Shadow of Mordor'un hikayesini hatırlayalım.
Devamını oku2000'lerin başında çıkan oyunlar belki de şu an oyun dünyasındaki en sadık hayran kitlelerine sahipleri. Mafia, Max Payne, Call of Duty ve daha nicelerini erken yaşlarda oynayıp, devam oyunlarına hepimiz heyecanlandık. Tabii CoD ve bazıları için işler biraz daha farklı ilerledi, o bambaşka bir yazı konusu. Mafia'nın ilk oyunu çıktığı zaman görülmemiş bir detay seviyesi, olağanüstü hikayesi ve atmosferiyle 2002 yılına damga vurmuştu. Aradan uzun yıllar geçti Mafia 2 ile birlikte yeniden heyecanlandık. Mafia 3 ile hayal kırıklığına uğradık. Ancak orijinal Mafia'nın bıraktığı iz halen büyük bir kitleyi heyecanlandırmaya yetiyordu. Bunun farkında olan 2K, Mafia'yı yenileyip piyasaya sürdü.
Mafia: Definitive Edition'dan çok fazla beklentim yoktu çünkü bugüne kadar çok fazla oyununu yeniden düzenlenmiş halini gördük ve çoğu tam anlamıyla başarılı değildi. Lakin Mafia da durum çok daha farklı. Hangar 13 ekibi baştan bir oyun yapmış, hatta öyle ki hikayenin bazı kısımları bile değiştirilmiş. Ancak bu değişiklikler kesinlikle orijinal hikayenin bütünlüğünü etkilemiyor, epey ufak şeyler. O yüzden bu oyunu incelerken hem yaşattığı nostalji hissine hem de yeni bir oyun olarak neler sunduğuna bakmak istedim. İncelemeye başlamadan şunu da hemen ekleyeyim ben oyunu PlayStation 4 üzerinden oynadım, PC ile arasında performans ve grafik farkı olabilir.
Uçan Kuşlar, Martılar
Oyunun hemen başında bizi yenilenmiş bir jenerik karşılıyor. Hangar 13 ekibi baştan tasarladıkları dünyalarını bize gösterirken bir yandan da ekranda jenerik geçiyor. Bu yeni giriş kısm epey hoşuma gitti. Ancak tam ekranda martılar uçarken bir fps düşmesi yaşadım ve eyvah dedim. Neyse ki oyunun genelinde çok fazla fps düşmesi sorunuyla karşılaşmadım, başka buglar var ama onlara zamanla geleceğiz. Bu yenilenmiş Lost Heaven'ı ben çok beğendim. O yüzden hikayeye ve diğer detaylara girmeden önce bu konuda Hangar 13'ün hakkını teslim edeyim.
Jenerik sonrası oyuna başladığımızda ise hikayedeki ilk değişikliği görüyoruz, orijinal oyunda Tommy, Dedektif Norman'a giderken bu yeni sürümde Norman, Tommy ile buluşmaya geliyor. Buradaki ilk yüz animasyonlarını görünce de o ilk başta beni oldukça etkileyen atmosferden sonra bir kere daha oyunla ilgili beklentilerim ve umutlarım yükseldi. Zaten tüm hikayenin anlatıldığı olan 1938 yılındaki bu toplantının ardından her iki karakterin de hayatı oldukça farklı yollara sapacaktı.
Orijinal oyun oldukça eski olduğundan ne kadar cilalanırsa cilalansın bazı noktaları halen eski kalacaktı bu yüzden oyunu baştan yapmak epey doğru bir hamle olmuş. Ayrıca Mafia Trilogy adında bir paket satabilmek için de epey güzel bir fırsat doğurmuş. İşin hikaye kısmı zaten bildiğimiz Mafia hikayesi olduğu için kocaman bir 10 puanı hak ediyor ama oynanışa ve diğer elementlere şöyle bir bakalım;
Taksicilik Her Dönem Zor
Tommy Angelo, Mafia hikayesine giriş yaptığımız andan itibaren en özel yere sahip karakter olarak kalplerimize kazındı. 1930'ların başında Lost Heaven'da taksicilik yaparak geçimini sağlayan Tommy'nin başına gelenleri uzun uzadıya anlatmaya gerek yok. Artık buna bir şans mı dersiniz ya da şanssızlık mı bilemiyorum ama Tommy'nin yolu tamamen tesadüfi bir şekilde mafya ve Salieri Ailesi ile kesişti ve tüm Mafia hikayesi başlamış oldu.
Oyundaki yeni atmosfer, 1930'ları muhteşem bir şekilde bizlere yaşatıyor. Hatta şehirde taksicilik yaptığımız o ilk baştaki görevler ilk defa bu kadar keyifli bir hale geldi. Oyun ayarlarında hem haritadaki polislerin tutumunu hem de araba kontrollerini ayarlayabilmek de işi biraz daha ilgi çekici hale getirmiş. Oldukça sıkı polisler, manuel vites araçlar ve simülasyon kontrolleriyle birlikte kendinizi bir anda 1930'ların kaotik dünyasında köşeye sıkışmış hissedebilirsiniz, tabii bu durumda o köşeden kaçmanın hazzı da daha fazla oluyor.
Oyunun grafikleri ne kadar cilalı olursa olsun, karakter animasyonları beni ciddi anlamda hayal kırıklığına uğrattı. Özellikle diyaloglardaki yüz animasyonlarında gözler çok korkunç gözüküyor. Ayrıca bazı yakın temas sahnelerinde, örneğin Don Salieri'nin Tommy'i öpüp aile aldığı yerde iki karakter birbirine temas bile etmiyor ancak öpücük sesi geliyor. Ayrıca Tommy bazı durumlarda elinde silah olmasa bile silah tutarmışçasına el pozisyonuyla koşuyor ve hareket ediyor, sanki adamın elinden silahını zorla aldık.
Ailede Olan Ailede Kalır
Salieri ile Morello arasındaki gangster savaşı tüm Lost Heaven'ı esir almış durumda ve aileye yeni katılan Tommy'nin ispat etmesi gereken çok şey var. Daha düne kadar taksicilikle uğraşan Tommy, bir anda kendini bu savaşın ortasında pis işler yaparken buluyor. İlk başlarda bu yeni hayata alışamasa da beraberinde getirdiği avantajlar Tommy'i oldukça heyecanlandırıyor. Özellikle ilk ciddi görev olan haraç kesme ve sonrasındaki Motel'de yaşanan çatışma eski güzel günleri hemen hatırlattı. O an bu oyunun bazı şeyleri başaracağını hissettim. Fakat orijinal oyundaki en büyük detaylardan birisi olan "tuvalete gitme" özelliği bu oyunda yok. İlk baktığım şeylerden birisi bu oldu ve göremeyince üzülmedim desem yalan olur.
Her aile gibi Salieri ailesinde de inişler ve çıkışlar, sorunlar yaşanıyor. Morello'nun giderek güç kazanması Salieri'yi çileden çıkarırken hikayenin ana üçlüsü Tommy, Sam ve Paulie oldukça önemli işlere imza atıyorlar. 2002 yılında yaşadığımız o güzel duygular yeni grafiklerle yeniden karşımıza çıkınca nostalji hissi tavan yapıyor. Yenilenmiş seslendirmen kadrosuyla birlikte radyoyu açıp bu üçlünün diyalogları eşliğinde şehirde oradan, oraya gitmek epey eğlenceli anlara sahne olabiliyor.
Oyunda kritik olmayan araç sürme kısımlarını geçme özelliği var. Ancak şunu hemen söyleyeyim ki bu özelliği yanınızda birileri varsa kullanmanızı kesinlikle tavsiye etmiyorum. Zira ortaya çıkan diyaloglar oyunun hikayesiyle ilgili epey enteresan bilgiler içerebiliyor, ayrıca çok komik sahnelere de tanıklık edebiliyorsunuz. Ben tek başıma araç kullanırken de genelde radyoda çıkan haber programına kulak kesilmeyi tercih ettiğimden bu "sürüşü geç" özelliğini çok fazla kullanmadım. Zaten bu özellik menüden de açılıp kapanabiliyor.
Mafia: Definitive Racing
Orijinal Mafia'nın en ikonik bölümlerinden birisi şüphesiz araba yarışı göreviydi. Öncesinde yaptığımız ufak bir "ayar çekme" işinin ardından yarış günü hazır olan pilotun Morello'nun adamları tarafından dayak yemesi üzerinde Tommy'nin taksicilikten kalma sürüş yeteneklerini konuşturmak üzere direksiyon başına geçmesi ve yarışı kazanması tüm hikaye için kilit bir role sahipti. Yenilenmiş sürümde bu yarış bölümü adeta bir ızdırap haline gelmiş. Hele benim gibi araba yarışlarıyla pek alakanız yoksa, görevi hiçbir şekilde geçemediğiniz için uzun bir süre yarışı kazanmak için kendinizi parçalayabilirsiniz. Orijinal oyunda yarış beş turdan oluşuyordu ve arkada spiker yoktu. Bu oyunda yarış üç tur ve bir de anlatıcı var. Bu da olaya renk katmış. Yarış bölümünü her geçemediğimde oyun biraz daha 32bit haline gelmeye başladı ben de yavaş yavaş çocukluğuma dönmeye başladım, biraz daha geçemeseydim muhtemelen okula gitmek için yatağa dönecektim.
Ayrıca bu yarış görevinin ardından oyun size bir gümüş kupa veriyor. Normalde tüm görevlerin ardından bronz kupa kazanırken yarışın ardından gümüş almanız görevin zorluğuna duyulan saygıdan olsa gerek. Zaten internette baktığım yorumların çoğunda insanlar yarış bölümünü geçemediği için oyunu ciddi şekilde eleştirmiş. Keşke "sürüşü atla" özelliği bu yarış için de olsaydı, belki ilerleyen dönemlerde güncellemelerle birlikte bu özellik oyuna eklenir ama siz yine de bileğinizin hakkıyla yarışı kazanın, son düzlükteki o heyecanı bugün en kral araba yarışı oyunları bile yaşatamaz. Yarışla ilgili ufak bir not: Siz siz olun sakın son turda pistteki tek rampadan uçmaya kalkmayın aksi taktirde takla atıp bir anda kendinizi sonuncu bulabilirsiniz. Bizzat denendi, onaylandı.
Yarışa bu kadar değinmişken oyundaki sürüş hissiyatını da biraz açmak lazım. Zaten orijinal oyunun en büyük alametifarikası muhteşem sürüş mekanikleri ve fizik motoruydu. Definitive Edition da bu konuda oldukça başarılı bir iş çıkarmış. Sıradan veya simülasyon olarak seçilen sürüş özellikleri olayı biraz daha eğlenceli hale getirmeyi başarmış. Keza vites seçeneği de aynı şekilde sürüşü daha enteresan hale getirebiliyor. Özellikle yağmurlu havalarda kayganlaşan zeminde sürüş yapmak epey zor. Motosiklet sürüşü ise biraz hayal kırıklığına yol açıyor, özellikle viraj alırken bir anda kendinizi uçarken bulmanız mümkün ama eliniz alışınca ara yollardan salvolar atarak ilerlemek de motosikleti cazip kılan en büyük özellik.
Beklenen Son, Bitmeyen Dava
Neredeyse tüm mafya hikayelerinde aileye girmek zor, çıkmak ise imkansızdır. Oyunun görevlerinden birisinin de adı olan Omerta'ya göre aileye sadakatsizlik yapmak ve tabiri caizse ötmek doğrudan ölüm sebebidir. Zaten Tommy Angelo da bunun farkına varınca bambaşka bir hayat için düşünmeye başlıyor. Oyunda hikaye ilerledikçe Salieri'nin kendini kaptırması, arkadaşlar arasındaki fikir ayrılıkları derken büyük bir kopma yaşanıyor ve Mafya hikayesinde yeni bir dönem olacak olan Vittorio Antonio Scaletta'nın yani Vito'nun hikayesine uzanan başka bir yol açılıyor. Vito'nun hikayesinin henüz başlarında Tommy'nin hikayesi bitiyor ve bunu yenilenmiş sürümde daha iyi bir şekilde görüyoruz. Halen Mafia 1-2 oynamayanlar olacağı için neler olduğunu söylemiyorum ama zaten hikayeye hakim olanlar durumu anlamıştır.
Oyunun sonlarına doğru geldiğimizde doğal olarak görevlerdeki düşman sayısı da artmaya başlıyor ve oyunun en büyük sorunlarından birisiyle çok daha net bir şekilde yüzleşiyoruz. Oyundaki düşmanlar gerçek anlamda birer mermi süngeri. Hadi revolver veya pistol kullanırken bu çok hissedilmiyor ama elinize Thompson aldığınız zaman 20 mermi yiyip hayatta kalan düşman görünce oyundan bir soğuma yaşıyorsunuz. Pompalı tüfekler ise çok yakın mesafe hariç çoğunlukla 2 mermide düşmanı öldürüyor bazen bu sayı üç veya dört bile olabiliyor. Çok yakın derken 1-2 metreyi kast ediyorum hemen önünüzdeki siperde sizi bekleyen düşman iki pompalı mermisiyle hayatta kalmamalı diye düşünüyorum.
Oyunda birkaç tane gizlilik görevi de var ama sizi hiç zorlayan görevler değil. Zira oyunun yapay zekası 2002'den kalma gibi hareket ediyor, o yüzden belli yollar izleyen düşmanları kolay bir şekilde arkalayıp işlerini bitirebiliyorsunuz. Çatışmalardaki yapay zeka da yine hayal kırıklığı yaratacak cinsten. Bu mermi süngeri ve ekstra aptal düşmanlar oyun zevkini ciddi anlamda baltalıyor, hatta bence oyunun en büyük eksisi de bu iki özellik olmuş. Onun dışında zaman zaman fps düşmeleri ve açık dünyadaki arka planların geç yüklenmesinden kaynaklı oldukça eski gözükmesi de atmosfere zarar verebiliyor. Çok nadir olan ama çok sinir bozucu iki tane daha bug var. Birincisi görevlere başlarken birden oldukça yüksek bir cızırtı sesi gelebiliyor ve kulaklık kullanıyorsanız yerinizden zıplamanıza neden oluyor, neyse ki bu hata ayarlar menüsüne girince geçiyor. İkinci bug ise daha sinir bozucu, görev sonlarında oyun siyah ekranda kalıyor ve çıkıp girmeniz gerekiyor. Neyse ki görevi yapmış saydığı için bir sonraki bölümün başından oyuna başlıyorsunuz.
Son Dokunuşlar, Detaylar
Oyunun geçtiği dönem itibariyle yavaş yavaş ikinci dünya savaşına doğru ilerlediğimizi herkes biliyor. Oyunda da bununla ilgili bazı detaylar var. Örneğin bir gazete manşetinde Adolf Hitler'i görebilirisiniz. Keza oyunda daha önce yaptığınız eylemler de haber programlarında yer buluyor. Bu yüzden arabaya binip radyo açtığınızda ve etrafta gördüğünüz gazeteleri okurken ekstra dikkat etmeniz hem dönemi hem de hikayeyi daha iyi anlamak için büyük bir avantaj sağlıyor. Tabii bir çatışma ortasında gördüğünüz bir mektuba bakarken bir anda kendinizi ölü de bulabilirsiniz.
Oyundaki ölme animasyonu da çok sinir bozucu olmuş. Zaten ölünce çok uzun bir süre son kayıt noktasından başlamak için bekliyorsunuz bu yetmezmiş gibi ölmek için de epey bir süre beklemeniz gerekiyor. Zor çatışmalarda bu durum insanı çileden çıkartabiliyor. Oyundaki karakter animasyonlarının 2020'ye göre epey "odunsu" olduğunu da belirtmek lazım. Özellikle mermi ve can almanız gereken yerlerde etkileşim tuşuna basmak için analogu elli kere düzeltmeniz gerekiyor bu da çatışma içindeyseniz ciddi bir zaman kaybına yol açıyor. Yine de bu hareket kabiliyetsizliği oyunu çok fazla baltalamıyor hele ki düşmanların halini gördükten sonra karakterin durumuna şükrediyorsunuz.
Genel olarak Mafia: Definitive Edition nostaljik duygular için ve Mafia 2 ile seriye başlayan hayranların "ilk oyun çok eski oynayamıyoruz" şikayetlerini gidermek için epey iyi bir alternatif olmuş. Bu oyunda nedense benim fena halde Yılmaz Vural'a benzettiğim Don Salieri'nin yükselişine tanıklık etmek, Vito'nun hikayesinde kilit rol oynayan ve Mafia hikayesinin başlamasına yol açan Tommy Angelo'nun neler yaşadığını öğrenmek için oynanabilir. Yukarıda bahsettiğim oldukça can sıkıcı hatalar ve özellikler her ne kadar bazı noktalarda sizi oyundan soğutsa da ortalama 11 saat süren bir oyun için katlanılabilir seviyede kalıyorlar. Şu an için 260 liraya satılan oyuna bu fiyat epey pahalı ama Mafia serisini sevip ilk oyunu oynayamadıysanız veya nostalji dolu anlar geçirip hasret gidermek istiyorsanız indirim zamanında deneyebilirsiniz.
Başlıklar
Mafia serisine sıfırdan başlamak isteyenler için, görece başarılı bir yeniden yapım. İlk oyunun nostaljisini yaşamak isteyenler için ise bulunmaz nimet.
- Oldukça iyi modellenmiş şehir ve arabalar
- Bazı iç mekan tasarımları muhteşem gözüküyor
- Muhteşem sürüş deneyimi
- Yeni sinematikler ile birlikte detaylı karakter yüzleri
- Hikayeye eklenen ve gidişatı etkilemeyen güzel detaylar
- Oynanışın halen eski durması
- Bazı görsel hatalar
- Mermi süngeri düşmanlar ve kıt yapay zeka
- Ara sıra yaşanan fps düşmesi sorunu
7.5 çok bu oyuna, ben en fazla 6.5 veririm oda eski Mafia hatrına.Oyun zaten sürüş ve atıştan oluşuyor ve bu 2 mekanikte 2020 için değerlendirirsek kötü, geriye hikaye ve sinematikler kalıyor. Hikaye zaten bildiğimiz hikaye, sunum olarak Don Salieri artık enseye şaplak.. arkadaşımız seviyesine indirgenmiş olsa bile film kalitesinde sinematiklerle güzel göz boyamışlar. Teknik sıkıntılar/eksiklikler ve oyunu monitörde oynamanın verdiği işkence de cabası. Neden TAA'yı kapatamıyorum, neden istediğim AO methodunu seçemiyorum, neden çözünürlüğün yanı sıra ekran yenileme hızı seçemiyorum, g-sync neden çalışmıyor, babam neden pasta yapmasını bilmiyor?... Liste uzar gider. Oyunda kapatsanız bile sürekli son derece rahatsız edici bir Motion Blur var gibi. Bütün otomobillerin tekerleri, insanların ayakları arkasında iz bırakarak gidiyor, yürümeye başladığınızda arkanızdaki duvarda fosfor duvarının zıttı şeklinde iziniz kalıyor. Bütün bu efektler sinema filmi görünümü vermek için ara sahne izlerken güzel de oyun oynarken çok rahatsız edici, zor bitirdim.