Oyun mu değil mi sorunsalı.
Devamını okuDavid Cage’in merakla beklenen yeni oyunu Detroit: Become Human, gelecek ayın sonunda PS4 için piyasaya sürülecek. Oyunun yapımı dün itibariyle tamamlandı ve demosu yayınlandı. Ben de bu sabah oynadım ve şunu söyleyebilirim ki, şimdilik gördüklerim çok hoşuma gitti.
> Detroit: Become Human Hakkında Bildiğimiz Her Şey
Detroit: Become Human, androidlerin seri üretimde olduğu ve insanlara hizmet ettikleri bir gelecekte geçiyor. Oynanabilir üç android karakterle, tıpkı Cage’in diğer oyunu, Heavy Rain’de olduğu gibi farklı hikâyeler ve bakış açıları göreceğiz. “Ya esas canavar insanlarsa ve androidler sadece özgürlüklerini istiyorlarsa?” konseptini temel alan oyun, geliştirici Quantic Dream’in imza hikâye anlatım tarzı ve oynanış mekaniklerine ev sahipliği yapacak.
Demoda, başkarakterlerden Connor’ı kontrol ediyoruz. Polis modeli android olan Connor, programlarında hata olan, kendisine ve insanlara zarar veren androidleri bulma görevini üstlenmekte. Burada da durum farklı değil. Conor, sebepsiz yere kriz geçiren, hizmetçisi olduğu aileyi öldüren ve ailenin küçük kızını rehin alan bir androidi ikna etmeye gönderiliyor. S.W.A.T. ekibi daireyi kontrol altına almış durumda ama android kızla birlikte çatıdan atlamak üzere.
Connor’ın görevi basit: Rehineyi kurtar. Fakat öncelikle androidi bu “sistem arızasına” iten sebepleri öğrenmeniz gerekiyor. Cage’in oyunlarından alışık olduğumuz üzere, oyun alanı etkileşime girebileceğiniz bir sürü eşya dolu. Connor’la, dairey dağılmış farklı ipuçlarını analiz ediyoruz ve bu analizleriniz sonucunda durumla ilgili yeni bilgiler ediniyor, androidi ikna etmek için de yeni diyalog seçenekleri açıyoruz. Örneğin, vurulmuş babayı analiz edip, maktülün son anlarını gösteren holografik görüntüyü ileri-geri sardığımızda, ölüm sonrası babanın elinden fırlamış bir tabletin varlığından haberimiz oluyor. Tablete baktığımızda evin androidinin, yeni bir modelle değiştirilmek üzere olduğunu görüyoruz. Acaba androidi bu katliama sürükleyen sebep bu muydu? Ya da kızın odasındaki bir videodan androidin ismini öğreniyorsunuz. Bu şekilde onunla olan diyaloğunuz çok da samimi bir şekilde başlayabiliyor.
> Detroit'in Geliştiricisi Quantic Dreams Fransız Medyasına Dava Açtı
Her ipucu, görevin başarıyla tamamlanma ihtimalini arttırıyor. Fakat siz bir yandan dairede gezip, dergi kapaklarına ve televizyona göz atarken, dışarıdaki androidin de eli armut toplamıyor. Oyunun da dediği gibi, “her saniyenin önemi var” amacınız işinize yarayan minimun bilgiyi, en optimum sürede toplamak. Bölümü ilk oynayışımda çok uzun süre boş gezdikten sonra android, S.W.A.T. ekibinden bir polisi yaraladı.
Topladığınız ipuçlarıyla tatmin olduktan sonra sırada rehineyi kurtarma var. Elinizdeki bilgiler, androide yaklaşımınız ve diyalog seçimlerinize göre androidle yaptığınız konuşmanın sonucu değişiyor. Bir sonda Connor kendini siper ederek kızı kurtarırken, diğerinde android kızla birlikte aşağı atlıyor. Oyun bölüm sonunda seçim akım şablosu göstermekte ve buradan dairede hangi ipucunu bulup bulmadığınızı ve seçimlerinizin ne gibi etkileri olduğunu görebiliyorsunuz.
Detroit: Become Human’ın yarım saatlik demosu tam oyunu sabırsızlıkla beklememe neden oldu. Zaten oyunun duyuruluştan beri Quantic Dream’in hikâye anlatımı ve oynanış mekanikleri açısından hâyâl kırıklığına uğratmayacağını düşünüyurdum. Beni tek düşündüren; androidlerin insanlar arasındaki yeri, modern kölelik, aile içi ve cinsel şiddet gibi oldukça ağır temaların düzgün ve yetişkin bir biçimde üstesinden gelinip gelinemeyeceğiydi. Detroit, derdi ve söylemek istedikleri olan bir oyun. Bakalım masaya yatırmak istediği sorunlara ne gibi yorumlar getirecek.
