Bir süredir ruhsuz ruhsuz işler izlemekten mi nedir bilmem Wednesday ilaç gibi geldi resmen ve bir oturuşta 5 bölüm, kalan 3 bölümü de ertesi gün şeklinde boca ettim üstüme. Peki Addams Family gibi modası hafiften geçmeye yüz tutmuş bir markadan böyle sürükleyici bir spin-off nasıl çıkabilmiş?
Cevap basit; zamanın ruhuna uygun hale getirerek. Güçlü kadın karakterler, bol bol Z-Kuşağı atıfları, zayıf ve kararsız erkek karakterler ve araya sıkıştırılan güncel mesajlar 1930’lardan beri var olan bu markayı gayet de zamane gençliğine uygun hale getirmiş. Olaylar ailenin nev-i şahsına münhasır kızı Wednesday’in son okulunda sergilediği ölümcül(!) tavırlardan dolayı Nevermore akademisine nakliyle başlıyor ve dışlanmış varlıkların okuduğu bu okulda bile bir dışlanmış olmayı kısa zamanda başarıyor kendisi. Tabii işin içine lise hayatı girince akıllara Riverdale ve Sabrina gibi dizilerin hatta Harry Potter evreninin gelmesi kaçınılmaz oluyor. Zaten Wednesday’in hem kasaba ahalisi hem de Nevermore arasında gidip gelen öyküsü aşırı şekilde Sabrina’ya benziyor.
Bu noktada bu dizinin oyuncu seçimini yapan ekibe benden bir alkış gelsin çünkü başroldeki Jenna Ortega bu rol için doğmuş gibi. Hiç kırpmadığı hipnotik gözleri, soğuk mu sıcak mı anlaşılmayan ses tonu, kendi koreografladığı çılgın dansı ve ilginç orantılı yüzüyle o tam bir Wednesday. Zaten seri onun oyunculuğuyla yürüyor biraz ve dizinin 4 bölümünü yönetip gotik-komik tonunu belirleyen ve formda gözüken Tim Burton’a da ayrıca sevgiler. Seni özlemiştik adamım. Dizi daha çok Wednesday’in okulda ve kasabada dönen gizemli olayları (ki bu gizemlerin yarattığı merak unsuru çok iyi dengelenmiş) çözmesi üzerine kuruluyken araya sıkıştırılan aşk üçgeni mevzusu serinin tek zayıf yanı belki de. Ona gelene kadar Wednesday’in oda arkadaşı henüz atanamamış kurt adam (ya da kadın) Enid’le olan ilişkisi karakter adına daha anlamlı ve seyir zevki yüksek bir hikâye. Zaten o aşk üçgeni de tam Wednesday gibi bir karaktere yakışır şekilde çözülüyor o yüzden çok da şikâyet etmiyorum.
Başta da dediğim gibi uzun zamandır bu kadar saran ve keyifle izlediğim bir dizi olmamıştı. Zaten izlenme rekorlarını da alt üst ettikten sonra devamının gelmemesi saçma olacaktır ki yaratıcılar en azından 4 sezon planladık şeklinde açıklamalar da yaptılar. Herkes izlesin, izletsin. Ayrıca bu sene Netflix’in Metallica’nın ekmeğini ikinci yiyişi oldu (Apocalyptica cover’ı kullanılmış olsa da) adamlar 40. yıllarında trend oldular resmen.
Yaratıcı: Alfred Gough, Miles Millar
Yönetmenler: Tim Burton, James Marshall, Gandja Monteiro
Oyuncular: Jenna Ortega, Gwendoline Christie, Emma Myers, Catherine Zeta Jones, Christinna Ricci
IMDB Notu: 8,5
Yayınlandığı Kanal: Netflix
Editörün Notu: Bu yıl belli ki gotik kahramanların yılı ve Netflix Sandman’den sonra Wednesday ile daha da büyük bir başarı yakalamış. Acil 2. Sezon lazım.
NOT: 4 / 5
