Star Wars'tan En Sevdiğimiz 10 An

Imperial March'ı verin damardan

Star Wars - The Last Jedi'ın vizyona girmesi ile Star Wars aşkımız kabardı. Kimimiz bütün filmleri ve animasyonları izleyerek hazırlandık, kimilerimiz de kitapları ve çizgi romanları tekrar okudu. 

Biz de en sevdiğimiz Star Wars anlarını, sohbet ederken "ya ne kadar güzeldi" dediğimiz sahneleri, diyalogları derleyip sizlere sunalım istedik. Listemiz tahmin edebileceğiniz gibi spoiler dolu. Herhangi bir Star Wars filmini izlemediyseniz, animasyon dizilere hiç bakmadıysanız lütfen dikkatli olun ve ileride Star Wars deneyiminizi bozabilecek spoiler tehdidinden uzaklaşınız. Bana bir şey olmaz, korku dark side'ın işidir diyorsanız Imperial March'ı açın ve listemizi okumaya başlayın.

ORDER 66


 

Revenge of the Sith benim en sevdiğim Star Wars filmi. Hatta en sevdiğim film bile diyebilirim. Filmin başından sonuna kadar yirmi değişik duyguyu yaşatabildi bana. Fakat en hüzünlüsü kuşkusuz Order 66 sahnesiydi. İmparator'un emri ile klon askerleri yıllarca sırt sırta savaştıkları Jedi'lara bir anda ihanet ettiler. Ve tabii ki bu bütün galaksiye yönetimi ele geçirmek isteyen Jedi'ların kahraman klon askerleri tarafından öldürülmesi olarak bildirildi. Barışın koruyucusu Jedi düzeni bütün galakside hain olarak kabul edildi. Üç film boyunca izlediğimiz, çizgi romanlarını okuduğumuz kudretli Jedi'ların patır patır öldürülmesi ve Yoda'nın bunu iliklerine kadar hissetmesi bizleri hüzüne boğmuştu. Fakat kuşkusuz bu sahneyi unutulmaz yapan Anakin'in arkasında 501. Lejyon ile Jedi tapınağına saldırmasıydı. Hele ona çocukları hiç acımadan katletmesi... Ağlamıyorum gözüme ışın kılıcı kaçtı...

NABOO'NUN KURTULUŞU

 

Bu sahne sevgili Eser'e "en beğendiğin Star Wars anı ne?" diye sorduğumuzda aldığımız cevap sevgili okurlar. Kendisi büyük bir Jar Jar Binks hayranı olduğu için bu sahne onun favorisiymiş. Hatta neden diye sorduğumuzda bize 1 saat boyunca Jar Jar Binks övdü. Şaka bir yana Phantom Menace filminin sonu Return of the Jedi filminin sonuna güzel bir gönderme. Eser'in bu sahne seçme nedenlerinden biri Anakin ve Padme'nin birbirlerine olan bakışlarıymış. Padme'ye "sen melek misin?" diye yürüyen Anakin'in başarılı olması da not edilmesi gereken bir gerçek. Ben de bu sahnenin müziğini çok severim. O eğlenceli kutlamalı müziğin bir kısmı Emperor's Theme'in hızlandırılmış ve majör hali. Zaten gözler bu kutlamanın içerisinde arkada sinsice duran Palpatine'e kilitleniyor. 

I AM YOUR FATHER

Star Wars ile ilgili bir liste yapılıyorsa konu ne olursa olsun bu efsanevi an mutlaka yer alır. Belki de 6. His filmi ile birlikte sinema tarihinin en büyük ters köşesi. En popüleri olduğu kesin. Star Wars'un gidişatını değiştiren bu sahne o muhtemelen film ve dizilerde en çok gönderme yapılan sahnelerden biri. Hiç Star Wars izlememiş olanlar ne yazık ki bu sebepten dolayı bizim gibi tepki veremeyecekler ve şaşırmayacaklar. İyi ki bu filmi 20 yıl önce izlemişim. Luke'un yenilmesi, elini kaybetmesi yetmiyormuş gibi karşısında bir kahraman olarak tanıdığı babasının kötülüğün vücut bulmuş hali olduğunu öğrenmesi bizleri de en az Luke kadar şaşırtmıştı. Ufak bir not; bu sahnenin çekimlerinde gerçeği bir tek George Lucas biliyormuş ve Mark Hamill'e sahne çekilmeden hemen önce söylemiş. Çekimlerde "ben senin babanım" yerine "babanı Obi-Wan öldürdü" diyormuş Darth Vader. 

AHSOKA'NIN MEDİTASYONU

Star Wars - Rebels ne yazık ki çok fazla takip edilmiyor ülkemizde. Muhtemelen en büyük hayranı da sevgili Yasin. Rebels'ta beni en çok etkileyen anlar Ahsoka'nın anları oldu hep. Yasin de aynı şeyi hissediyor olmalı ki 40 yıllık Star Wars içeriğinden bu anlardan birini söyledi. Anakin Skywalker'ın padawan'ı Ahsoka, Klon Savaşları esnasında Jedi düzenini terk etmişti. Yaptığı meditasyonda Anakin'in sesini duyan Ahsoka Anakin'in "beni neden bırakıp gittin, benim neye dönüştüğümü biliyor musun" dedikten sonra gelen Darth Vader nefesi ve Ahsoka'nın çığlığı o kadar güzel ki tüyler diken diken oluyor. İnanılmaz bir sahne. Hele daha sonra Ahsoka ve Darth Vader'ın yüzleştiğini düşünürsek iki karakter hakkında oldukça önemli bir an. 

DEATH STAR'IN PATLAMASI

Sevgili M. İhsan Tatari'nin en sevdiği an Luke Skywalker'ın Death Star'ı patlattığı an. Luke'un gerçek anlamda güce (force) inandığı, Obi-Wan'ın sesini duyduğumuz ve Darth Vader'ın "benim çocuk mu ya o?" diye aydınlanma yaşadığı sahne tam bir klasik. İlk defa Star Wars'u izlediğimde bu sahne beni çok heyecanlandırmıştı. Bir an Death Star'ı asla patlatamayacaklar diye düşünmüştüm. X-Wing'lerin teker teker vurulması, Darth Vader'ın herkesi öldürmesi ve Han Solo'nun günü kurtarmaya gelmesi düşününce bile gülümseme yaratıyor yüzümüzde.  

 

 DARTH VADER ŞOV

Açıkçası Rogue One benim pek beğendiğim bir film değildi. Lakin filmin son sahnesi o kadar iyiydi ki arada o anı düşünüp evde sağa sola oyuncak ışın kılıcı ile saldırıyorum. Üstelik o andan yaklaşık beş dakika sonra A New Hope filminin başlıyor olması da ayrı bir güzellik. Nihayet Darth Vader'ı gerçek gücünde görebiliyoruz ve "neden Darth Vader filmi çekilmiyor" diye isyan ediyoruz. 

OBI-WAN vs DARTH MAUL vs QUI GON JINN

Phantom Menace'i ister sevin isterseniz sevmeyin fakat hepimizin kabul etmesi gereken bir şey var ki o da Darth Maul'un mükemmelliği. Sinemada babamla izlemiştim bu filmi ve Darth Maul ışın kılıcının ikinci kılıcı açtığında babam dahil bütün sinema salonu "voaoaoaohohahöüğe" gibi garip bir ses çıkartmıştı. Darth Maul'un Obi Wan Kenobi ve ustası Qui Gon Jinn ile yaptığı dövüş Star Wars tarihinin en iyi dövüşlerinden biri. Neredeyse sıfır diyalog içeren bu dövüş oyuncuların yüz ifadeleri ve ışın kılıcı efektleri ile unutulmaz hale geliyor. Jedi ve Sith arasındaki farkı bizlere oldukça iyi sunan bu dövüş benim gibi çoğu çocuğun karanlık taraf ile aydınlık taraf arasındaki seçimini etkilemiştir. 

ANAKIN'E GELECEĞİN GÖSTERİLMESİ

Demin sizlere Yasin'in Rebels'ı ne kadar çok sevdiğinden bahsetmiştim. Kendisi aynı zamanda Clone Wars animasyonunu da çok seviyor. Neden sevmesin ki, müthişti! Anakin'in kaderinin anlatıldığı bir çok bölüm vardı fakat içlerinden belki de en güzeli Yasin'in de seçtiği gibi The Son ile olandı. Bilmeyenler için kısaca anlatalım; Star Wars evreninde The Ones diye bir aile var ve kendilerinin gücün fiziksel hali olduğu düşünülüyor. The Son karanlık tarafı, The Daughter ise aydınlık tarafı temsil ediyor. Anakin onların yaşadığı Mortis gezegenine gittiğinde The Son ve The Daughter tarafından manipüle edilmeye çalışılıyor. Ve The Son ona kaderini gösteriyor. Anakin her ne kadar bakmayı reddetse de o noktadan Darth Vader olmasına kadar yaşayacağı her şey gözlerinin önüne seriliyor. 

ANAKIN vs OBI WAN KENOBI

Star Wars izlerken ağlanır mı? Ağlanır. Eğer Order 66 sahnesinde gözyaşlarınız akmadıysa Obi Wan ve Anakin'in dövüşünün sonunda kesinlikle onları kontrol edemeyeceksiniz. "Sen seçilmiş kişiydin" cümlesi ile başlayan an belki de Ewan McGregor'un oyunculuk kariyerinin zirvesi. Anakin'e söylemek istediğimiz her şeyi söylüyor Obi Wan. Çünkü Anakin Skywalker öyle bir karakter ki hem yaptıklarından dolayı nefret ediyoruz hem de yaşadıklarından dolayı çok seviyoruz. Tıpkı Obi Wan gibi. Ayrıca belirtmemiz gerekiyor, Obi Wan ile Anakin arasındaki düello sinema tarihinin en uzun düellolarından biri. Neredeyse yarım saat boyunca dövüşüyorlar. Tabii ki araya giren Darth Sidious ve Yoda dövüşü de buna dahil. 

SENİ SEVİYORUM - BİLİYORUM!

Han Solo gerçekten Star Wars evreninin en karizmatik kahramanı. Ölümle burun buruna olduğu anda bile karizmasından ödün vermiyor. Prenses Leia'nın Han'a onu sevdiği söylemesi ve Han Solo'nun biliyorum cevabı vermesi dünyanın en karizmatik anlarından biri. Tabii ki bunu Han Solo'yu oynayan Harrison Ford'a borçluyuz. George Lucas bu sahneyi normalde "ben de seni seviyorum" şeklinde yazmış fakat Harrison Ford "Han Solo böyle cevap vermez" demiş ve çekim esnasında "biliyorum" diyerek doğaçlama yapmış. Boşuna Harrison Ford ve Han Solo efsane değil sevgili okurlar. 

Bizim en sevdiğimiz anlar bunlar. Elbette listeyi uzatabiliriz ama o zaman bütün filmleri komple anlatmamız gerekir. Sizin en sevdiğiniz Star Wars anları hangileri? 

 

 

YORUMLAR
masterlee_1970
19 Haziran 2019 12:38

Anakinin yandıktan sonra Darth Vader olma yolunda yüzüne yerleştirilen maske bir an sessizlik ve bütün Star Wars serilerinde içimizi ürperten Darth Vader in nefesinin sesinin ilki..Hala tüylerim diken diken olur. Müthişti..

osmanzi
31 Mayıs 2019 17:14

Işın kılıcını ilk kez gördüğümüz bar sahnesi.Ben Kenobi'nin Güç'le bir oluşu.Han'ın Tauntaun'un içine Luke'u saklaması.ve tabii ki "I'm a Jedi, like my father before me."

Resmi: Disney, Century Fox'un Eğlence Sektörü Varlıklarını Satın Aldı

Süper kahraman dünyası daha da genişleyecek desenize.

Resmi: Disney, Century Fox'un Eğlence Sektörü Varlıklarını Satın Aldı

Wolfenstein II'nin DLC'si The Freedom Chronicles'ın İlk Bölümü Çıktı

Nazi avlamaya geri dönmenin vakti geldi.

Wolfenstein II'nin DLC'si The Freedom Chronicles'ın İlk Bölümü Çıktı

 Wolfenstein II: The New Colossus'a benim gibi deli olduysanız ve ara sıra açıp "Subay Suikastleri" görevlerini yapıyorsanız güzel bir haberim var Oyungezerler.

Wolfenstein II'nin DLC'si The Freedom Chronicles'ın ilk bölümü, hiçbir aksama olmadan çıkışını yaptı. Aslında ilk bölüm dediğime bakmayın, zira bu DLC'deki üç karakterimizi de "Bölüm 0" adı altında çıkan güncellemede oynadık ve hikayelerine giriş yaptık. Bu DLC'de Gunslinger Joe ile oynayacağız. Asıl adı Joseph Stallion olan karakterimiz eskiden bir Amerikan Futbolu Oyuncusu'ydu, ancak artık bir Nazi Avcısı. "Ram Shackles" yeteneği sayesinde vücuduyla öldürücü vuruşlar yapıp, zayıf duvarları yıkıp geçebiliyor.

Bu noktadan itibaren çıkacak DLC'lerse sırasıyla Ajan Silent Death - Jessica Valiant ve ABD Ordusu'ndan Yüzbaşı Gerald Wilkins'in hikayesini konu alacak. Diğer iki DLC'nin çıkış tarihine buradan bakabilirsiniz Oyungezerler.

DLC'leri ayrı ayrı satın alabilir ya da "Season Pass" edinerek tüm DLC'leri çıkar çıkmaz oynayabilirsiniz. İlk DLC'nin Steam'de 5.1 GB boyutunda olduğunu da belirteyim.

Ağaçkakan Woody'nin Filmi Geliyor

Woody'i nasıl bilirdiniz?

Ağaçkakan Woody'nin Filmi Geliyor

Muhtemelen haberi okuyunca siz de benim gibi bu işin biraz suyunun çıktığını düşüneceksiniz. Sorun Ağaçkakan Woody'nin filminin yapılıp yapılmamasında değil, daha nice çizgifilm kahramanlarının falan filmleri yapıldı. Ama bu fırlama kuşu düşündüğünüzde aklınızda canlanan görüntüyü aşağıdaki fragmanı izlediğinizde göremeyeceksiniz. Küçükken gülüşünü az mı taklit etmeye çalıştık, az mı başarısız olduk :) Altan Erkekli'nin harika dublajı şu an bile kulağımdadır yani.

Peki Ağaçkakan Woody filminde ne yapıyor? İnsanlara dünyayı dar ediyor ama bunu bence gayet de sevimsiz biçimde yapıyor. Milletin giysilerini falan yırtıyor, kafalarını tuvalet olarak falan kullanıyor, alınlarını gagalıyor vs.

Filmin konusu ise şöyle "kırmızı kafalı hiperaktif kuşumuz kendine ev inşa etmek için ormanda ağaç kestirerek yer açmaya çalışan zengin avukata savaş açar". Daha önce de gerçek oyunculara eşlik eden çizgifilm kahramanlarıyla ilgili filmler seyretmiştik. Örneğin ilk anda aklıma Masum Sanık Roger Rabbit ve Space Jam geliyor. Ta kaç yıl önce yayınlanan bu filmlerle karşılaştırınca Woody Woodpecker filminin hiç de hoş görünmediğini söylemem lazım.

Filmin yönetmenliğini yapan isim Alex Zamm, başrollerde ise Timothy Omundson (Mission: Impossible III), Jakob Davies, Thaila Ayala, Graham Verchere (Fargo), Jordana Largy ve Emily Holmes (The Shack) bulunuyor. Film sinemalarda gösterime girmeyecek, 6 Şubat'ta doğrudan DVD ve dijital film olarak yayınlanacak.

Crytek Star Citizen'ın Geliştiricisine Dava Açtı

Sizce kim haklı?

Crytek Star Citizen'ın Geliştiricisine Dava Açtı

Cloud Imperium'un rekor miktarda bağış toplayan (170 milyon doların üzerinde) ve 2011 yılından beri yapımı sürmekte olan Star Citizen oyunculara eşi benzeri olmayan bir deneyim sunmayı hedefliyor ve vaat ediyor. Oyuncuların dört gözle bekledikleri ve ne zaman çıkacağı belli olmayan yapımlardan biri olan oyunun başı yakın gelecekte biraz derde girecek gibi çünkü Crytek Cloud Imperium'a sözleşme bozma ve telif hakkı ihlallerinden dolayı dava açtı.
 
İsmini özellikle de Crysis serisiyle duyurmuş olan Crytek, Cloud Imperium'ı CryEngine teknolojisi ile ilgili verdiği sözleri tutmamakla suçluyor.

Açıklanan bilgilere göre Crytek, Cloud Imperium'a CryEngine motorunu kullanmak için lisans verirken piyasanın çok altında bir bedel almış, çünkü oyunda çeşitli yerlerde Crytek'in ticari markaları görünür olacakmış. Anlayacağınız belli miktarda reklam karşılığında Cloud Imperium bu motoru kullanma hakkkını ucuz bir fiyatla almış. Açılan dava notlarında Crytek logolarının kullanımının oyunun kritik bileşenlerinden biri olduğu söyleniyor ve stüdyonun kurucusu Chris Roberts "Crytek'in Star Citizen'a olan katkılarını saklamaya çalışmakla suçlanıyor ve bunda da Chris Roberts'ın "oyun motorumuza artık CryEngine değil, Star Engine diyoruz" açıklaması örnek gösteriliyor.

> Star Citizen 3.0'ın 1 Saatlik 4K Videosu Ağız Sulandırıyor

> Star Citizen'de Kocaman Gemi Enkazlarını Gezebileceğiz!

Zaten bundan kısa bir süre sonra da stüdyo Star Citizen'daki Crytek ticari markalarını ve telif hakkı uyarılarını kaldırmıştı, bunun da doğrudan sözleşme ihlali olduğunu belirtiyor dava dilekçesi.

Cloud Imperium bundan tam bir yıl önce CryEngine kullanmaktan vazgeçerek Amazon'un Lumberyard motoruna geçmişti. Crytek bunun da sözleşmeye aykırı olduğunu, yapılan anlaşmada oyuna özel olarak CryEngine'ın kullanılacağının belirtildiği ve Cloud Imperium'un söz verdiği "hata düzeltmeleri ve optimizasyonları" da yapmadığını söylüyor. İşin ilginç yanı şu, Star Citizen'ın kullanmkta olduğu Lumberyard motoru da aslında CryEngine'den türetilmiş bir motor.

Crytek açtığı davada doğrudan zarara uğradığını iddia ettiği 75000 dolara ek olarak "sözleşme ve telif hakkı ihlallerinden doğan dolaylı zararlar, masraflar ve harcamalar" için de ekstra tazminat talep ediyor. Ayrıca Cloud Imperium'un Crytek'in herhangi bir çalışmasını kullanmasına yasak getirmenin de peşinde.

Crytek bununla da kalmamış ve sağlı sollu ataklarına devam etmiş. Sözleşmeye göre Crytek, motorunun kullanılmasına yalnızca Star Citizen için izin vermiş. Ancak normalde Star Citizen'ın tek kişilik kısmı olan Squadron 42'nin oyundan ayrı olarak yayınlanacağı ve satın alınabileceği açıklanmıştı, bu da sözleşmedeki bu maddenin ihlali anlamına geliyor. Crytek, Cloud Imperium'un oyunu bu şekilde ikiye bölerek CryEngine'i kasıtlı biçimde lisanssız olarak kullandığını ve telif haklarını ihlal ettiğini savunuyor.

Normalde yüz milyon dolarlarla oynayan Cloud Imperium'un böyle bir davada anlaşma yoluna gitmesi beklenebilirdi. Sonuçta talep edilen para miktarı öyle ahım şahım bir şey değil, aksine dava süreci ve sonucu Cloud Imperium'un daha büyük zarara uğramasına bile neden olabilir. Ancak stüdyo davadaki iddiaların asılsız olduğunu ve bunu kanıtlamak için de tüm güçleriyle savaşmaya hazır olduklarını açıkladı. Bakalım çıkacak olan sonuç hangisinin işine yarayacak?

Crytek Star Citizen'ın Geliştiricisine Dava Açtı

Sizce kim haklı?

Crytek Star Citizen'ın Geliştiricisine Dava Açtı

Cloud Imperium'un rekor miktarda bağış toplayan (170 milyon doların üzerinde) ve 2011 yılından beri yapımı sürmekte olan Star Citizen oyunculara eşi benzeri olmayan bir deneyim sunmayı hedefliyor ve vaat ediyor. Oyuncuların dört gözle bekledikleri ve ne zaman çıkacağı belli olmayan yapımlardan biri olan oyunun başı yakın gelecekte biraz derde girecek gibi çünkü Crytek Cloud Imperium'a sözleşme bozma ve telif hakkı ihlallerinden dolayı dava açtı.
 
İsmini özellikle de Crysis serisiyle duyurmuş olan Crytek, Cloud Imperium'ı CryEngine teknolojisi ile ilgili verdiği sözleri tutmamakla suçluyor.

Açıklanan bilgilere göre Crytek, Cloud Imperium'a CryEngine motorunu kullanmak için lisans verirken piyasanın çok altında bir bedel almış, çünkü oyunda çeşitli yerlerde Crytek'in ticari markaları görünür olacakmış. Anlayacağınız belli miktarda reklam karşılığında Cloud Imperium bu motoru kullanma hakkkını ucuz bir fiyatla almış. Açılan dava notlarında Crytek logolarının kullanımının oyunun kritik bileşenlerinden biri olduğu söyleniyor ve stüdyonun kurucusu Chris Roberts "Crytek'in Star Citizen'a olan katkılarını saklamaya çalışmakla suçlanıyor ve bunda da Chris Roberts'ın "oyun motorumuza artık CryEngine değil, Star Engine diyoruz" açıklaması örnek gösteriliyor.

> Star Citizen 3.0'ın 1 Saatlik 4K Videosu Ağız Sulandırıyor

> Star Citizen'de Kocaman Gemi Enkazlarını Gezebileceğiz!

Zaten bundan kısa bir süre sonra da stüdyo Star Citizen'daki Crytek ticari markalarını ve telif hakkı uyarılarını kaldırmıştı, bunun da doğrudan sözleşme ihlali olduğunu belirtiyor dava dilekçesi.

Cloud Imperium bundan tam bir yıl önce CryEngine kullanmaktan vazgeçerek Amazon'un Lumberyard motoruna geçmişti. Crytek bunun da sözleşmeye aykırı olduğunu, yapılan anlaşmada oyuna özel olarak CryEngine'ın kullanılacağının belirtildiği ve Cloud Imperium'un söz verdiği "hata düzeltmeleri ve optimizasyonları" da yapmadığını söylüyor. İşin ilginç yanı şu, Star Citizen'ın kullanmkta olduğu Lumberyard motoru da aslında CryEngine'den türetilmiş bir motor.

Crytek açtığı davada doğrudan zarara uğradığını iddia ettiği 75000 dolara ek olarak "sözleşme ve telif hakkı ihlallerinden doğan dolaylı zararlar, masraflar ve harcamalar" için de ekstra tazminat talep ediyor. Ayrıca Cloud Imperium'un Crytek'in herhangi bir çalışmasını kullanmasına yasak getirmenin de peşinde.

Crytek bununla da kalmamış ve sağlı sollu ataklarına devam etmiş. Sözleşmeye göre Crytek, motorunun kullanılmasına yalnızca Star Citizen için izin vermiş. Ancak normalde Star Citizen'ın tek kişilik kısmı olan Squadron 42'nin oyundan ayrı olarak yayınlanacağı ve satın alınabileceği açıklanmıştı, bu da sözleşmedeki bu maddenin ihlali anlamına geliyor. Crytek, Cloud Imperium'un oyunu bu şekilde ikiye bölerek CryEngine'i kasıtlı biçimde lisanssız olarak kullandığını ve telif haklarını ihlal ettiğini savunuyor.

Normalde yüz milyon dolarlarla oynayan Cloud Imperium'un böyle bir davada anlaşma yoluna gitmesi beklenebilirdi. Sonuçta talep edilen para miktarı öyle ahım şahım bir şey değil, aksine dava süreci ve sonucu Cloud Imperium'un daha büyük zarara uğramasına bile neden olabilir. Ancak stüdyo davadaki iddiaların asılsız olduğunu ve bunu kanıtlamak için de tüm güçleriyle savaşmaya hazır olduklarını açıkladı. Bakalım çıkacak olan sonuç hangisinin işine yarayacak?

Parolamı Unuttum