri gelince PvE, yeri gelince PvP yapsam.” Diyorsanız Eve Online tam da aradığınız oyun.
War Thunder
2. Dünya Savaşı ve Kore Savaşı araçlarını kullanabildiğimiz War Thunder, uçak ve tank savaşlarına odaklanan bir oyun. Sadece uçak savaşlarına 80 saatinizi gömüp “Yahu bir de şu tank savaşlarına göz atayım.” deyip bir 80 saatti de oraya gömdükten sonra ne kadar bağımlılık yarattığını anladığınız War Thunder, hem uçak hem de tank savaşlarında gerçekten de iyi iş çıkartıyor. Oynadıkça güçlendiğiniz ve yeni araçlara ulaşabildiğiniz oyun görselleri, oynanışı ve atmosferi ile gerçekten de başarılı. Farklı sınıfta araçlar kullanıp savaş esnasında farklı rollere bürünebildiğiniz War Thunder, özellikle savaş simülasyonu seven Oyungezerler için kesinlikle denenmesi gerekenler listesinde.
Alien Swarm: Reactive Drop
2010 yılında piyasaya çıkan Alien Swarm’ı geliştiren ve ilk oyunda bulunan her şeyin üstüne koyarak ilerleyen Alien Swarm: Reactive Drop’ta co-op olarak uzaylılarla savaşıyoruz. Mantık olarak Left 4 Dead’e benzetilen, işe uzaylıları katıp kamera açısını yukarıdan görünüşe alan Alien Swarm: Reactive Drop, sağlam bir oyuncu kitlesine sahip yapımlardan biri. Farklı sınıflarla oynayabildiğiniz oyunda PvP ve 8 kişiye kadar Co-op PvE de var. Kısacası özellikle arkadaşlarınız ile oynadığınızda oldukça eğlenceli zaman geçirten ve kendisine bağlayan bir oyun. Deneyim derim.
Dota 2
Video oyunlarıyla haşır neşir olup Dota 2’yi en azından duymayan yoktur sanırım. MOBA türünün ağır toplarından ve eSpor alanında oyuncularına ciddi paralar kazandıran Dota 2, Steam’in en çok oynanan oyunlarından biri. Farklı kahramanları ve eşyaları sayesinde aynı yerde savaşsanız da farklı deneyimler yaşatan Dota 2, Valve’in kendi geliştirdiği göz bebeklerinden. Oldukça büyük bir oyuncu kitlesine sahip olan Dota 2, MOBA türüne giriş yapmak isteyenler için ilk başta biraz karmaşık gelse de kısa sürede bağımlılığa dönüşen oyunlardan.
The Expendabros
Broforce’un geliştiricisi Free Lives, Devolver Digital ve The Expendables 3 (film) tarafından ortaklaşa geliştirilen bir proje olan The Expendabros; pixel art grafiklere sahip 2D bir platform oyunu. Tek bilgisayarda 4 kişiye kadar Co-op oynayabileceğiniz oyun, bitmeyen aksiyonu, farklı yeteneklere sahip karakterleri, mizah anlayışı ve yıkılabilir haritası ile oyuncularına eğlenceli dakikalar sunuyor. Arada çerez niyetine, stres atmak için tercih edebileceğiniz The Expendabros, Free Lives’ın asıl oyunu Broforce için de bir demo niteliği taşıyor diyebilirim.
Smite
Bu gidişle sizleri MOBA’ya iyiden iyiye alıştıracağım galiba... Efendim, Smite; mitolojik tanrılarla oynadığımız üçüncü şahıs kamera açısı kullanılan bir MOBA. Özellikle kamera açısı yüzünden MOBA’dan ziyade aksiyon oyunu oynuyormuşsunuz hissi veren Smite, oyuncularına farklı güçlere sahip karakterler ve silahların yanı sıra rekabetçi oyun deneyimi de sunuyor. Son zamanlarda oldukça popüler olan MOBA türüne giriş yapmayı düşünüyorsanız Dota 2, League of Legends ve Heroes of the Storm (favorimdir) dışında böyle bir alternatifiniz de var.
Neverwinter
Dungeons & Dragons’ın üzerine kurulmuş olan Neverwinter, oyunun başlangıcından son seviyesine kadar ücretsiz olarak oynanabilen bir MMO. Türe giriş yapmak için MMO arayışında olanların neredeyse yaptığı her aramada çıkan Neverwinter, p2w konusunda tartışmalı bir oyun olsa da oyuncularına oldukça güzel bir dünya ve maceralar sunar. Özellikle Dungeons & Dragons dünyası hakkında bilgi sahibi olanlara o evrene ait içerikler sunan oyun, hikayesi ve oyuncuya sunduğu maceralar ile denenmesi gereken MMO’lardan biridir. Türk oyuncu kitlesi de bulunan Neverwinter, yanlız kalmayacağınız ve kendinize oyun arkadaşları bulup oynayabileceğiniz bir oyun. Klasik MMO tarzını seviyor ya da girip yapmak istiyorsanız mutlaka deneyin.
ArcheAge
ArcheAge dediğimde alacağım tepkilerin farkındayım. Fakat ister MMO deneyiminiz olsun, ister türe yeni giriş yapıyor olun; ArcheAge’in oyunculara muazzam bir atmosfer sunduğunu inkar edemezsiniz. Kaliteli grafikleri, yükleme ekranı olmayan devasa haritası, deniz savaşları, keşif elementleri ve Glider’la havada süzülmek gerçekten de harika. Housing sistemi ile (bu sistem için en az bir ay üye olmanız gerekiyor) kendinize ev ve ekim yapmak için bahçe yapabilmek, burası bizim mahalle diyebileceğiniz bir Housing alanını benimsemek, bahçenizde çeşitli ürünler yetiştirmek ve onları satmak hakikaten çok eğlenceli. Bahsettiğim bu bir aylık ödeme işinden oyun içi kazançlarınız ile kurtulabiliyorsunuz ama bunun pek de kolay olmadığını belirtmem gerek. Ayrıca eleştirilere ben de katılıyorum ve oyunun özellikle PvP’de ağır p2w olduğunu biliyorum. Hatta ArcheAge’i bırakma sebebim de buydu. Fakat bir dönem keyifli zaman geçirebileceğiniz, yeni yerleri keşfedebileceğiniz bir MMO arıyorsanız ArcheAge’i ücretsiz olarak deneyin derim.
Dirty Bomb
Dirty Bomb; takım odaklı, görevlere sahip hızlı bir FPS Shooter oyunu. Silahlarda geri tepmenin ve hasar aldığınızda ekran sallanmasının olmayışı yüzünden iyi nişan almanın çok önemli olduğu Dirty Bomb, 2015’in ortalarında piyasaya çıksa da son dönemde hem oyuna verilen destek, hem de oyuncu sayısı ve görüşleri bakımından ciddi bir yükselişe geçti. Maça başlamadan önce kendinize 3 karakter ve ekipman seçtiğiniz Dirty Bomb; görevleri, karakterleri, oyun mekanikleri ve hızlı oynanışı ile en azından denemeniz gereken oyunlardan biri.
Team Fortress 2
Valve’in klasiklerinden biri olan Tem Fortress 2; birçok oyuna ilham vermiş, zamanla efsaneleşmiş, hatta birçok konuda öncü olmuş bir oyundur. Paladins için en kötü ihtimalle Overwatch’a ücretsiz bir alternatif derken onların babası sayılacak Tem Fortress 2’den bahsetmesek ayıp olurdu zaten. Birbirinden farklı ve ikonlaşmış karakterleri, hızlı oynanışı, görevleri ve onlarca haritası ile Team Fortress 2 yaşlanmayan, ölmeyi kabul etmeyen oyunlardan biri.
Hawken
2012’nin sonunda piyasaya çıkan Hawken’ın en büyük eksileri yaklaşık 3,5 yıldır Steam erken erişimde olması ve ciddi derecede oyuncu kaybetmesi. Artıları ise neredeyse her oyuncunun ve bilim kurgu sevdalısının hayali olan koca koca Mechaları kontrol edebilmeyi sunması ve bizlere hızlı oynanışa dayalı bir deneyim sunması. Titanfall’dan çok daha önce oyuncularla buluşsa da Titanfall ona değil de, o Titanfall’a benzetilir. Bunda oyunun bir türlü erken erişimden çıkamaması ve potansiyeline ulaşamamasının büyük rolü var. Fakat biraz önce de bahsettiğim gibi Mecha yönetebildiğiniz bir oyun arıyorsanız Hawken sizleri birbirinden farklı Mechaları ve haritaları ile ücretsiz olarak bekliyor. Yani kaybedeceğiniz şeyler biraz kota, biraz da zamanla sınırlı kalıyor.
