Splinter Cell hakkında en sevdiğim şey başka oyunlar gibi her sene çıkarak yüzünü eskitmemesi hatta daha da önemlisi hayranlarının sevgisini suistimal etmemesi. Yeni oyunun yazın çıkacağını düşünürsek bir önceki oyunla aralarında neredeyse tamı tamına üç sene geçmiş olacak. Üç sene bir oyunun yeni bölümünden beklentileri yüksek tutmak açısından uzun bir süre ve geçen sene E3'te Ubisoft'un sunumu ile görülen o ki Splinter Cell: Blacklist gerçekten farklı olacak.
E3'te yayınlanan video üzerinden gidildiğinde oyuna gelen ilk tepkiler serinin Assassin's Creed'i andırdığı yönündeydi. Gerçekten de çok hareketli sahneler içeren bir sunum videosuydu ve Sam tam bir ölüm makinesi gibi ilerliyordu. Serinin önceki oyunlarına nazaran vurulan adamlardan saçılan kan, Sam'in adam döverken katır kutur kemiklerini kırması hiç de eskiden tanıdığımız, gölgelerin arasında sessizce dolaşan Sam'e benzemiyordu. Ta ki Ubisoft'tan oyun hakkında yapılan yeni açıklamalara kadar; şimdi size onları sıralayacağım ve eminim bazı şeyler tanıdık gelse bile Blacklist'i sabırsızlıkla beklemeye başlayacaksınız.
BİR UÇAĞIMIZ VE BİR TAKIMIMIZ VAR
Öncelikle artık Sam Fisher Fourth Echelon'un lideri olarak mevkii sahibi bir adam artık. Ve onun için çalışan bir takımı var... O takımı içinde barındıran devasa bir casus uçağı: Paladin (Koleksiyoncu sürümde verilecek olan uzaktan kumandalı gerçekten uçabilen maket uçak)... Biraz Normandy ve Shepard benzerliği gözüme çarpmadı dersem çarpılırım. Neyse ufak benzerlikler olması önemli değil; aksine önceki SC oyunlarında etmediğimiz bir tecrübeyi tadacağız. Sam mürettebatı sayesinde silahlarını ve Paladin'i geliştirebilecek. Hatta onların özel işleri ile ilgili ricalarını kırmayıp görevlerini yaparsa arkadaşlarından fazladan iyilik görebilecek.
Yukarıda dediğim gibi E3'teki video fazla hareketliydi. Fakat Sam'in nasıl hareket edeceği tamamen oyuncunun kontrolünde olacak. Yaptığınız hareketlere göre stiliniz Ghost, Panther ya da Assault adı altında kayıt edilecek. Uyku bombası, bayıltma oku, silahın kabzası (bunu ben salladım) gibi detaylarla kan dökmeden ilerlersek Ghost, gene tedbirli şekilde ama biraz daha kan dökmekten çekinmeden hareket edersek Panther, yok efendim ben "Mark and Execute" ile Cüneyt Arkın misali akarım diyorsanız Assault tarzında oynuyor sayılacaksınız. Hareketlerinize göre tecrübe kazanacaksınız, söylememe gerek yok Ghost ve Panther daha fazla puan verecek. Tek kişilik oyunlarda kazandığınız puanlar çoklu oyuncu modunda da geçerli olacak. Başka bir ilginç nokta ise oyunda Kinect'in ses özelliğini kullanarak askerlerin dikkatini dağıtabilmemiz ya da Paladin'de bekleyen mürettebata hava saldırısı için sesli komutla emir verebilmemiz.
ARTIK DAHA ZOR!
Co-op ve Spies vs Mercs ise oyunun diğer oyun modları olacak. Fakat co-op oyunda ikinci karakterin işlevi ne olacak daha belli değil. Ubisoft zorluk derecesinin çıtasını biraz daha arttırarak Perfectionist'i iyice çetin ceviz yapmış. “Ben Splinter Cell kurduğuyum, doğrudan en zorda oyuna başlarım” diyorsanız size güzel haberlerim var. Perfectionist'te düşmanların önden yapılan hiçbir saldırı ile etkisiz hale gelmiyorlar, onları haklamak için arkadan dolanmak zorundasınız. Sam'in şu ünlü gözlükleri artık duvarın arkasını falan görmeyecek. Ve hazır olun, Mark and Execute çalışmayacak! Halen zorda oynamak istiyor musunuz?
Güncel Not: Splinter Cell Blacklist'in en iyi Splinter Cell olma ihtimali giderek yükseliyor. Londra'da bizzat oynadığımız Splinter Cell Blacklist seriye Splinter Cell 3'ten beri mesafesini koruyan Sinan'ı çok heyecanlandırdı ve oyunla ilgili detaylı bir yazıyı Oyungezer'in Ağustos sayısına hazırlamaya başladı. Şimdiden heyecanlanıyoruz!
Not: Bu yazı Mayıs 2013 Oyungezer'de yayınlanmıştır.