Bu yılın başlarında Quantic Dream ile ilgili bazı haberler gündeme bomba gibi düşmüştü. Fransız gazeteler Le Monde, Mediapart ve Canard PC yayınladıkları makalelerinde Quantic Dream ofislerindeki sağlıksız iş ortamı ve çalışanlar arasında yaşanan sorunlara yer vermiş ve Quantic Dreams'i ırkçılık ve cinsiyet ayrımcılığıyla suçlamışlardı. Konuyla ilgili haberimizi hatırlamak isterseniz ayrıntıları şuradan okuyabilirsiniz.
Bunun üzerine Quantic Dream bir basın açıklaması yaparak iddiaları kesin bir dille reddetmiş ve bunun bir karalama kampanyası olduğunu ifade etmişti. Stüdyo, Fransız gazetelerini iftirayla suçlayarak iddiaların kaynaklarının güvenilir olmadığını açıklamış; haberde bahsi geçen davaların düşmüş olduğunu eklemişti.
Kotaku'nun haberine göre Quantic Dream şimdi de hakkını mahkemede arıyor; ünlü stüdyo Fransız gazetesi Le Monde ve web sitesi Medipart'ı stüdyonun çalışma koşulları ile ilgili makaleleri yüzünden mahkemeye verdi. David Cage ve stüdyonun CEO'larından Guillaume de Fondaumière yasal yollardan haklarını arayacaklarının sinyalini Ocak ayında vermişti ama o zamanlar bunun bu gibi durumlarda söylenen klasik sözlerden olduğunu düşünmüştük. Quantic Dream sözünü tutmuş.
Orijinal haberde ismi geçen Canard PC'ye ise şimdilik dava açılmış görünmüyor. Canard PC'nin yayın direktörü Ivan Gaude, yayın öncesi ve sonrası Quantic Dream'den tehdit mektupları aldıklarını ama bunun ardından herhangi bir gelişme olmadığını söylemiş.
Kendilerine dava açılan basın mensupları mahkemede hikayenin gerçek kaynaklara dayandığını, hikayenin 'adil' biçimde anlatıldığını ve her iki tarafın da görüşlerine başvurulduğunu kanıtlamayı başarırlarsa Quantic Dream bu durumdan zararlı bile çıkabilir. Canard PC'nin yayınladığı makalede, stüdyoda çalışan tecrübeli isimlerden birinin diğer çalışanların yüzlerini ve vücutlarını çeşitli Nazi figürlerine ve yarı çıplak başka resimlere fotoşopladığı da gösterilmişti. Yani Quantic Dream'in içinde de her şey yolunda gidiyor gibi gözükmüyor aslında.