İlk Bakış - Breachway

Han Solo olmasak da bizim de bu galakside bir namımız var :)

Son yılların popüler oyun türlerini saymak istesek aralarında mutlaka roguelike ve deste oluşturma / kart oyunu türleri de yer alır diye düşünüyorum. Hatta bunları bir araya getiren oyunların sayısı da hiç azımsanmayacak boyutta.

İşte Breachway da bu yoldan yürüyen oyunlardan birisi. Şubat ayındaki Steam Next Fest’te önerdiğimiz demolar arasında kendisine de yer vermiştik. O zamanlar çıkış tarihinin 22 Mart olacağı söyleniyordu, fakat 6 aylık bir ertelemeyle 26 Eylül’e kaldı. Ne diyelim, geç olsun güç olmasın :)

Erken erişime çıkmadan hemen önce bir ilk bakış atma fırsatı da bulmuşken, neler gördüm, nasıl bir tecrübe yaşadım, sizlerle de paylaşayım istedim. O zaman lafı daha fazla uzatmadan geminin motorlarını çalıştıralım ve galaksinin öte noktalarına doğru yol alalım, bakalım bizleri nasıl bir macera bekliyor.

Breachway galaksisine yol alma zamanı...

Breachway, bir uzay gemisinin komutasını ele aldığınız, destenizi genişletip geminizi geliştirmeye ve sonraki çatışmayı geminiz havaya uçmadan tamamlamaya çalıştığınız bir oyun. Sonrasında da bu döngü devam edip duruyor tahmin edebileceğiniz gibi.

Oyunun hemen başında, içinde bulunduğumuz geminin kızılötesi sensörleri Solarii uzayında araştırma istasyonlarından birisinin bulunduğu yerde büyük bir patlama olduğunu tespit ediyor. Bunun üzerine biz de emrimize verilen geminin güvertesine atlıyor ve yağmalamak üzere hedefe doğru yola çıkıyoruz.

Bu kısım, oyunun öğretici kısmı. Dolayısıyla daha küçük bir haritada, daha az karşılaşmayla görevimize yol alıp olaya ufak ufak ısınıyoruz. Görev tamamlandığında da Breachway ağındaki birçok yıldız sistemini etkileyen bir anomaliyle ilgili bir ipucunun peşine düşüyor, ele geçirdiğimiz kara kutuyu Solarii’den kaçırıp gizemli sinyalin sırrını çözmeye çalışacağımız bir maceraya doğru yol alıyoruz. Bu da bizi artık esas kısma, rastgele galaksilerde macera dolu bir yolculuğa atılacağımız bölüme götürüyor.

Giriş kısmında belirttiğim gibi Breachway, kart oyunu ve roguelike türlerini birleştiriyor. Roguelike kısmı, rastgele haritalarda önünüze gelen düşman gemileriyle kapıştığınız, kazandığınız kapışmalardan sonra geminiz için geliştirmeler aldığınız, kaybettiğinizdeyse filmi en başa sardığınız kısım oluyor tahmin edilebileceği üzere. O çatışmalar ve geliştirmelerse kartlarla yapılıyor, işte burada da deste oluşturma faslına geçiyoruz.

Oyunda çatışmalar sıra tabanlı olarak gerçekleştiriliyor. Her bir turda destenizden bir grup kart açılıyor, kaynaklarınız el verdiğince bu kartlardan size en uygun olanları oynuyor, düşman gemiye olabildiğince çok zarar vermeye veya geminizi olabildiğince güvene almaya çalışıyorsunuz.

Çatışmalarda düşman geminin ekipmanlarını hedef alıp yeterli miktarda hasar verdiğinizde belirli bir tur boyunca o ekipmanı kullanamıyor, tamir etmeye çalışıyorlar. Özellikle silah sistemlerini hedef aldığınızda önemli avantajlar elde edebiliyorsunuz. Bu da size hem kaynak biriktirmenizi hem de rakibinizden daha fazla saldırı yapabilmenizi mümkün kılıyor.

Hazır lafı geçmişken kaynak meselesine değinelim. Hamlelerinizi yaparken (veya kartlarınızı oynarken de diyebiliriz) belirli kaynakları kullanıyorsunuz. 3 kaynak bulunuyor: Mühimmat, Enerji ve Kütle. Savaştan önce veya çatışma anında reaktör gücünüzü bu kaynaklar arasında dağıtıp her tur hangisinden ne kadar üretileceğini belirleyebiliyorsunuz. Bu da çatışma esnasında farklı taktikler uygulayabilmenize imkân veriyor. Öte yandan sürekli değişiklik yapıp durmanız da mümkün değil, zira her değişiklik sonrasında 1 birim Isı açığa çıkıyor. Isı limitine ulaştığınızdaysa uzay geminiz zarar görüyor. Yani yapacağınız değişikliği ölçüp biçip yapmakta fayda var.

Çatışmalarda kullanabildiğiniz bir başka unsur da mürettebat yetenekleri. Mürettebat yeteneklerini kullanabilmek için komuta puanları kullanılıyor -ki komuta puanlarını belirleyen de geminizde bulunan mürettebat sayısı, her bir mürettebat başına azami 3 komuta puanı kazanıyorsunuz. Mürettebatınızın birisi başlangıçta her bir kaynaktan +2 birim daha veriyor, bir diğeri sıradaki saldırınızın %50 daha fazla hasar vermesini sağlıyor, bir diğeri kalkanlarınızı güçlendiriyor vs. Dolayısıyla mürettebat yeteneklerini nasıl kullanacağınız da izleyeceğiniz stratejinin bir parçası haline geliyor.

Kartlar mürettebatınızla ve o mürettebatın sorumlu olduğu üniteyle bağlantılı. Saldırı, Savunma ve Mühendislik gibi alanlarda görevli mürettebatınızın başlangıçta belirli sayıda kartı bulunuyor. Kazandığınız her bir çatışma ardından mürettebatınızdan birisinin destesine yeni bir kart ekleyebiliyorsunuz. Her bir mürettebata atanabilecek kart sayısının da bir sınırı var.

Dikkat etmeniz gereken hususlar arasına bir de “Moral” puanını ekleyebiliriz. Moral, bir sonraki noktaya giderken komuta puanınızın ne kadar hızlı dolacağını belirliyor. Yaptığınız bazı tercihler mürettebatınızın moralini geçici veya kalıcı bir şekilde etkileyebiliyor. Bu da haliyle ne kadar komuta puanı kazanacağınızı ve böylece mürettebat yeteneklerinizin ne kadarını kullanabileceğinizi belirlemiş oluyor.

Breachway’de güzergahlar arasında da bir farklılık söz konusu. Mavi çizgiyle gösterilen güzergahlar, ana güzergahlar. Bu hat üzerinde yalnızca ileriye doğru yol alabiliyorsunuz. Bir de ince sarı çizgilerle gösterilen yan güzergahlar var, buralarda ileri veya geri gidebiliyorsunuz. Yolu uzatsa da zaman zaman yan güzergahları tercih etmek gerekebiliyor, özellikle de yolunuza sizden çok daha kuvvetli gemilerin çıkması riski söz konusuysa. Fakat, tahmin edebileceğiniz gibi sürekli olarak yan güzergahlara yönelmenizi ve sürekli ileri-geri hareket etmenizi engelleyen bir detay var, yakıt tüketimi. Yan güzergahlardaki her bir noktaya hareket 1 birim yakıt tüketiyor, haliyle siz de geminizin yakıt stoğu kadar hamle yapabiliyorsunuz.

Yolculuğunuza başlamadan önce farklı türde gemilerden birisini seçiyorsunuz. Başlangıç için ilk alternatifimiz Arbalet. Sonrasında Marauder, Lancer veya Firebrand de seçilebiliyor. Gemilerin kilidini açabilmek için yapmanız gereken şeyler var. Örneğin Marauder’i açabilmek için Arbalet ile sektörün baş düşmanına ulaşmamız gerekiyor. (Oynadığım versiyonunda Lancer henüz erişilebilir değildi, onu da belirtmeden geçmeyeyim). Her bir geminin gerek mürettebat gerek silah ve kalkan gerekse diğer eklentiler açısından farklı özellikleri bulunuyor, bu da haliyle çatışmaların nasıl seyredeceğini etkiliyor. Hatta seçtiğiniz gemiye göre sektördeki fraksiyonlarla ilişkileriniz de değişiklik gösteriyor.

Hazır yeri gelmişken bir de fraksiyonlar ile ilişkiler konusuna değinelim. Oyunda (şimdilik) 4 fraksiyon bulunuyor: Solarii, Starkin, Başıboşlar ve Köstekler.

Harita üzerindeki birçok nokta belirli bir fraksiyonun kontrolünde. O fraksiyonla ilişkiniz de bu noktaya geldiğinizde gerçekleşebilecek olayları etkiliyor. Fraksiyonlarla ilişkileriniz “Nefret Edilen, Sevilmeyen, Nötr ve Müttefik” olarak sınıflandırılmış durumda. Nefret Edilen durumunda olduğunuz bir fraksiyonun kontrolündeki noktada pusu kurulması ihtimali yükseliyor. Sevilmeyen fraksiyon kontrolündeki noktalarda istasyonlara yanaşma talepleriniz reddedebiliyor veya oradaki gemilerin saldırısına uğrayabiliyorsunuz. Müttefik fraksiyonun kontrolündeki noktalarda çatışma içerisinde müttefiklerden yardım gelebiliyor, daha fazla ödül elde edebiliyorsunuz vs. Belirli durumlarda aldığınız kararlar bir veya birden fazla fraksiyonla ilişkilerinizi etkileyebiliyor. Bazı durumlarda belirli bir fraksiyonla ilişkiniz de diğerleriyle durumunuz etkileyebiliyor. Örneğin Kösteklerle müttefik olursanız diğer fraksiyonlar tarafından korsan olarak görülüyorsunuz ve uzay istasyonlarına yanaştığınızda saldırıya uğrayabiliyorsunuz. Buyurun denklemde dikkate alınacak bir başka değişken daha.

Uzun lafın kısası, taktik ve stratejik çeşitlilik için birçok unsur eklenmiş oyuna. Bunlarda ne kadar ustalaşırsanız o kadar ileriye yol alabilirsiniz.

Breachway’in artı hanesine yazılabilecek şeylerden birisi, Türkçe dil desteğiyle gelmesi. Zaman zaman çevirinin atlandığı kısımlara veya bazı hatalara denk gelebiliyoruz, fakat genel itibariyle öyle önemli bir sıkıntı söz konusu değil. Erken erişim sürecinde de bu ufak tefek sorunlar giderilecektir diye düşünüyorum.

Şu haliyle, çok da sıkıntısı olmayan, keyifle oynanabilecek bir oyun olma yolunda emin adımlarla ilerleyen bir yapım olduğunu söylemek mümkün. Tabii erken erişim sürecini nasıl geçireceği bu noktada büyük önem arz ediyor. Umarım geliştirici ekip Breachway’in potansiyelini değerlendirip bu erken erişim sürecinin sonunda başarılı bir oyunla çıkarlar karşımıza. Gözünüz üzerinde olsun.

YORUMLAR
Parolamı Unuttum