Pripyat'tan Normandiya'ya, Stalingrad'a ve Bastogne'a uzanan dev bir hikaye.
Devamını okuLovecraft’s Untold Stories 2 - İnceleme
Abi bana anlatmasaymışsınız da olurmuş bence…
Arkadaşlar bu oyuna ne merakla ve hevesle girdim anlatamam. Gamescom 2022’de özellikle ilgimi çeken oyunlardan biriydi. Çünkü bir kere kozmik korku severiz. Ayrıca roguelike da severiz. Kendimi de açıkçası biraz zorlanacağım bir oyun oynamaya hazır hissediyordum, genelde kafam çok kaldırmıyor ama sevdiğim konseptler bir araya gelince…
İyi ki de hazırmışım yani, başka türlü bu inceleme biraz zor çıkarmış öbür türlü.
Oyunumuzun konusu şu: Sürrealist sanatçı Ardois-Bonnot görenlerin aklını kaçırmasına sebep olan bir tablo resmediyor. Bunun daha ustalık eseri olmadığını, daha da iyi bir tablo üzerinde çalıştığını söyleyerek ortadan kayboluyor. Amacımız? Bu gizemin peşine düşmek elbette. Ama düştüğümüze pek değmedi sanki. Neden? Anlatayım.
“Allah’ım Neydi Günahım? - 1 Saatlik Versiyon”
Arkadaşlar bu oyun eğer ki erken erişim oyunu olarak çıksaymış, birazdan söyleyeceğim problemlerin hepsi hoş görülebilirmiş. Çünkü Allah için, oyun oynanabiliyor. Ama bir sorun nasıl oynanıyor!
Lovecraft’s Untold Stories 2’nin en büyük sıkıntısı dengesizliği. Daha oyunun ilk bölümünden üstünüze size hem yakın dövüş zararı verebilen hem menzilli ateş eden hem zehirleyen hem kan akıtan düşmanlar geliyor. Üstelik bazen hepsi aynı anda geliyor. Bakın, daha ilk bölümdeyiz.
Ve o kadar dengesiz ki, bazen bomboş olan bölümlerden geçiyorsunuz, gayet iyi hoş ilerlerken birdenbire üstünüze YA ALLAH BİSMİLLAH diye koşan bir düşman sürüsüyle karşılaşıyorsunuz. Ve yani… Geçmek imkânsız demek istemiyorum… Ama imkânsız işte.
Can veren eşyaların az olmasını zaten beklersiniz bu tür bir oyunda ama bu düşman dengesizliğiyle birleşince ortaya açıkçası saçma sapan bir şey çıkıyor. Normalde zor bir oyunda bir bölümü geçince bir başarmışlık hissi yaşamanız gerek ama bu oyunda “Olm ben bu vakti daha verimli bir işe harcayabilirdim?” diye düşünürken buluyor insan kendini.
Senin paran bizde geçmez. Kartın da geçmez. Bilgi? I-ıh, yok o da geçmez. Hatta sen komple çık oyundan bence…
Sizin karakterlerinize işleyen kurallar düşmanlara işlemiyor. Örneğin Prof. iri kıyım, hantal bir adam; ama iri kıyım düşmanlar onun kadar yavaş ilerlemiyor. Zaten izometrik durumlardan dolayı klavyeyle oynamak kıl bir iş, bir de yavaş bir karakterle oynayınca bir köşeye sıkıştınız mı Allah kurtarsın.
Bazen kasa falan açıyorsunuz, içindekiler haritanın dışında, alınamaz bir yere düşüyor. Kutuların içindeki eşyalar da rastgele; bir bölümde çok fiyaka bir şey yakaladınız, ölüp geri geldiğinizde kutularda başka şeyler, bölümlerde başka düşmanlar… Satın almak isteseniz her şey çok pahalı. Üstelik bu bulduğunuz eşyalarla tam olarak neler yapabileceğiniz hakkında o kadar az bilgi veriyor ki oyun size ne işe yarar ne çöptür anlayana kadar baya zaman geçiyor.
Yani bakın ben bir oyundan kolay kolay yakınmam. Allah için her oyunda güzel bir yan bulmaya çalışırım. Ama Lovecraft’s Untold Stories 2 için sadece güzel görünüyor diyebilirim. Sanat tasarımı güzel. Açın bakın, gözünüzle bakın, ellemeden bakın. Ama adam akıllı bir dengeleme yaması almadan oynamaya pek girişmeyin. Vallahi karakterler aklını yitirecek, kozmik korku falan derken kendi akli dengemden oldum.
Başlıklar
Çok güzel bir fikir, dengesiz bir oynanışın kurbanı olmuş. Bütün o yapay zorluğun altında heba olan oyuna çok üzüldüm. Ama birkaç dengeleme yamasın alırsa hala şansı var.
- Sanat tasarımı, görselliği ve ses dizaynı iyi
- Bir yerlerde güzel bir fikir var, onu hissedebiliyorsunuz, biraz cilayla ortaya çıkabilir
- Ciddi olarak dengesiz, zorluk seviyesi yapay hissettiriyor
- Eşyaların ve düşmanların ortaya çıkış noktalarında bazı buglar var
- İzometrik oynanışın biraz daha cilaya ihtiyacı varmış