Sosyal medyanın gücü inanılmaz, öyle değil mi? Özellikle de büyük firmaların ve isimlerin yazdıkları her şey anında yüzbinlerce kişiye ulaşıyor ve insanlar da bu mesajlara anında tepkiler verebiliyorlar. Elbette böyle bir gücü kullanırken aslında normalden daha dikkatli olmak lazım. Sonra yok efendim kuzenim yazdı, aman efendim hesabım hacklenmişti, kedim klavyenin üzerinde dolaşmıştı gibi bahaneleri artık yemiyor çünkü insanlar.
Biliyorsunuz hafta sonları sizin için hafif ve keyifli yazılar hazırlamaya çalışıyoruz, bu da onlardan birisi işte: oyun ve teknoloji dünyasının sosyal medyada yapmış olduğu gaflardan 10 tanesini seçtik. Bunlardan bazıları bize gayet komik geldi, bazılarıysa trajik. Lafı uzatmadan listemize geçelim:
1
Bildiğiniz gibi büyük bir merakla beklenen No Man's Sky'ın çıkışı beklentilerin hayal kırıklığına dönüşmesine neden olmuştu. Bir anda çok yoğun eleştiriler geldi, incelemeler kötüydü, bir çok oyuncu oyunu iade etmek üzere başvurmuştu. Tüm bunlar olurken oyunun geliştiricisi Hello Games sessizliğini korudu. Korudu. Korudu. Ve aylar sonra geliştiricinin Twitter hesabından atılan ilk mesaj da işte bu oldu: "No Man's Sky bir hataydı."
Tweeti atan oyunun yönetmeni Sean Murray'dı. Tabi tweet kısa süre içinde silindi, firma hacklendik diye açıklama yaptı ama Sean Murray'in yollamış olduğu "o mesajı atan bendim, ama ekipten bir başkası sildi" epostası kafaları karıştırmaya yetti. Sonrasında Twitter hesabına ek olarak Murray'in eposta hesabının da hacklenmiş olduğu söylendi, daha da sonraysa bu mesajları sinirli bir çalışanın attığı. Tam bir gizem cümbüşü.
2
Equifax dünyanın en büyük kredi raporlama kurumlarından bir tanesi, dünya çapında 900 milyon müşterisi var ve kişisel verileri işledikleri için de siber güvenliğin en önemli olduğu firmalardan birisi. İşte bu büyük teknoloji firması geçtiğimiz aylarda bir siber saldırıya uğradı ve yaklaşık 150 milyon kullanıcısının kişisel bilgilerini çaldırdı. Bu bilgiler arasında kredi kartı numaraları, kimlik bilgileri falan da olunca durumun ne kadar ciddi olduğunu tahmin edebilirsiniz.
Firma bunun üzerine hemen Twitter üzerinden destek hattı açtı ve yukarıda gördüğünüz adresi verdi. Yalnız Equinax'ın açmış olduğu destek sayfasının adresi equifaxsecurity2017'ydi, tweette yazan adres değil. Dahası, tweetteki adres bir 'olta' sitesine aitti, yani asıl sayfanın benzerini yapıp kullanıcı bilgileri çalmak için kurulmuş olan bir siteydi. Uyarılara rağmen yanlış adresle üç tweet daha attılar, ancak ondan sonra hatalarını fark ettiler. Sorsan siber güvenlik.
3
Hatırlarsınız geçtiğimiz aylarda Irma kasırgası bayağı konuşulmuştu ve özellikle de Amerika'da ardında yine pek çok ölü ve evsiz kalan insanlar bıraktı. Merkezi İngiltere'de bulunan GAME elektronik mağazaları #hurricaneirma hashtaginin yoğun olarak kullanıldığı o günlerde müşterilerini mağazaya çekmek için şöyle bir tweet attı: "Imra kasırgası ardında kaos bırakıyor olabilir ama gününüzü aydınlatmak için müthiş teknoloji fırsatlarımıza göz atın!".
Kasırganın ismini yanlış yazmaları yetmiyormuş gibi kısa zaman içinde müşterilerinden ve tweetten haberdar olan diğer kullanıcılardan yoğun tepkiler alan mağaza attığı mesahı sildi ve 'uygunsuz mesaj için özür dileriz" mesajını yayınladı. Yaklaşık 7 milyon evin elektriksiz kaldığı bir kasırganın ardından teknolojik cihazlardaki kampanyalardan bahsetmek kimin fikriyse artık.
4
Hani iPhone 6 Plus'un bükülebildiği haberleri çıkmıştı ya bir ara. Hatta iddialar biraz abartıya kaçmış ve telefonun dar pantalon ceplerinde bile büküldüğü söylenmişti. Hal böyle olunca da rakip firmalar bu fırsatı boş geçmek istemediler, düşene bir tane de ben vurayım mantığıyla kimi işi şakaya vuran mesajlar attı, kimi açık açık dalga geçti.
Bunlardan biri de LG'ydi. Firmanın Fransa kolunun resmi Twitter hesabı da şu mesajı attı: "Bizim telefonlarımız bükülmüyor, kendinden kavisliler". Normalde bu şirin bir sataşma olarak nitelendirilebilir, ancak unuttukları bir şey vardı, o da TweetDeck uygulamasında tweetin nereden atıldığının görülebilmesiydi. LG çalışanı bu mesajı iPhone'undan atmıştı. Tabi bu da sonunda dalga geçilen tarafın LG olmasına neden oldu.
5
Microsoft yapay zeka botu Tay'i tanıttığında aslında beklentileri farklıydı. Microsoft bunu "diyaloğa bağlı anlama" deneyi adı altında sunmuştu ve bu yapay zeka ile ne kadar çok konuşursanız o kadar akıllanacak, insanlarla günlük ve eğlenceli sohbetlere girebilecekti.
Twitter kullanıcılarının Tay'in ahlakını bozması 24 saatten kısa sürdü. Tay ile konuşanların çoğu botu ırkçı, nefret söylemci ve hatta Donald Trump-vari mesajlar gönderince arkasında Microsoft ismi bulunan Tay de bunların normal sohbetler olduğunu düşündüğü için bu şekilde yazmaya başladı. Bir mesajında "feministlerden nefret ediyorum, hepsi gebermeli ve cehennemde yanmalı" derken, diğer bir mesajında Meksika sınırına duvar örmekten bahsediyordu.
Bunun üzerine Microsoft olaya hemen müdahale etti (birkaç saat geç kaldı ama olsun), nefret içeren mesajlar silindi ve Tay "yakında görüşürüz insanlar, şimdi uyumam lazım" diyerek günü sonlandırdı.
6
Yeni Macbook Pro'da normal dizüstü bilgisayarlarda olmasına alıştığımız SD kart girişinin olmaması çeşitli eleştiriler almıştı. Razer güya buna esprili bir karşılık vererek kendi bilgisayarlarındaki SD kart girişini ön plana çıkarmak isteyerek yukarıda gördüğünüz tweeti attı. "Kendine Pro mu diyorsun" ile başlayan mesajdaki "S my D"nin anlamını sanırım tahmin edebilirsiniz.
Bu tweet çok ters tepkilerle karşılaştı, özellikle de kadınlar bunun son derece aşağılayıcı olduğunu düşünmüşlerdi. "Herhalde Razer kadınların müşterisi olmasını istemiyor" diyenler de oldu. Bu gafa rağmen Razer geri adım attı mı dersiniz? Başta atmadı. "Bu cinsel bir dil değil, depolama dili :) Kimseyi gücendirmek istemiyoruz, sadece SD kart girişimizle gurur duyuyoruz, malum bu aralar gittikçe nadirleşmeye başladı" şeklinde bir cevap yazdı Razer. Tepkiler dinmek bilmeyince bir özür mesajı yayınlamak zorunda kaldı ama. İlginç bir bilgi olarak bu mesajın atıldığı tarihte Razer'ın tüm yönetici ekibi ve yönetim kurulu erkeklerden oluşuyordu.
7
Özellikle büyük teknolojik şirketlerin sosyal medya mesajlarına normalden daha çok özen göstermeleri gerek, çünkü bu mesajlar bir anda yüzbinlerce kişiye ulaşıyor ve şirketin imajını da yine o hızla etkileyebiliyor. Yahoo Finance da bunlardan biriydi ve yukarıda görmüş olduğunuz talihsiz mesajı atıverdi.
Elbette bu kasti yapılmış bir şey değildi ama 'Trump daha büyük bir donanma istiyor" cümlesinde 'daha büyük' anlamına gelen 'bigger' yerine ırkçı ifadeyi kullanınca olanlar oldu. #NiggerNavy hashtagi kısa sürede trend haline geldi, mesajın atılmasından 45 dakika sonraysa Yahoo Finance mesajı silerek hatası için özür diledi.
8
Internet Explorer'larda varsayılan arama motoru olarak sürekli olarak bize dikte ettirilmeye çalışan Bing, Japonya'da meydana gelen depremin ardından hem yardım, hem de aslında kendine reklam amacıyla yukarıdaki tweeti attı. İlk bakışta son derece masum bir mesaj gibiydi: "Japonya'ya nasıl destek olabilirsiniz? Bu mesajı retweet yaptığınızda Bing Japonya depreminin kurbanlarına 1$ verecek".
İyi de bahsi geçen 100,000$'ı doğrudan bağışlamak daha doğru bir davranış olmaz mıydı? Kendi Twitter hesabının reklamını yapmak için böyle bir trajediyi kullanmanın anlamı var mıydı? Bing'in bu hamlesi çok fena ters tepti, bir saat içinde F*YouBing hashtagi trend oldu. Mesajdan 7 saat sonra, ki bu sosyal medya PR dünyasında oldukça uzun bir süre, Bing özür mesajı yayınladı ve "amacımız insanların Japonya'ya yardım etmesini kolaylaştırmaktı, yanlış anlaşılan mesaj için özür dileriz. 100,000$'ı doğrudan bağışladık" dedi.
9
The Redner Group, Jim Redner'ın kurmuş olduğu tek kişilik bir halkla ilişkiler firması ve bu firmanın en büyük müşterisi de Duke Nukem Forever'dı. -di'li geçmiş zaman kullanıyorum çünkü yukarıda görmüş olduğunuz Tweet sonrası 2K Games, Redner Group ile olan ilişkisini kesti.
Oyunun aldığı kötü incelemelerin ardından Redner kendini tutamayıp "bazıları incelemelerinde çok ileri gittiler... bugün saçtıkları zehirden sonra kimlere oyun gönderip kimlere göndermeyeceğimizi gözden geçireceğiz" şeklinde bir mesaj atmıştı. Redner sonradan kendisini zıvanadan çıkaran şeyin aslında okuduğu tek bir inceleme olduğunu ama kendini tutamayıp o mesajı attığını söyledi. Pazarlama dünyasındaki en büyük hatalardan birini yaptığı için pişman olduğunu ve herkesten özür dilediğini söylemesine rağmen 2K Games'i kaybetmişti.
10
Yukarıda gördüğünüz tweet yaratıcıları tarafından yüksek tempolu, birinci şahıs nişancı oyunu olarak adlandırılan Paranautical Activity'nin geliştiricisi tarafından atılmış. Oyun Steam'den kaldırılınca oyunun yaratıcısı Mike Maulbeck kalkıp Valve'ın kurucusu Gabe Newell'ı ölümle tehdit ediyor. Olaya bakar mısınız?
Maulbeck oyunun final versiyonunu Steam'e göndermiş ama yayına alınmasına rağmen Steam sayfasında oyunun hala Erken Erişimde olduğu yazıyormuş. Maulbeck bunun satışları olumsuz etkileyeceğini ve oyuncuları şaşırtacağını düşündüğü için geçmiş Twitter'ın başına ve Valve'ı yaptığı hatadan dolayı suçlamaya başlamış. Mesajlarını da "Gebe Newell'i geberteceğim. Ölüp gidecek." şeklinde sonlandırmış.
Tabi Valve da bunun üzerine hemen Paranautical Activity'i Steam'de kaldırmış, Maulbeck'e mail göndererek kendisiyle ilişkilerini fesh ettiklerini ve Steam yönetici hesabını kapattıklarını söylemiş. Tam bir öfkeyle kalkan zararla oturur durumu. Zaten sonradan Maulbeck Code Avarice'teki görevini bırakmış çünkü Steam'in geliştiricinin işlerine koyduğu yasağın daha fazla uzamasını istememiş.
