Daredevil dizisinin üçüncü sezonu 19 Ekim'de yayımlandı ve aslında bu diziyle birlikte Daredevil karakterine karşı duyulan ilgi de oldukça yükseldi. Tabii Daredevil, dizi ve filmden (maalesef ki böyle bir film var) önce muhteşem bir çizgi roman karakteri. Daredevil'in çizgi romanlarındaki tat çoğu Marvel veya DC çizgi romanlarında yok. Hells Kitchen'ın koruyucu şeytanı bu süreçte çok farklı düşmanlarla karşılaştı. Fakat beş tanesi var ki hayatını değiştirdi diyebiliriz. Bunların çoğunu dizide de gördük aslında, o yüzden diziyi takip ediyorsanız size de yabancı gelmeyecek bu isimler. Daredevil dizisi çizgiromanları bire bir takip etmiyor ama günün birinde çizgiromanları okurum diyorsanız aşağıda irili ufaklı spoilerlar ile karşılaşabileceğinizi baştan söyleyeyim.
5- Mr. Fear
Daredevil'ın lakabı "The Man Without Fear", tam çevirisiyle "korkusuz adam". Hâl böyle olunca karşısındaki düşmanın adının Mr.Fear (Bay Korku) olması da işleri oldukça garip bir hale getiriyor. Aslında adına bakınca hafif bir Scarecrow çağrışımı yapmıyor değil, zira görünüşü de biraz benziyor. Orijininde Matt Murdock'un okul arkadaşı olan Lawrance Cranston, hukuk okudukları zamanlardan beri Matt'den nefret ediyor.
Daredevil ortaya çıktıktan sonra Matt'in Daredevil olduğundan oldukça kıllanan Lawrance, Mr. Fear olmaya karar veriyor (aslında Lawrance'dan önce iki tane daha Mr.Fear var, bunlardan ilki orijinal olan Zoltan Drago ve onu öldürerek yerine geçen Samuel Saxon). Matt'in San Fransisco'ya taşınmasının ardından Daredevil da San Fransisco simalarında ortaya çıkınca şüphelerinden emin olan Lawrance ile Daredevil'in mücadelesi başlıyor. Daily Bugle muhabiri Ben Urich'i kaçırıp Daredevil'i bir tuzağa çeken Mr.Fear ile Daredevil burada ciddi bir şekilde kapışıyor ve doğal olarak Daredevil galip ayrılıyor. Scarecrow'a benzer bir şekilde korku gazı da kullanan Lawrance hem en çok bilinen Mr.Fear karakteri oluyor, hem de Daredevil ve Matt Murdock'a uzun bir süre rahat vermiyor.
4- Bullseye
Daredevil denilince akla gelen ilk kötülerden birisi olan Bullseye, Matt'in özel hayatını da zehir eden karakterlerden birisi. Kiralık bir katil olan Bullseye, adından da anlaşılacağı üzere asla hedefini ıskalamayan biri. Hatta hayatının bir döneminde profesyonel beyzbol oyunculuğu da yapmış ve topa vurarak birisini öldürmeyi başarmıştır. Oldukça sadistik bir kişiliğe sahip olan Benjamin Poindexter hapishanede de yatmış, fakat içerisinde bulunduğu hapishaneyi ateşe vererek oradan kaçmıştır.
Esasen Daredevil ile pek ilgisi olmayan bir kariyer başlangıcı olsa da, Kingpin tarafından Daredevil'ı öldürmesi için tutulunca işler karışır. Ancak kafasında kurduğu planlarda bir türlü Daredevil'i öldüremeyince Kingpin'e karşı çıkmaya karar verir. Olayın bundan sonrası tam bir pembe dizi hikayesi gibi ilerliyor. Kingpin, o sırada kiralık katil olarak Elektra'yı tutar. Bullseye, Elektra'yı bir iskambil kağıdı (kendine has silahı) ve Elektra'nın kendi saileri ile öldürür. Daredevil'ın nefretini yeniden kazanır. Daredevil tarafından öldürülesiye dövülen Bullseye, Japon suç lideri Lord Dark Wind tarafından hayata döndürülür. Dark Wind'in baş kiralık katili olduktan sonra çeşitli işlere kalkışır. Bundan sonrası biraz spoiler olabilir, uyarayım.
Matt'in bir süreliğine New York'u terk etmesi üzerine Daredevil kostümüyle dolaşmaya başlayan Bullseye bir süre sonra kendisini gerçekten Daredevil zannetmeye başlar. Akli dengesini iyice kaybeden Bullseye, bir süre Kingpin için çalışıp ortalıktan kaybolur. Mysterio tarafından yeniden kiralanan Bullseye, bu süre zarfında sırf Daredevil'ın öfkesini yeniden kazanmak için Karen Page'i öldürür (dizide böyle olacağını hiç sanmam). Page'in ardından yeni hedef olarak Matt'in sevgilisi Millie Donovan'ı seçer fakat Daredevil bu kez olaya el koyar ve Bullseye'ı durdurur. Çizgi roman tarihi boyunca en çok acı çeken karakterlerden olan Daredevil'a iki kez sevdiği insanın ölümünü tattıran Bullseye bu listenin demirbaşlarından olmayı hak ediyor.
3- The Punisher
Frank Castle'ın ilk ortaya çıkış hikayesi Daredevil değil, Spider-Man. Uzun bir süre Spider-Man ile mücadele etse de, sonunda Peter onun işleri kendi bildiği gibi yapan "iyi adamlardan" birisi olduğunu anlayınca bu mücadele sona eriyor. İşte buradan sonrası Daredevil ile Punisher'ın karmaşık ilişkisine dönüşüyor. Başlık "azılı düşman" dediği için Punisher'ı bu listede görmek sizi biraz şaşırtmış olabilir. Fakat ikilinin ilk karşılaştıkları dönemler herhangi bir dostluktan söz etmek mümkün değil. Spidey ile olan mücadelelerin ardından polisle çatışmayıp hapse giren ve burada suç çeteleri ile ilgili bilgi toplayan Frank Castle, hapisten çıktığı gibi bu çetelerin peşine düşüyor. Fakat bu çetelerin peşindeki bir diğer isim ise Daredevil. Punisher'ın öldürme metoduna oldukça karşı olan Matt, onu durdurmaya çalışıyor. Fakat Punisher tarafından yeniliyor. Daredevil masum olduğu için onu öldürmeyen Punisher, yoluna devam ediyor.
İkilinin arası bundan sonra iyi gitse de, son uyuşturucu baronunun yakalanmasının ardından Daredevil, Punisher'a ihanet ediyor ve onu yeniden hapse yolluyor. İkili daha sonra Punisher'ın Microchip'i öldürmek için peşine düşmesiyle yeniden karşı karşıya geliyor, Daredevil Punisher'ın elinden kurtardığı David Lieberman'ı adalete temsil ediyor. Metodları birbirinden oldukça farklı olsa da, bu ikili zaman zaman beraber de çalışıyor. Fakat her seferinde işler Matt'in istediği şekilde ilerliyor. Olayların en başında Matt, Punisher'dan nefret etse de onun acılarını anlayıp ona hak vermeye başlıyor.
2- Kingpin
Wilson Fisk... Şüphesiz her New York sakini Marvel kahramanı hayatının bir döneminde Fisk ile karşı karşıya gelmiştir. Fisk'in bitmek tükenmek bilmeyen hırsı, suça olan tutkusu onu bir numaralı kahraman düşmanı haline getiriyor. E hal böyle olunca kurallarına körü körüne bağlı Matt Murdock için de işler kolay gitmiyor. Bir de işin yasal boyutu var ki, Matt Murdock'un avukat ruhu buralarda yanıp tutuşuyor. Yani her bakımdan birbirine düşman iki tane büyük karakter. Bu ikilinin karşılaşmaları ise muhteşem keyifli çizgi romanlar ve diziyle taçlanıyor diyebiliriz. Neyse ki Marvel, Kingpin'i sadece Spider-Man ile kısıtlı tutmamış da, böylesine bir rekabete şahitlik edebilmişiz.
Kingpin ile Daredevil arasındaki ilişkiyi açıklamak için salt düşmanlık demek çok sığ olacaktır. Aslında ikisi de özünde birbirine saygı duyuyor. Hatta öyle ki Kingpin'in kör olup öldürülesiye dövüldüğü bir dönemde suçun artması nedeniyle Matt bizzat Kingpin rolünü üstleniyor. Fakat Kingpin için durum bu kadar "yumuşak" değil. Nelson & Murdock avukatlık bürosunun kendisini çok bunalttığı zamanların birisinde, Kingpin Foggy'i öldürmesi için Elektra'yı tutuyor. İşin ondan sonrası ise diğer maddenin hikayesi.
1- Elektra
Büyük aşklar, büyük nefretle başlar. Bu cümlenin en güzel özetlendiği çizgi roman aşkı bana göre Elektra-Daredevil aşkıdır. İlk başta birbirlerini tanımadan aşık olan ikili, karanlık tarafları ortaya çıkınca karşı karşıya geliyorlar. Tabii burada hemen şunu belirteyim Marvel evreninde en çok ölüp dirilen ve beyni yıkanan karakter Elektra. Hatta ölüp-dirilme konusunda onu en yakından takip eden Jean Grey'e bile fark atmış durumda. Bu kadar ölüp dirilmek insanda akıl ve mantık adına pek bir şey bırakmıyor. Bu dönemlerin birisinde kiralık katil olarak çalışan Elektra, yukarıda anlattığım gibi Kingpin tarafından tutuluyor. Fakat gerçeği öğrendiği zaman hem Foggy'i hem de Matt'i öldürmekten vazgeçiyor ve sözleşmesini iptal ediyor. Bu durumdan sonra Kingpin'in öfkesini üstüne çeken Elektra, Bullseye tarafından öldürülüyor. Tabii ki ölü kalmayan Elektra, Hand tarafından yeniden diriltiliyor.
Hand tarafından hayata döndürülen ve hafızası yıkanan Elektra ilerleyen süreçte Hand'in başına da geçiyor. Tabii Hand ile sürekli mücadele halinde olan Daredevil ile de sıkça karşı karşıya geliyor. Birbirine delicesine aşık bu ikili birbirlerini öldürmek için uzun savaşlar veriyorlar. Daredevil'ın hayatının aşkı olarak nitelendirebileceğim Elektra Natchios aynı zamanda onun en ölümcül düşmanı. İşte tam bir gerçek aşk hikayesi.
