Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da düzenlediği toplantıda meydana gelen silahlı katliamların ardından okullarda güvenliğin nasıl sağlanabileceğine dair fikirlerini belirtti ve bu toplantı sırasında toplu katliamlardan video oyunlarının da sorumlu olduğunu söyledi.
Trump bu görüşte olan tek Cumhuriyetçi değil, geçen hafta benzer bir açıklama Kentucky'nin Cumhuriyetçi Valisi Matt Bevin'dan gelmiş ve Bevin "insanları katletmeyi öven ve kutlayan oyunları çocuklar da oynuyor ve kimse bunu engellemek için bir şey yapmıyor" diyerek suçu video oyunlarına yıkmıştı. Trump da bu tür katliamların gerçek sorumlusunu bulmak yerine video oyunlarını ve filmleri günah keçisi gösterme yolunu tutmuş olacak ki benzer bir açıklama yaparak şunları söyledi:
"İnternete bakmamız şart, çünkü genç çocuklara ve genç zihinlere pek çok kötü şey aşılanıyor ve biz de onların neler gördüğünü ve nasıl gördüklerine dair bir şeyler yapmalıyız. Video oyunları da buna dahil. Gittikçe daha çok kişiden video oyunlarındaki şiddetin gençlerin düşüncelerini şekillendirdiğini duyuyorum."
Trump sonrasında şiddet içerikli filmleri de suçladı ve bu tür içeriklere reyting sistemi getirilmesi gerektiğini de söyledi.
At meeting on school safety, President Trump says violence in video games and movies is responsible for shaping young people’s thoughts: “We have to do something about maybe what they’re seeing” //t.co/VfXvVkwQmqpic.twitter.com/vbt2t0dhtm
— CNN (@CNN) 22 Şubat 2018
Normalde haberlerde politik yorumlara pek girmemeye çalışıyorum ama bu sefer bir istisna yapacağım. Bir kere Trump herhalde 1968'den beri yürürlükte olan reyting sisteminden habersiz, çünkü zaten filmler ve oyunlar MPAA ve ESRB (1994) tarafından içeriklerine göre derecelendiriliyor. İkincisi, burada çocuk yaştaki kişilerin ellerine ağır silahlar alıp okul taramalarının sebebinin bu tür ağır silahlara rahatça erişebilmelerini olduğunu anlamayan birisinden söz ediyoruz. Çözümün silahsızlanma olduğunu kabul etmeyip "öğretmenleri de silahlandıralım, böylece biri katliam yapmaya karar verirse onu rahatça indirebilirler" diyerek çözüm üreten birisi Donald Trump. Dolayısıyla aslında söylediği şeyleri pek de ciddiye almamak lazım ama elinde bulundurduğu güç ve konum itibariyle bu tür sözleri video oyunları hakkında kafalarda ciddi şüpheler yaratabilir.
Yakın zamanda yapılan araştırmalar lise öğrencilerinin %70'nin video oyunları oynadığını, okul basan gençler arasında ise video oyunu oynama oranının %20'lerde olduğunu ortaya koymuştu. Ayrıca İngiltere'de 11,000 öğrenciyle yapılan 10 senelik bir çalışmada da video oyunlarının çocukların davranış veya duygusal durumlarında herhangi bir etkisi olmadığı rapor edilmişti.
Elbette sağlıklı düşünemeyen bireyleri bu tür katliamlar için tetikleyecek onlarca unsur olabilir, ancak bunun için video oyunlarını veya filmleri suçlamak kolaya kaçmaktan başka bir şey değil.
















