Aslında bu bir ilk değil. Virtus.pro daha önce de şaşalı Counter-Strike: Global Offensive turnuvası ESL Pro Ligi'nden düşmüştü. Polonyalı oyunculardan oluşan takım, bir önceki düşmelerinin ardından Premier haklarından vazgeçmiş, ardından da ESL'in açtığı Wild Card ile turnuvaya katılmayı başarmıştı. WC'ye oyuncu oylarıyla seçilen dört takımdan biri olan VP, diğer üç takımı geride bırakarak turnuvaya katılma hakkı elde etmişti.
Ancak bu sefer aynı durum tekrar edemeyecek gibi gözüküyor. Virtus.pro, Alman temsilcisi BIG'e karşı 2-0 yenildi ve bir kez daha ligden düştü. Üstelik bu sefer arena çok daha çekişmeli ve ESL'in "Virtus.premiere (CS'ciler arasında dönen bir meme olur)" muhabbetini tekrardan tolere etmeyeceğini düşünüyorum. CS:GO'da en sevdiğim ve 1.6 günlerinden beri desteklediğim bir takım olsa da çevrimiçi turnuvalara son dönemlerde pek önem vermemeleri sebebiyle ESL Ligi'nden düşmeyi hak ettiklerini düşünüyorum. Umarım bu sefer Wild Card kapıları açılırsa bile doğru olanı yapar ve samimi davranarak kendilerine yakışmayan bu kurnazlığı tekrar etmezler. Her ne kadar WC'ye hayran desteği ile seçildilerse de bu listeye dahil olabilmek için yaptıkları bürokratik hamleler samimiyetlerine gölge düşürdü. Bunda oyuncuları suçlamıyorum tabii ki, yönetim kurulu ne derse onu yapmak zorundalar neticede.
Virtus.pro'nun ikinci defa bu duruma düşmesi ve takımın yaşlanan kadrosu (her ne kadar çok sevsek de) hafiften düşündürücü bir hal almaya başladı. İnsan bu kemik kadro değişecek diye korkuyor ister istemez.
VP'nin BIG'e 2-0 yenildiği maçın tüm detaylarına maçın HLTV linkiüzerinden ulaşabilir ve karşılaşmayı da izleyebilirsiniz.
