Beklediğimiz Indie’ler – Harold Halibut

Temizlikçi Harold ile kilden bir macera…

[ Haftalık Beklediğimiz Indie'ler köşemizde takip listemizde olan ve çıkmasını sabırsızlıkla beklediğimiz indie oyunları ilgi çekici beş maddede tanıtmaya çalışıyoruz. ]

Harold Halibut, bu yıl içerisinde çıkışını beklediğimiz bağımsız yapımlardan. Klasik maceralarından izinden gidecek oyun, mizahi yönü de ihmal etmeyen bir hikâye anlatırken, stop-motion tarzı filmleri anımsatan bir tarza sahip. Belki de diğer oyunlardan ayrılmasını sağlayacak en önemli özelliği de bu tarzı oluşturmak için verilen emekte gizli olabilir.

> Harold Halibut’un yapım ekibinin başında Türkiye’den bir isim, Onat Hekimoğlu var. Oyun tasarımcısı ve yazarı olarak projeye liderlik eden Onat Hekimoğlu’na eşlik eden bir diğer Türk ise Kardelen Babal. Kendisi 3 boyutlu karakter tasarımcısı olarak yer alıyor ekipte.

> Oyunun hikayesi yakın gelecekte geçiyor. İnsanlık, yaşanabilir yeni yerler bulmak üzere uzayın ücra köşelerine keşif araçları gönderiyor. Oyundaki başkarakterimiz Harold Halibut’un içinde bulunduğu gemide bir şeyler ters gidiyor ve kendimizi sularla kaplı bir gezegende, okyanus üzerinde salınırken buluyoruz. Gemiyi oraya getiren ekibin büyük bir kısmı yaşlılıktan ölürken yeni nesil eve dönüş yolunu bulmak gibi zorlu bir görevle karşı karşıya kalıyor. Ve bu macerada Harold’a da önemli bir rol düşüyor; bakalım Dünya’ya neler olduğunu keşfedebilecek mi?

> Kahramanız Harold, aslında bir temizlik görevlisi. Öyle büyük keşifler yapacak, büyük gizemleri çözecek, etraftaki ahaliyi eve, yani Dünya’ya döndürebilecek o büyük kahraman olmaktan epey uzak gibi görünüyor ilk bakışta. Ama kim bilir, belki onun da içinde ilk bakışta göremediğimiz ne cevherler saklıdır:) Harold’ın kişiliği bizim davranışlarımızla şekillenecek. Aldığımız her karara dikkat etmekte fayda var. Yoksa karşı karşıya kalacağımız Harold hoşumuza gitmeyebilirmiş, ben demiyorum, yapımcıların iddiası böyle:)

> Oyunun yapımına başlanma hikayesi gayet hoş. Bir yemek masasında çocukluk dönemi macera oyunları üzerine başlayan sohbet, dönüp dolanıyor ve bir bilgisayar oyunu projesine dönüşüyor. Gerçekten el emeği göz nuru bir oyun var karşımızda. Yemek masasındaki sohbetin ardından oyuncak bebek evi boyutlarında setler ve kuklalar yapmaya başlıyor yapımcılar ve sonunda yatak odaları bu maketlerle doluyor:) Metal kaynak işleriyle uğraşıyor, karakterlere özenle kıyafetler dikiyorlar. Yani verilen emek büyük.

> Yapımcıları oyunu tanımlamak için ‘el yapımı bir macera oyunu’ (a handmade adventure game) ifadesini kullanıyorlar -ki bu oyunu tanımlamak için çok uygun bir ifade olmuş. Oyundaki her bir sahne kilden tek tek işleniyor. O maketlerin yapımı boşuna değil yani. Oyundaki her bir sahneyi o maketlerle oluşturup kaydediyorlar. Sonuçta ortaya bir oyun gibi işleyen ama stop-motion bir film gibi görünen hoş bir çalışma çıkıyor.