Defense Derby - İnceleme

Kule savunmalara ne olmuş böyle?

Uzun süredir tower defense tarzı bir oyun oynamamıştım. Hatta o kadar uzun bir süreden bahsediyoruz ki aklıma gelenler hep böyle eski flash tipi oyunlar falan. Bloons Tower Defense 1’den falan bahsediyorum. 2007’de çıkmış yahu… Yaşımla yüzleşmek zorunda kaldım resmen.

Ama evimden ve canım bilgisayarımdan uzaklardayken Eser gelip de, “Ooo çıstak çıstak, tablet almışız! Bi’ mobil oyun incelersin,” deyince de geri çeviremedim Defense Derby’i.

En fazla nostaljinin etkisiyle bu türü bir yad eder, incelemesini yazar geçerim diye düşünüyordum ama bu oyun beni sardı galiba Oyungezerler. E ben o kadar kahraman buldum, geliştirdim, besledim büyüttüm…

Defense Derby böyle bir şey işte.

Herkes kaleye mum diksin!

İnanmayacaksınız ama Defense Derby’de amacımız kalesini en uzun süre boyunca koruyabilen oyuncu olmak.

Şaka bir yana, oyunun iki modunu da kavramak çok kolay. Blitz Mode tek oyunculu modu. Şu anda tam 1920 seviye varmış ama ben 1920’ye ilk ulaşan kişinin destesini görmek istemiyorum gerçekten. Bir bölümü geçtiğinizde öbürü açılıyor ve oyun sistemi Derby Mode ile aynı. Defense Derby de insanı daha çok adını aldığı Derby Mode’u oynamaya ittiğinden size oyunu o modun üstünden anlatacağım.

Derby Mode’da 4 kişi birbirine karşı yarışıyor. Fakat benim sevdiğim üzere, minimal bir etkileşiminiz var diğer oyuncularla. Yine de rekabet duygusu gazlıyor insanı.

9 karelik bir kalemiz bulunmakta. Bunun orta karesinde hareketsiz duran ana savaşçı kahramanımızın etrafına kuruyoruz destemizi. Birkaç saat oynadıktan sonra benim birer Human, Beast ve Spirit kahramanım olmuştu, ki şu anda oyundaki Faction’lar bu şekilde. Çevresine dizebileceğiniz savaşcılar da böyle 3’e ayrılıyor. Bu savaşçıların bir de yakın ve uzak menzilli özellikleri var.

Eğer aynı özelliğe sahip savaşçıları (buna ortadaki kahramanınız da dahil) yan yana düz çizgi halinde ya da çaprazlama dizerseniz birbirlerini güçlendiriyorlar. Ayrıca aynı Faction’dan savaşçıları birbirine yakın tutmak da onları güçlendiriyor.

Tabii birbirlerinden aldıkları güç bazen düşmanların menzilinin dışında kalmalarına değer mi, ona siz karar vereceksiniz. Yerlerini oyun içinde de değiştirebilirsiniz ama yeniden bir değişiklik yapmanız için beklemeniz gereken küçük bir süre var.

Beynimin tower defence stratejisi kasma kısmını kapattım sanıyordum…

Derby Mode’a girdiğinizde diğer oyuncuların savaşçılarını ve dizilim stratejilerini tepede görebiliyorsunuz. Zaten profil olarak da ana kahramanlarını görüyorsunuz. Bunun güzelliği elbette eğer sizden daha iyi oynayan birisi varsa onun stratejisinden nemalanabiliyorsunuz.

Ama aynı zamanda sıra savaşçı gözcülüğüne geldi mi kime karşı oynayacağınızı da bilmeniz gerekiyor.

Evet, her tur sonrasında yeni bir savaşçı almak için para kazanıyorsunuz. Ama o savaşçı için ortaya bir bahis koymanız lazım. Defense Derby size ortalama satış fiyatını söylüyor. Ama mesela o savaşçı sizin destenize uymayacak, o zaman 1-2 altın ortaya koyup tecrübe parası kazanmak, hiç bahse girmemekten daha faydalı.

Ya da sona iki kişi kaldınız, ve rakibinizin 4 altını olduğunu görüyorsunuz. E o zaman ortalama bahis 10 bile olsa siz biliyorsunuz ki 5 altına o savaşçıyı alacaksınız. Boş yere altın harcamanın alemi yok.

Bir sürü küçük strateji olanağı sunuyor Defense Derby size eğer böyle ince hesapları seviyorsanız. Hatta isterseniz karakterlerinizin ne kadar hasar vurduğunu eş zamanlı bir şekilde izleyebiliyorsunuz.

Fakat Defense Derby karmaşık bir oyun mu derseniz, bence kesinlikle değil. Evet her mobil oyunda olduğu gibi bir sürü değişik kaynağı var. Kimi savaşçıları geliştiriyor, kimi kahramanları, kimi kahraman yeteneklerini…

Ve evet, bunları satın almaya kalkarsanız lira bazında fiyatı çok yüksek ama ben oynadığım süre boyunca, “Ya şunu da satın alamıyorum ki, alabilsem geçeceğim,” demedim bir kere bile.

Çuv çuv çuv ses efektli okçuya çalışın

Sonuç itibariyle Defense Derby beni beklemediğim kadar eğlendirdi. Tabii bunda halihazırda bu türde bir oyun oynamıyor oluşumun büyük etkisi var bence. Ha ben böyle bir açıktan oyuna başlayana kadar haberdar değildim, o nedenle halihazırda bir tower defence oyunu oynamıyorsanız ve geçmişte bu tür sizi saatlerce pik pik pik balon patlatmaya sürüklediyse bence Defense Derby’e bir şans vermeniz lazım.

İlerleyen zamanlarda oyunun çehresi şüphesiz eklenecek Faction’lar, kahramanlar ve düşmanlarla nasıl gelişir ve değişir bilemiyorum ama şu anda da Defense Derby çok keyifli bir oyun tecrübesi sunuyor.

SON KARAR

Defense Derby, tower defense türünden aradığım “taşları yerine koy ve akışı seyret” keyfini fazlasıyla sunuyor bana. Buradan aldığım keyifle genelde mobil oyun tercih etmememe sebep olan “günlük ödül”, “coin alma” vesaire gibi şeyleri göz ardı edebiliyorum. Çok oyunculu modunu, tek oyunculudan fazla beğenmem ise ayrıca bir başarı zaten.

Defense Derby
Çok İyi
8.0
Artılar
  • Tasarımı çok renkli olmasına rağmen göz yormuyor.
  • Ses efektleri de çok kafa ütülemiyor bence ama kapatınca da oyundan bir şey kaybolmuyor insan içinde oynayacaksanız.
  • Idle modu, oyunu açık bir şekilde bırakıp çay kahve almaya gittiğinizde dahi küçük bir miktar altın topluyor. Ekran koruyucu gibi. Günlük sınırı olduğu için açıp bırakıp sağmak da mümkün değil.
  • Güzel stratejiler kurmak için dikkat gerek ama çok kafa yoracak bir şey de yok.
Eksiler
  • Oyunun ana modu Derby Mode’da bir seviye sınırı var mı bilemiyorum. Ama Blitz’deki 1920 sayısı beni korkutuyor. Nitekim son bir kazanan olmadıkça oyun bitmiyor ve ilerleyen dönemlerde insanlar teknik taktikleri iyice çözdükçe bir oyunun çok ama ÇOK uzaması ihtimali var gibi duruyor.
YORUMLAR
Parolamı Unuttum