NBA 2K20 - İnceleme

Spor oyunlarının her sene yeni versiyonlarıyla karşımıza çıkması âdettendir. Hele futbol ve basketbol gibi çok popüler iki spor dalı söz konusu olduğunda her yıla bir oyun kaçınılmaz bir hal alıyor. İşlerin dönüp dolanıp düğümlendiği nokta da burası oluyor haliyle. Bir yandan her yıl yeni bir oyun beklerken, bir yandan da hep aynı oyunun güncellenmiş kadrolarla karşımıza çıktığından dem vuruyoruz. Tam bir kısır döngü. NBA 2K20 de bu kısır döngünün basketbol cephesindeki yeni üyesi. Bakalım geçtiğimiz seneye göre bir fark var mı?

Parkeleri cilalayalım, iyice parlasın…

Her yeni NBA 2K oyunuyla gündeme gelen tartışmayla başlayalım. Oyuncuların en çok dillendirdiği soru(n) herhalde “Kadroların güncellenmesi ve zaten iyi olduğu kabul edilen bazı özelliklerin (grafikler gibi) biraz daha elden geçirilmesi ile karşımıza çıkıyorlar, peki neden tam oyun parası (60$) talep ediyorlar?” olsa gerek. Ama bu işin doğası da tam olarak bu değil mi zaten? Eğer sadece kadro güncellemesi ile ilerleyecek bir servise geçecek olursak, yani spor oyunları birer çevrimiçi oyun servisi halini alacak olursa, bizden sürekli bir abonelik talep etmeyecekler mi? Bu durumda da yine aynı oyuna yıllar boyunca para ödemeyecek miyiz? Peki bu fasit daireyi kırabilmek, oyuncuları şaşırtabilmek için yapılacak ne var? Bu sorunun cevabına epey kafa yormak gerekecek gibi duruyor. Ama yapımcılar işleyen sistemi bozmak istemediğinden çok ufak adımlarla ilerliyorlar. Dönüp dolanıp aynı noktaya geliyoruz: Başarılı rakipler çıkmadıkça büyük atılımlar beklemek boşuna.

NBA 2K serisi için en ciddi rakip EA’in NBA Live serisi malumunuz. O da varlığını yeterince hissettirebilmiş, rekabete ağırlığını koyabilmiş değil. Hal böyle olunca, 2K yoluna ufak tefek rötuşlar, biraz cilala biraz parlat ile devam ediyor. Bu da haliyle oyun severlerin tepkisini çekiyor.

Peki inceleme yazısına neden böyle bir giriş yaptım şimdi? Çünkü oyunun en çok eleştiri alacak noktalarını baştan belirtip sonrasında da biraz yamuk bakmak, şeytanın avukatlığına soyunmak istiyorum. Zira, bu tartışmaların arasından sıyrılmadan spor oyunlarına layıkıyla bakabilme imkânımız olamayacak gibi görünüyor.

Oyunun muhtemelen yerden yere vurulacak, çarşı pazar karıştıracak özelliğiyle devam edelim: Mikro ödemeler! EA’in ifadesiyle ‘sürpriz mekaniği’, 2K yorumuyla bildiğiniz casino işte :) Bu konuda savunulabilecek bir nokta bulunabilir mi sizce? Hem PEGI sınıflandırması 3 yaş ve üzeri olan, hem de içerisinde kumarhane temalı unsurlar bulunan kaç tane oyun bulabiliriz acaba? “Kutu / paket açmak” kumar sayılır mı sayılmaz mı konusu tartışıladursun, 2K elini korkak alıştırmıyor, her sene ısrarla bir adım öteye taşıyor bu uygulamayı.

Tabii ki bu konu eleştiriyi sonuna kadar hak ediyor. Oyuncular zaten yeterince yüksek bir meblağ ödedikleri oyuna bir de kamyonla para akıtmak durumunda kalmamalı. Buna karşı verilecek tepkiyi de tahmin edebiliyor ve büyük ölçüde destekliyorum. Daha önce de bu konudaki fikirlerimi pek çok kez dile getirmiş biri olarak (örneğin NBA 2K Playgrounds 2 incelemesi) gönül rahatlığıyla şeytanın avukatlığına soyunabilirim artık :)

Parayı veren düdüğü çalar mı?

Evet, mikro ödemeler can sıkıcı. Evet, kimse oyunun tüm içeriğine ulaşmak için ek harcama yapmak zorunda kalmamalı. Ama aslında 'harcadığımız kadar oynamak' gibi bir durum yok oyunda. Yani mikro ödemelerle oyun modlarının önüne tamamen set çektiğini söylemek makul bir eleştiri değil. Oyunda tek bir mikro ödeme yapmadan saatlerce, günlerce, haftalarca zaman geçirebilirsiniz; bunun için ziyadesiyle içerik sunulmuş durumda.

Peki, hal böyleyse mikro ödemeler ne için? Tabii ki esas olarak rekabetçi modlar için. Elbette yine diğer modlar içerisinde de zaman kazandıracak satın alımlar söz konusu olabiliyor. Ama mikro ödemeler genel olarak tercih ettiğim bir yöntem olmadığı için oynayıp erişebildiğim kadarı benim adıma yeterli oldu.

Elbette oyuncular saatlerini, günlerini harcadıkları şeylere bir başka oyuncunun tek kalemde satın alıp sahip olmasına, parayı bastıranın avantajlı bir pozisyona geçebilmesine tepkili olmakta sonuna kadar haklı. Öte yandan, mikro ödemeler bu tür oyunların en önemli gelir kalemi. EA ve 2K gibi firmalar bu tür spor oyunlarını finanse edip kara geçebilmek için bu sisteme güveniyorlar. Yani, mikro ödemelerden elde edilecek gelir olmazsa bu tür büyük yatırımlar yapmaya (2K'in NBA lisans anlaşması için ödediği meblağ gibi mesela) o kadar da gönüllü olmayacakları aşikar. Dolayısıyla, bu oyunları oynamak istiyorsak mikro ödemelerin olmasını da kabullenmek zorundaymışız gibi bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz.

Şimdi bu tatsız konuları bir kenara bırakıp oyunumuza dönelim. Artık standartlaşmaya başladığı üzere “Play Now, MyTeam, MyCareer, MyLeague” şeklinde sıralanıyor modlarımız. Play Now oyunda yer alan mevcut NBA takımları, WNBA takımları, efsane takımlar ve karmalardan dilediklerinizi seçip hızlıca oyuna girdiğimiz kısım. MyTeam; paketleri açıp takım kurduğumuz, dilersek bilgisayara dilersek diğer oyunculara karşı ter döktüğümüz kısım oluyor.

MyLeague; MyLeague, MyGM, MyLeague Online, NBA Season, WNBA Season ve Playoffs alt kategorilerinden oluşan kısım. MyLeague ile kendi ligimize dalıp parkenin tozunu alırken MyGM ile takım yönetimine soyunuyor, Online’da rekabetçi maçlara dalıyor Season veya Playoff kısımlarında da klasik NBA deneyimini yaşıyoruz. WNBA ise bu senenin yeniliklerinden oluyor, ilk defa kadın ligine de el atma imkânımız oluyor bu bölümde.

Bir de tabii allanıp pullanan 2KTV var malum. 2K’in ünlü, ünsüz misafirlerini izlediğimiz videolar esnasında sorulan sorulara cevaplar vererek kredi toplayabiliyoruz. Halihazırda ilk bölümü sunulmuş durumda. Sezonun başlangıcıyla birlikte içerikler de artacak doğal olarak. Buradaki kredi toplama işiyle 2K, oyuncuların ağzına bir parmak bal çalmış gibi. Para verip oyun içi kredi satın almak istemiyorsanız oyunda ilerleyip veya 2KTV quizlerinden kredi toplayabilirsiniz demeye getiriyorlar.

Oyun modlarından MyCareer’de kolej takımı yıldızlığından NBA yıldızlığına terfi etmeye çabalıyoruz. Oyunun hikaye modu olarak adlandırabileceğimiz bölümün bu seneki misafir sanatçısı Idris Elba; kolej takımımızda koçluğumuzu yapıyor. Kendisiyle biraz inişli çıkışlı bir irtibatımız var. Hikayeyle ilgili spoiler verip de oyun zevkinizden çalmayayım. Öyle ahım şahım, dudak uçuklatacak, sürprizleriyle bizi şoklara gark edecek bir macera değil elbette. Ama yine de FIFA’daki Journey gibi oynaması zevkli bir mod benim için.

MyGM modu, oyunculuktan yöneticiliğe geçtiğimiz yer oluyor. İyi bir takıp kurup şampiyonluğa yol alabilecek miyiz, şansımızı burada deniyoruz. Takıma transferler yapmaktan sponsorluklara, rakipler hakkında toplanan bilgilerden oyun taktiklerine pek çok alanda yönetimi ele alıyoruz bu modda. Aslında uzun uzun anlatılır, detaylar paylaşılabilir bu modlar hakkında. Ama her birini anlatmaya kalkarsak bu yazının sonu gelmez tabii :)

Hangi basketbol oyunu olursa olsun benim ilk baktığım yerlerden birisi eski takımlar ve efsane oyuncular olur. Burada da aradığımı buldum. Larry Bird'den Michael Jordan'a, Hakeem Olajuwon'dan Kerim Abdül Cabbar'a parkenin krallarını görüp yönetmek veya bir dönem fırtına gibi esen takımları alıp o eski günleri yad etmek her zaman olduğu gibi yine benim için hoş bir tecrübe oldu. Bunları NBA 2K Playgrounds 2'teki gibi bir mikro ödeme tuzağının ardına gizlemedikleri için de memnunum (nelerle mutlu oluyoruz artık böyle)

Oyunda kendi takımımızı, kendi oyuncularımızı, hatta kendi ayakkabılarımızı oluşturma imkânımız bulunuyor. Oluşturulan bu içerikler diğer oyuncularla da paylaşılabiliyor. İçerik üretim ekranlarını beğendiğimi söyleyebilirim. Kendi oyuncunuzu oluştururken pek çok detayıyla ilgilenebildiğiniz gibi, ayakkabı tasarımı sayfasında kendinizden geçip 'Boşver basketbolu falan, ben kunduracılar kralı olacağım' modunda takılmaya başlayabilirsiniz.

Oynanıştan söz edecek olursak, zaten yolunda giden sistemi bozmayalım taktiğinin burada da sürdürüldüğünü görüyoruz. Öyle ahım şahım bir yenilikten bahsetmek mümkün değil ama küçük rötuşlar, oyun zevkine katkıda bulunuyor. Top kontrolü elden geçirilmiş, oyuncuların hareketleri daha estetik bir hal almış, yeni hareketler de eklenmiş. Burada bir parantez açıp eğer seriyi sömürmüş oyunculardan değilseniz, artık bilumum spor oyununu gözleriniz kapalı oynamıyorsanız, öğretici kısımlara göz atmanız tavsiyesinde bulunayım. Burada pek çok hareketi çalışmak ve ne kadar kolay yapılabildiklerini görmek imkânınız oluyor. Kontrolcüyü etkin kullanmayı öğrenince de şov başlıyor. Hücum yaparken artistik paslar, jeneriklik basketlerle yaptığınız şovu, savunmada rakibe sahayı dar etmek için yaptığınız hızlı hamlelerle sürdürebiliyorsunuz. Dediğim gibi bu kısımlar bolca pratik ve alışkanlıkla gelişecek yerler. O yüzden başlarda söylenebileceğiniz noktaların bir süre sonra aslında sorun olmadığını görüyor, zevk almaya başlıyorsunuz.

Grafikler üzerine söylenecek pek bir şey yok. Zaten geçmiş oyunlarda çok eleştiri aldığı bir nokta değildi. Oyun genel olarak güzel görünüyor. Ara sahneleri de hoş. Ancak bazı geçiş videolarıyla ilgili bir sıkıntı var gibi geldi bana. Kamera açıları çok ters gelebiliyor, özellikle pozisyon tekrarlarında topu veya topa sahip olan oyuncuyu göremediğimiz sahnelerle karşılaşıyoruz. En iyi asist gösterilirken asisti görememek, jeneriklik smaç tekrarında kendinizi benç veya tiribünleri izlerken bulmak komik olabiliyor :) Bunlar dışında ciddi denilebilecek bir teknik soruna denk gelmedim. Belki zaman zaman sunuculara bağlanmakta zorlandığımızı da eklemek lazım. Bu konsola özel bir durum mudur, PC için de yaşanıyor mu bilemem. Ama sık karşılaştığım bir sorun olmadı bu mesele.

Toparlarsak, NBA 2K20 halihazırda oynanabilecek en iyi NBA oyunu. Sıkıntıları yok mu? Tabii ki var. 2K, mikro ödemeler konusunu masaya yatırmak, politikasını gözden geçirmek durumunda. Kendisine ciddi bir rakip görmediği için ufak tefek güncellemelerle yoluna devam etmesi de artık serinin takipçilerinin (haklı) tepkisini çekecek bir uygulama haline geldi. Hatta daha önce olup da çıkartılan bazı özellikler nedeniyle de eleştirilebilecek bir pozisyonda. Serinin önümüzdeki yıllarda daha ciddi bir dönüşüm ihtiyacı olduğu açık. Ama şu haliyle oynanmaz mı? Tabii ki oynanır. Sorun geçmiş yılların tekrarına düşmesi ve mikro ödemeler. Bu sorunları göz ardı edebilecek olanlar bir şans verebilir.