Aranızda oynayan kaç kişi vardır bilemiyorum. Oynayanlardan kaçı benim kadar beğenmiştir, o konu hakkında da hiçbir fikrim yok. Ama benim için geçtiğimiz yılın güzel sürprizlerinden birisiydi Unpacking. Öyle çok büyük beklentilerim yoktu kendisinden, belki biraz da bu yüzden normalde vereceğimden fazla tepki vermiş, daha fazla beğenmiş olabilirim; fakat benim için hikâye anlatımı konusunda örnek gösterilebilecek bir oyun olmayı başardı.
Aslında çok basit bir oyun (sonrasında özellikle mobil cephesinde klonlarının türemesi de bu tespiti destekliyor), kolileri açıyor ve çıkan eşyaları evin muhtelif köşelerine yerleştiriyoruz. Normal şartlarda, bu tarz oyunlar bana basit birer terapi aracı gibi gelir, “Şunları daha düzgün yerleştireyim, kitaplar boy sırasına göre dizilsin, oyuncaklar bir arada olsun” derken zaman akıp geçer, ben de rahatlarım. Buradaysa, sıradan bir nesneden, bir havludan, bir fotoğraftan bile anlamlar çıkarabildiğimi gördüm. Oyun, bize hikayesini sözlerle değil orada bulunan ve bulunmayan nesnelerle anlatmayı tercih etmiş durumda ve bunu da başarılı bir şekilde yapıyor.
Ben bu kadar sevince, istiyorum ki benzer zevkleri olan okurlarımız varsa, onlar da bu oyunu görsünler, oynasınlar, bizzat tecrübe etsinler. İşte buna vesile olabilecek bir haber bulmuşken de sizlerle oyuna dair görüşlerimi kısaca paylaşmak istedim :)
PS Blog’ta paylaşılan duyuruyla, Unpacking’in yarından itibaren PS4 ve PS5 için çıkış yapacağını öğrenmiş olduk. Oyunun geliştiricilerinden Tim Dawson, bu vesileyle oyuna dair de bir şeyler paylaşmış; bir saatin, boya kalemlerinin, bilgisayarın, oyuncak ejderhanın arkasındaki hikayeleri ve dikkat edilen detayları bir kez de bu vesileyle okumak iyi oldu benim için, böylece “Acaba gözden kaçırdığım neler var” diyerek bir kez daha oynamaya karar verdim. Siz de ister PS ister PC versiyonunu oynayın (-ki PC versiyonu Xbox Game Pass’te mevcut), ama ilk fırsatta bu oyuna bir şans verin derim. Belki sizler de benim kadar zevk alırsınız.
