Elveda CS:GO!

Bir efsaneye veda zamanı

86 gün... Counter-Strike: Global Offensive'e, hayatımın tam 86 gününü vermişim. Steam hesabıma girip CS2'nin üzerine tıkladığımda her şey yenilenmiş gibi görünüyor olsa da, oynanma süresi kısmının altında hala 2.064 saat yazıyor.

Herkes CS:GO'ya ne zaman başladığını hatırlar ama kimin başlattığını hatırlamaz. Benim de hayatımdan tam 86 günümü çalacak maceram böyle başladı. Oyuna kimin ya da neyin gazıyla başladığımı hatırlamıyorum bile. Çünkü CS:GO'dan önceki tek Counter-Strike deneyimim, liseden kaçılan dönemlerde oynadığımız "fy_pool_day" haritasından ibaretti. Fakat zehir vücuda bir kez salınınca... Hikayenin gerisini hepiniz çok iyi biliyorsunuz.

Bugün benimle benzer duyguları paylaşan pek çok Oyungezer okuyucusu için özel bir gün. Ben de bu özel günde sizler CS:GO'nun tarihinden, espor arenasındaki muhteşem hikayelerine doğru bir yolculuğa çıkartmak istedim. Gelin zaman tünelinde bir yolculuğa çıkalım.

Eski Günler

Dürüst olalım, CS Valve'ın hiçbir zaman "kendi evladı" gözüyle bakmadığı bir oyun. Yıllar içerisinde de bu ilgisizliğin örneklerini sık sık gördük. Örneğin Valve'ın ısrarla bir devam oyunu yapmaması en nihayetinde topluluğu ikiye bölecek Counter-Strike: Source'un doğuşuna neden oldu. Oyuncuların büyük bir kısmı Source ve 1.6 arasında sıkışıp kalmıştı.

Tüm topluluğu tek bir çatı altında toplamayı amaçlayan Counter-Strike: Global Offensive de yıllar içerisinde bir diğer Valve oyunu olan Dota 2 kadar ilgi ve sevgi göremedi. Oyuncu topluluğunda ise durum hep tam tersiydi. CS:GO'yu pamuklara saran topluluk, oyunun geldiği noktada en büyük pay sahibi kesinlikle.

Topluluğun etrafında şekillenen profesyonel arena ise pastanın üstündeki çilek olmayı başardı. Çıkışında ciddi sıkıntılar yaşasa da Global Offensive, kısa sürede kendi espor sahnesini oluşturarak önemli bir adım attı.

"A Win is a Win"

Bir oyunu en üst seviyede uzun süre oynadıysanız, değişim sizin için hiçbir zaman iyi olmaz. CS:GO'nun ilk günlerinde de profesyonel oyuncular değişen geri tepme mekaniklerinden tutun, kontrol şemalarına kadar pek çok detaydan rahatsız olduklarını açık açık dile getirdiler. Fakat o dönemlerde, CS:GO'nun espor arenasının bu kadar büyüyeceği tahmin edilmemişti elbette.

Eskiden düzenlenen irili ufaklı LAN turnuvaları, yavaş yavaş yerlerini çok ciddi organizasyonlara bırakmaya başladı. Bu dönemler üçüncü parti sponsorlar tarafından düzenlenen turnuvalara katılımın arttığını gören Valve, 2013 yılında ilk "major" turnuvaya yeşil ışık yaktı.

Kimileri, arenanın şekillenmesini sağlayan takımın Christopher "GeT_RiGhT" Alesund önderliğindeki Ninjas in Pyjamas takımı olduğuna inanıyor. Espor sahnesinin ilk günlerinde önüne gelen her turnuvayı süpüren NiP, ilk major turnuvasında ise kendileri kadar İsveçli olan Fnatic ekibine yenik düşmüştü.

Yalnız asıl kırılmanın yaşandığı yıl 2015 oldu. Sadece major turnuvalarda yaşanan inanılmaz olaylar, -ki bazılarını aşağıya ekliyorum- oyuna olan ilginin ciddi anlamda artmasına sebep oldu. Turnuvalar izlenme rekorları kırarken, CS:GO'nun eş zamanlı oyuncu sayısı da 6 haneli sayılara ulaşmaya başlamıştı.

"You're My Friend, My Friend"

Hepimizin profesyonel sahnede hatırladığı, unutamadığı anlar vardır. Her şeyin gerçekten başladığı bu döneme farklı takımlar, farklı isimler ve clutch'lar damga vurdu. Örneğin 2015'in en özel turnuvalarından DreamHack Open London'da Happy, TSM'e şöyle bir şey yapmıştı.

Herkesi AWP tutkunu yapan KennyS, bu turnuvanın MVP'si seçilmişti. 

Peki ESL One Cologne 2015'i hatırlıyor musunuz? Fnatic'in kupayla evine döndüğü turnuva, izlenme rekoru kırmayı başarmıştı.

Diyorum ya, oyuncuların CS:GO'ya olan bağlılığı çok farklı. Öyle ki bunu kelimelere dökmekte gerçekten zorlanıyorum. 11 senelik bir oyunun hala oyuncu rekoru kırıyor olması, eş zamanlı oyuncu sayısının 1.000.000'u aşmış olması akılla ya da mantıkla açıklanabilecek bir iş değil.

11 yıldır süregelen bu ilgi, babadan oğula geçen bir miras gibi yeni nesillere taşındı. Eskiden hepimizin taptığı profesyonel oyuncular, yerlerini en az kendileri kadar yetenekli isimlere bıraktı. Bu isimler bayrağı her seferinde daha ileriye taşıyarak, yeni nesil oyuncuları CS aşığı yapmaya devam ediyor.

Razıyız.

Şu sıralarda oynanan son CS:GO turnuvalarından biri olan ESL Pro League'de ise Türk takımı Eternal Fire çeyrek finale kalmış durumda. Bizim için bu kadar özel olan bir oyuna daha iyi veda edilebilir miydi bilmiyorum. Bugün akşam saatlerinde NAVI ile kapışacak ekibimiz, kazanırsa adını ilk dörde yazdırmayı başaracak. Biz de kendilerine bol şans diliyoruz.

YORUMLAR
creepylord
28 Eylül 2023 23:36

Gözü yaşlı prolar ağlamasın, ekmeğimizden de olmayalım diye güzelim Source'un içinden geçti Valve . Oyun bugün aynı mekaniklerin üstüne kat kat grafik giydirilip sunulacağına bambaşka bir noktada olabilirdi. 

Parolamı Unuttum