Türk oyun sektörü her geçen gün hızla farklı türlere ve alanlara adım atmaya devam ediyor. Kimisi çok ses getiriyor, kimisi pek bir beğeniliyor ve oynanıyor. Öte yandan da duvardan duvara vurulan ve taşlanan oyunlarımız da mevcut elbet. Fakat her biri günün sonunda oyun sektörünün gelişmesi için bir adım olarak ortaya çıkıyor. Çoğunlukla bu adımlar daha ürkek atılsa da kimi zaman gümbür gümbür gelen oyun fikirlerimiz de yok değil. Birazdan bahsedeceğim Contain de bu kararlılıkla çıkıyor karşımıza. Son zamanlarda görmeye alıştığımız, çoğunlukla Türk oyun sektörünü süsleyen strateji veya platform oyunlarından farklı. Daha iyi veya daha kötü demiyorum, sadece farklı bir fikir ve bu fikirleri de üretiyor olmamız hoşuma gidiyor. Ayrıca her ne kadar tatlı mı tatlı piksel oyunlarımıza bayılsam da bazen arada farklı denemeler görmek de istiyor insan. Contain de işte bu denemelerden birisi olarak oyun sektörüne ilk adımını attıyor.
Öncelikle FPS severlere müjde! Hep aynı Co-op oyunları oynayıp aynı haritaları gezmekten sıkıldınız mı? Contain sizi bu durumdan çekip almaya geliyor. Ekibinizle çeşitli anomali tehlikelerini etkisiz bırakabileceğiniz bir takım oyununa hazır olun. Ha derseniz ki “Benim pek arkadaşım yok”, oyun onu da düşünmüş ve tekil oyuncular için hikâyeli bir deneyim de sunuyor. Şahsen ben Erken Erişim’in keyfini tekil oyuncu tecrübesiyle sürdüm. Oyunun “Ben hazırım” dediği yerde de çok oyunculu denemelere dalmayı düşünüyorum tabii ki.
Nedir bu Contain?
İsmini neredeyse bir yılı aşkındır duyduğumuz bir taktiksel FPS oyunu kendisi. Gündemimiz RYO’larla, tatlı platformlarla veya korku oyunlarıyla dolup taşarken bu devire taktik FPS türünde girmek de büyük cesaret diyebilirim.
Contain’in arka planda hafif bir gerilim barındırması, anomalilerle sarılmış dünyasının karanlık ve kasvetli havası bana hafiften Control’u anımsattı. O da çok sevdiğim bir oyun olduğu için anında içine çekildim. Çok sıkı bir FPS oyuncusu olmadığım için böyle bir hikâyeyle süslenmesi ve hafif gerilim barındırması da Co-Op’a yatkın olmayan oyuncular için daha rahat bir başlangıç sunmuş. Anomalileri bulup ortadan kaldırmaya, tehlikeleri çözmeye sıkılmadan gittiğim, aynı bölümü oynasam dahi oflayıp poflamadığım bir bölüm çeşitliliğine sahip Contain.
Oyuna bodoslama girişimin ardından etrafta gezinip animasyonları ve kaplamaları incelemeye başladım. Girişte biraz daha fazla yardım ve yönlendirme istedim yalan yok ama silah değiştirme ve eğitim alanına girdiğimde oyunun mekanikleri ve neler yapabileceğim kolayca oturdu kafamda. Biraz görev paneline doğru yolumu bulmakta zorlansam da sonradan sistemi hızlıca kavrattı oyun bana. Normalde FPS oyunlarında karaktere veya silahlara yapılan eklemeler herhangi bir alanda gezinerek değil de ana menü gibi bir kullanıcı arayüzünde yapıldığı için, bir görev merkezinde gezinerek bunları yapıyor olma fikri daha mantıklı geldi şahsen. Bu sayede merkezi üste gezerken hem karakterin mekaniklerini keşfedebildim, hem oyunun atmosferine alışabildim hem de silahlarımı değiştirip test edebildim ve doğruca göreve gidebileceğim alana geçtim.
Silahları tümüyle özelleştirebildiğimiz bir oyun Contain. Çeşit çeşit silah arasından hissiyatını sevdiğiniz silahı seçip, zevkinize uyan bir şekilde biçimlendirebiliyorsunuz. Bu açıdan fazlasıyla uğraşıldığı çok bariz. Her bir silah için farklı tepme seviyesi, farklı ses ve görsel tasarımlar sunmak bir FPS’nin olmazsa olmazı elbette ama Contain bu konuyu oldukça ciddiye almış. Her kullanıcıya uygun seçenek sunduğu için aradığınızı bulmakta pek zorlanacağınızı sanmıyorum. Şahsen ben silah deneme alanında bolca vakit geçirdim ve her bir silahı denemekten keyif aldım.
Peki silahlarımızı seçtik, animasyonlara alıştık o zaman artık oyuna gerçekten bir giriş yapma vakti diyebiliriz. Tekil oyuncu için görev panelinde çeşit çeşit görev bulunuyor. Kimisi süreli görevken kimisi anomalileri etkisiz hale getirme gibi farklı amaçlar barındırıyor. Bu açıdan görev panelini gayet yeterli buldum. Belki Erken Erişim sonrasında yeni görevlerle çeşitlendirilebilir tabii orası, ayrı mesele. Fakat şimdilik var olan görevler ve haritalar beni bir oyuncu olarak tatmin etti.
İlk olarak görevler ve zorluk seviyelerinin dengelerini beğendim. Çoğunlukla orta seviye zorlukta oynayan birisi olsam da oyunu denemek adına hepsine bir göz attım ve gayet yeterli buldum. Oyunun bu bağlamda bence en büyük sıkıntısı düşmanların yapay zekâsı. Hâlâ Erken Erişim’de olmasından dolayı bolca güncelleniyor ve her hafta yayınladıkları geliştirme notlarından da gördüğüm üzere bu konu üzerine de eğiliyorlar, bunun farkındayım ama yine de değinmeden geçmek istemedim. Yapay zekânın beni gördüğü an harekete geçmesi ve çoğu zaman doğru navigasyon örgüsünü takip edememesi nedeniyle oyunun akışı aksaklığa uğrayabiliyor. Ha bir de duvarlardan vurulabildiğim birkaç sahne yaşadım, bundan da bahsetmeden geçmiş olmayayım. Geliştirme notlarında bundan da bahsedilmiş olsa da an itibariyle çıkan son yamada oynamış olmama rağmen başıma geldi. Yapay zekâ FPS oyunlarında bana kalırsa en önemli rolü oynuyor, bu nedenle de en ufak aksaklık oyunun kalan özelliklerini baltalayabiliyor. Contain’in de bu problemlerini çözdüğü takdirde önünde büyük bir sorun göremiyorum şahsen, zira temeli oldukça sağlam kurulmuş.
Oyunu oynadığım süreç içerisinde pek çok güncelleme de geldi. Her oynadığımda da geliştirmeler fark edilir seviyedeydi. Bu nedenle kullanıcı yorumlarını ve geri bildirimleri bu kadar ciddiye almaları beni sevindirdi. Şahsen arayüzle ilgili hem görsel hem tecrübe açısından sıkıntılar yaşamıştım ama pek çok sıkıntımın çözüldüğüne de şahit oldum. Tabii hâlâ bazı problemleri yok mu? Bence var. Misal nişan alma vb. eylemler zaman zaman gecikmeli olarak gerçekleşiyor. Tuşa veya fareye ilk tıkladığımda anlık bir etki alamadığım, geciktiği anlar oluyor. Bu da bir FPS oyununda biraz sıkıntılı bir durum. Canımı sıkan bir başka problem de canımın çok azaldığı durumlarda ortaya çıkan sarhoş olma gibi bir sallanma efektindeydi. Her ne kadar mide bulantısı için vinyet efekti koyulmuş olsa da beni o kadar etkiledi ki oyuna bir süre ara vermek durumunda kaldım. Önerim en azından bir süre boyunca bu sallanmanın gerçekleşmesi ve sonrasında durması yönünde olurdu. Canımızın çok azaldığının belirtisi de vinyet efektinin şiddetini ve karanlığını arttırarak verilebilir. Çünkü oyunda sağlığınızı yenilemenin yolunu bulmadıkça bu efekt hiçbir şekilde yok olmuyor ve bu şekilde oyuna devam etmek durumunda kalıyorsunuz. Ha, tabii bir de bu sallanma efekti nedeniyle nişan alıp ateş etmek de ekstra zorlaştığı için işiniz iyice yokuşa sürülüyor.
Bunların yanı sıra kaplamalardır, bazı netlik sorunlarıdır, ışıktır veya gölgedir gibi şeylere çok takılmayacağım. Bunlar kolay düzeltilecek ve oynanışı o kadar da etkilemeyen şeyler ama bu alanlarda da ufak tefek eksiklikler mevcut. Aynı zamanda ses tasarımında bazı seslerin veriliş konumunda da minik sıkıntılar var. Kulaklıkla oynarken sesin geldiği yerle kaynağının uyuşmadığı anlar yaşadığım oldu. Fakat dediğim gibi oyunun akışını etkilemedikçe veya oynanış zorlanmadıkça takılmak gereken konular değil, zamanla düzelir elbette. Önemli olan şey Contain’in bir umut vaat edip etmediği sorusu. FPS oyuncularının açlığını giderir mi yoksa havuza katılmış yeni bir oyun olarak kalır mı? Benim şahsi fikrim, gerçekten yapay zekâ gibi daha ciddi problemlerini çözdüğü ölçüde Contain’in atmosferiyle fark yaratabileceği yönünde.
ARTILAR
- Görev anlatımları ve yapılması gerekenlerin anlaşılabilirliği gayet iyi
- Zorluk dereceleri tatlı bir dengede olmuş
- Silah çeşitliliği ve geliştirilebilir nesnelerin çeşitliliği çok hoş
- Bölüm tasarımları gayet güzel
- Yapımcı ekip geri bildirimleri alıp oyunu güncelleme konusunda aktif
EKSİLER
- Yapay zekânın gelişmesi gereken konular var
- Bazı tuşlar ve eylemleri geç tepki veriyor
- Bazı odalarda nesneler değiştikten sonra gölgeleri ve ışıkları geride kalabiliyor
- Ses tasarımında birkaç kısımda var
- Can azaldıkça gelen sallanma efekti mide bulantısı yapabiliyor
- Türkçe dil seçeneği olmasına rağmen İngilizce kalan kısımlar
SON KARAR: Erken Erişim adına gayet yeterli bir noktada Contain. Biraz gerileyim ve bu gerginliği düşman patlatarak atayım diyorsanız Contain’e bir şans verin.
