Jason Schreier'in Bloomberg için hazırladığı Ubisoft makalesi içerisinde son derece ilginç detaylar barındırıyor. Aslında makale çoğunlukla geçtiğimiz haftalarda Ubisoft yönetim kademesinde yaşanan değişikliklere ve özellikle taciz ve diğer iddiaların ardından görevden alınan Serge Hascoët, Cécile Cornet ve Yannis Mallat ile ilgili stüdyoda yaşananlara odaklanmış, ama firma içinde nasıl erkek egemen bir yapı kurulduğunu ve özellikle de lider pozisyonundaki Serge Hascoët'in yaratıcı ekiplerin fikirlerine ne denli müdahale ettiğini de bizzat bunları yaşayanların ağzından öğrenmiş olduk bu yazı sayesinde.
Öncelikle bu güzel ve detaylı makaleyi şuradan okuyabileceğinizi belirteyim.
Makaledeki dikkat çekici noktalardan biri Assassin's Creed serisi üzerine. Assassin's Creed serisi uzun yıllar boyunca ana erkek kahramanlarıyla meşhur oldu. 2014 yılında Ubisoft'un kreatif direktörü Assassin's Creed Unity'de oynanabilir kadın karakter olamam sebebinin "oyuna kadın giysileri ve animasyonları eklemek çok fazla prodüksiyon işi gerektiriyor" sözleriyle açıklamıştı.
Assassin's Creed Syndicate için ilk hazırlanan senaryo oyunun ikiz kahramanları Jacob ve Evie'ye eşit görünme süreleri vermiş. Ama sonrasında Jacob oyunda baskın biçimde görünen karakter olmuş.
Assassin's Creed Origins için yapılan planda aslında oyunun ana kahramanı Bayek'in daha hikayenin başlarında bir yerde yaralanması veya ölmesi düşünülmüş, böylece oyuncular karısı Aya'yı kontrol etmeye başlayacakmış. Ancak geliştirme süreci sırasında Aya'nın rolü gittikçe azaltılmış ve Bayek ana kahraman olarak karşımıza çıkmış.
Benzer bir durum Assassin's Creed Odyssey için de anlatılıyor. Oyunda Kassandra ve Alexios kardeşler vardı bildiğiniz gibi, ancak ekibin ilk hazırladığı taslakta Kassandra oynanabilir tek karaktermiş ama yönetim "bunun bir seçenek olamayacağını" söyleyince oyunculara erkek ve kadın karakterler arasından seçim yapma şansı sunulmuş.
Bu oyunlar üzerinde çalışan isimler, Ubisoft'un pazarlama departmanı veya Hascoët'ten gelen direktiflerin sebep olarak "kadın kahraman oyun sattırmaz" fikrini öne çıkardığını belirtiyor. Halbuki kadın baş kahramanlı olup da satış rekorları kıran oyunlar olduğunu çok iyi biliyoruz (en taze örneği de Horizon Zero Dawn).
Ubisoft'un yönetim ve yaratıcılık kademelerinde değişikliğe gitmesi, bu politikaların da yavaş yavaş değişeceğine işaret olarak gösteriliyor. Bakalım bunun etkilerini zaman içerisinde görebilecek miyiz?
