The Witcher kitaplarının beşinci cildi “Ateşle İmtihan” (Baptism Of Fire) uzun bir bekleyişin ardından nihayet raflardaki yerini almaya hazır!
İlk olarak geçtiğimiz Tüyap İstanbul Fuarı’nda görücüye çıkan roman kısa bir aranın ardından şimdi de sanal ve fiziki kitapçılardaki yerini almak ve fuara gitme imkânı olmayan okurlarla buluşmak üzere.
Serinin dördüncü cildi olan Nefret Çağı’nın bittiği yerden devam eden kitapta yaralarını saran Geralt’ın Dandelion’la birlikte Ciri’yi aramak için Nilfgaard’a doğru yola çıkışına şahit olacağız. Ak saçlı kahramanımız bu yolculuğu sırasında hiç beklenmedik, yeni müttefikler de kazanacak. Ve onlardan ikisi biz oyunseverleri bayağı yakından ilgilendiriyor.
Birincisi, ilk oyundan beri bizimle olan ve pek bir sevdiğimiz Zoltan Chivay’in ta kendisi. Diğeriyse The Witcher 3’te tekrar karşılaştığımız sevgili Regis. Her iki karakter de bu kitapla birlikte The Witcher evreninde ilk kez boy gösterecek.
Ateşle İmtihan’ın arka kapak yazısı şöyle:
"Hiç beklenmedik yol arkadaşlarıyla birlikte bir savaşın ortasında kalan Rivyalı Geralt, hedefine ulaşabilmek için her şeyi göze alıyor.
“Kan döken ve kan içen,” dedi kız başını kaldırmadan, “bedelini kanla ödeyecek. Üç gün geçmeden birinde bir şey ölecek, ardından herkesin içinde bir şey ölecek. Ağır ağır ölecekler, parça parça… Ve sonunda demir pabuçlar aşınıp gözyaşları kuruduğunda son kalan zerre de ölecek. Asla ölmeyen şey bile ölecek.”
Tüm dünya karanlık ve amansız bir savaşın pençelerinde kaybolmuş, saklanacak güvenli bir liman kalmamıştır. Elfler insanlar tarafından avlanmaktadır. Büyücüler kanlı bir darbeyle dağılmışken büyünün geleceği de belirsizliğini korumaktadır. Binlerce köylü kanlı bir savaşın ortasında mülteci olmuş, rüzgârın önünde savrulmaktadır.
Ölümcül yaralar alan Rivyalı Geralt, Brokilon’da çaresizce iyileşmeyi beklemektedir. Bilinen dünya yangın yerine dönmüş, insanların yürekleri acı ve korkuyla kararmışken Geralt’ın aklında sadece bir şey vardır: Ciri’yi bulmak ve onu kurtarmak.
“Bu kitabı gerçekten, gerçekten çok beğendim… Sapkowski’nin dünyasındaki hiçbir karakter siyah-beyaz değil. Geralt ve canavarlar dâhil herkes grinin bir tonu.”
–The Deckled Edge"
Önceki kitaplarda olduğu gibi çevirisini Regaip Minareci’nin, editörlüğünüyse Kemal Küçükgedik’in üstlendiği roman şu anda n11 ve Kitapyurdu gibi sitelerde ön siparişte. 8 Aralık’ta da fiziki raflardaki yerini almış olacak. Kâğıt ve matbaa fiyatlarındaki euro temelli artıştan dolayı kitabın fiyatı ne yazık ki hayli yüksek. O nedenle internetten almanızı tavsiye ederim.
Şimdiden keyifli okumalar…