Bundan üç buçuk yıl önce çıkan World War Z unutmadığım oyunlardan biri olmayı başardı. Bunun sebebi aşırı kaliteli veya sıra dışı bir yapım olmasından çok hatırladığım yegâne “kötü olmayan” film oyunu olmasından kaynaklanıyor. Filmin başarısından nemalanmaya çalışmadan, gayet eğlenceli bir oyun üretilmiş ve üstüne filmdeki etkileyici sahnelerden de fazlasıyla ilham alınmıştı. On binlerce zombinin uzaktan geldiği bir sahnede araba tamir etmeye çalışmak veya zombilerin üst üste çıkarak oluşturdukları kuleleri yıkarken 4 kişilik arkadaş ekibimle fazlasıyla eğlenmiştik.
Birinci zombi kişi
Bütün dünyanın World War Z’yi hem bir film hem de oyun olarak unutmaya başladığı bugünlerde, WWZ virüslü yüzünü bu sefer de Aftermath ile gösteriyor. Aftermath ek paket olarak kabul edilemeyecek kadar küçük bir ek paket olmuş. Toplamda 6 haritadan oluşan iki yeni senaryo, Vanguard alt sınıfı ve zombi fareleri oyuna getiriyor. En önemlisi bir de First Person modu var ki, benim Aftermath’i alma sebebim oyunu bir kez de birinci kişi gözünden görmekti. Oyunu değiştirme potansiyeli olan bu özellik kesinlikle en büyük hayal kırıklığım oldu. Dürbünlü silahların dürbünleri çalışmıyor ve birinci kişi moduna uygun arayüz uyarıları da yok. Üstüne belirli silahlar da oyuncunun görüş alanını haddinden fazla sınırlıyor. Yani Saber Interactive’in yaptığı tek şey kamerayı oyuncunun gözünün önüne getirmek olmuş. Bir FPS delisi olarak böyle ucuz bir çözümü fazlasıyla rahatsız edici buldum.
Yeni gelen sınıf Vanguard ise elektrikli kalkan kullanımıyla dikkat çekiyor. Söz konusu zombiler olunca elbette sabit bir kalkanın esprisi yok. Dolayısıyla kalkanı alan oyuncu koşarak hem zombi güruhlarını yarabiliyor hem de kullandığı yetenek ağacına bağlı olarak saldırı esnasında ve sonrasında çeşitli bonuslar elde ediyor. Ben beceremesem de iyi Vanguard oyuncularının kalabalıkların arasına dalıp sonradan yakın dövüş silahları ve ağır silahlarla toplulukları kısa sürede yok ettiklerini defalarca kez gördüm. Vanguard’ın kalkan saldırısı özel zombilere karşı da gayet etkili bir seçenek olmuş.
Yeni eklenen haritalar tasarım olarak ilgi çekici olsalar da oynanış olarak World War Z markasına fazla bir şey katmıyorlar. Roma’da yolculuğumuz biraz daha turistik geçiyor. Tarihi mekanlarda geziyor, barikatlar kuruyor ve Vatikan’ın bozuk hoparlörlerini tamir etmeye çalışıyoruz. Oynaması keyifli senaryolar ama oyuna daha önce denemediğiniz bir etkileşim sunamamış ne yazık ki. Soğuk Kamchatka ise World War Z’nin donuk bölümlerine yenisini ekliyor. Kamchatka’nın başlarında biraz daha hayatta kalma temaları işlenecek gibi dursa da bence burada da oldukça büyük bir fırsat kaçmış.
Aynısının fazlası
Bu incelemede World War Z’nin puanını düşürmemdeki en büyük neden ise kesinlikle zombi fareler olacak. Bu şerefsizler ateşli silahlarla öldürülemiyorlar. İlla ki yanıcı ve patlayıcı ekipmanları kullanmak gerekiyor. Eğer böyle bir silahınız yoksa yandınız, çünkü fareler sıkıldıkça bir oyuncudan diğerine geçip duruyorlar. Çoğu Left 4 Dead’den arak olsa da diğer özel zombilerin karşılaşmayı ilginçleştiren yan özellikleri ve zaafları vardı. Farelerse sadece can sıkıcılar.
World War Z Aftermath, ömrünü doldurmuş başarılı bir oyuna dönmek için bana yeterince neden sağlayamadı. FPS kamera modu düzgün çalışsaydı bu söylediklerimi seve seve yutardım ancak servis tipi oyunların revaçta olduğu bu dönemde bu kadar kısıtlı içerikle ek paket çıkarmak için baya baya yürek yenmesi gerektiğini düşünüyorum. Aftermath’in bu bağlamda artık vadesi dolmuş bir dönemden gelen bir ek paket olduğunu söyleyebiliriz.
Başlıklar
World War Z: Aftermath, zombi kıyameti sonrasında geriye fazla bir şey kalmayacağının yaşayan kanıtı olsa gerek.
- World War Z’nin başarılı formülleri bozulmamış
- Bölüm tasarımları ve detaylar muhteşem
- Oyuna bir şey katmıyor
- Fareler çok sinir bozucu
- İçerik ek paket olacak kadar büyük değil.