Figment 2: Creed Valley - İnceleme

İlk Figment’in bu kadar az bilinmesi hep canımı sıkmıştır. Oysa el çizimi grafikleri, mekân tasarımları ve bulmacalarıyla çok nev’i şahsına münhasır bir oyundur. Yani… kaç oyunda sürrealist görsellerle tasvir edilmiş bir insan zihninde maceraya atılıp, olağan depresyonları tahta kılıcımızın nazik darbeleriyle iyileştirmeye çalışıyoruz ki? Metal müzik eşliğinde bizi tepelemeye çalışan kâbusları saymıyorum bile.

Kısacası çok sevdiğim bir bağımsızdır Figment. O yüzden ikincisinin yapıldığını duyduğumda buna çok sevinmiştim. Belki bu sefer daha fazla kişiye ulaşırdı, ha? Tabii bunu yapabilmesi için çıtayı biraz daha yükseltmesi gerekiyordu. Peki yapabilmiş mi? Gelin hep birlikte bakalım.

Tahta Kılıçla Kâbus Pataklamaca

İlk oyunda zihninde dolaştığımız insan büyüyüp koca adam olmuş, evlenip çoluk çocuğa karışmıştır. Ama bununla birlikte para kazanma ve ailesine daha iyi bir yaşam sağlama gibi problemlere de gömülmüştür. Bunlar da zihninde yeni yeni kâbuslar yaratmıştır. Hatta bunlardan biri “Ahlak Pusulası”nı bozmaya kararlıdır. Duruma el atmaksa her zamanki gibi Dusty (Cesaret) ve Piper’a (İyimserlik) düşer.

Oyun geçen seferki gibi, izometrik kamera açısından oynanıyor ve kimi zaman bulmaca çözerek, kimi zaman da düşmanlarla kapışarak ilerliyoruz. Bulmaca ve mekân sayısı geçen seferkine nazaran epey azalmış yalnız. Dövüşlerin sayısı da bir-iki tık arttırılmış. Bunu daha geniş bir kitleye hitap etmek için yapmışlar sanırım. Ama bunları oynanışa getirdikleri yeniliklerle telafi etmişler. Mesela bir bölümde dedektiflik yapıyoruz, başka bir bölümdeyse kadim bir labirentten çıkmaya çalışıyoruz gibi gibi.

Aç Kapa, Aç Kapa, Ana Tema

Mekân sayısındaki eksikliğiyse “Açık Görüşlü/Kapalı Görüşlü Zihin” mekaniğiyle telafi etmiş yapımcılar. Oyunda ilerlerken karşılaştığımız perspektif totemlerine bir tane patlatınca zihnin düşünce yapısı anında değişiveriyor. Bir an çok bağnazken, öteki an her şeye eyvallah der hâle geliyor. Biz de bu geçişleri kullanarak yolumuzu tıkayan engelleri aşmaya çalışıyoruz.

Bir de zihinde yaşayan “Fikirler” var. Bunlar da zihnin açık/kapalı görüşlü olmasına bağlı olarak kişilik değiştiriyorlar. Bazen bize köstek oluyor, bazen de yardım ediyorlar. Arada sırada da çok komik laflar ediyorlar.

Zihnin sürrealist mekân tasarımları yine harika görünüyor. Arka planda uçan kulak kuşlar, eşiklerden bakan koca koca gözler, enstrüman bitkiler, piyano köprüler… Hakeza müzikler ve bölüm sonu canavarlarının şarkıları da öyle. Ama boss savaşları bu sefer biraz fazla kolay geldi bana.

Dilerseniz tüm oyunu co-op olarak da oynayabiliyorsunuz. Türkçe dil desteğinin olması da bir diğer artısı. Çeviri bir tık daha iyi olabilirmiş gerçi; kelime oyunları arada biraz kaynamış. Kısacası çıtayı bazı yerlerde yükseltse de bazı yerlerde de geri adım atmış Figment 2. Yine de ilk oyunu sevenlerin bundan da keyif alacağına eminim.