CD Projekt, The Witcher serisiyle oyuncular nezdinde kredisini epey yükseltmişti. Özellikle The Witcher 3 ile, oyun dünyasının en popüler firmalarından birisi haline geldiğini söylemek mümkün. İşte bu popülerlik, Cyberpunk 2077 için beklenti içine soktu takipçilerini. Zaten CDPR de tanıtımlarla beklentiyi iyice yükseltti, vaatlerin ardı arkası kesilmedi. Bunun sonucunda da Cyberpunk 2077 ön sipariş rekorları kırdı.
Gelin görün ki oyun çıktığında söylenenlerin yapılmadığı, oyunun vadedilenden farklı olduğu görüldü. Bu da yetmezmiş gibi, önceki nesil için çıkan versiyonlar oynanamaz haldeydi; PC versiyonunda da bol bol hata bulunuyordu. Bu kadarla da kalmadı, önce oyun çıkışı sonrasında geleceği söylenen ek paketlerin sayısında azalmaya gittiler, multiplayer modu da çoktan gündemden kalkmış durumda.
Oyunun sancılı çıkış süreci, hem firmaya karşı yükselen bir tepki dalgasını beraberinde getirdi hem de iade taleplerinde bir patlamayı. Hatta bir süre PlayStation Store’da satıştan kaldırıldı.
Bu, böyle büyük firmalar için kesinlikle kabul edilebilir bir tablo değil elbette. Haliyle bunun bir sonucu olarak; yatırımcıları, soluğu mahkemede aldı. CD Projekt’e karşı açılan davada, firmanın yatırımcılarını, oyunun durumu hakkında yanlış bilgilendirdiği, konsollarda oynanamaz durumda bir oyun olduğu gerçeğini yatırımcılarından gizlediği ve oyun çıkışıyla birlikte bu durumun anlaşıldığı ve yatırımcıların zarara uğradığı belirtiliyordu.
Yatırımcılar açısından 11 milyon $ düzeyinde bir kaybın söz konusu olduğu tahmin ediliyordu. Ama bir uzlaşmaya gidildi ve CD Projekt’in toplamda 1,85 milyon $ tazminat ödemesi konusunda anlaşmaya varıldı. Bu tutar, hisse başına yaklaşık olarak 0,49$ gibi bir tazminata karşılık geliyor.
CD Projekt’in bu işten çok ucuza sıyrıldığını söylemek mümkün. En azından bu durumun, bundan sonrası için bir ders niteliği taşımasını umuyorum. Böylece firmalar hem oyuncuları boş yere beklenti içerisine sokmazlar hem de oyun tamamlanmadan apar topar çıkartmaktan vazgeçerler belki.