World of Warcraft: Shadowlands'te her bölgenin bir Covenant’ı var ve en başta senaryoyu oynarken bu Covenant’ların sağladığı yetenekleri de şöyle bir test sürüşüne çıkartabiliyorsunuz. Her Covenant’ın öne çıkan standart yeteneği “Signature Ability” olarak geçiyor, bir de her sınıf için farklı bir yetenek veriyorlar. Hepsine ayrı ayrı girersek yerimiz yetmez ama mesela Druid için Night Fae’den gelen “Convoke the Spirits” çılgın hasar potansiyeliyle şimdiden vazgeçilmezim oldu benim.
Neyse, şimdi gelin de asıl kısaca hangi bölgede neyle ve kimlerle karşılaşacağız onlara bir bakalım…
BASTION
Hayatlarını ulvi amaçlara hizmet etmeye adamış disiplinli, saf ve erdemli ruhlar ahiretlerinde genellikle bu bölgeye gönderiliyorlar. Fâni yaşamları boyunca aldıkları kararları, hayallerini ve anılarını geride bırakmalarını gerektiren çeşitli testlerden geçiyorlar ve sonunda arındıkları takdirde mavi tenli, kanatlı Kyrian formuna kavuşuyorlar.
Kyrian formuna kavuşan ruhların önünde hizmet edebilecek üç farklı yol bulunuyor: Sayısız dünyayı gözlemleyip ölen ya da ölümün kıyısına gelen fânilerin yaşama dönüp dönmemeleri gerektiğine karar veren “Watcher” (ya da bizim bildiğimiz adıyla Spirit Healer) görevini üstlenmek; artık yaşam ile bağı kalmamış ruhları Arbiter tarafından yargılanmak üzere Oribos’a ulaştıracak “Bearer”lardan olmak ya da son olarak Bastion’da kalıp diğer Kyrian’lara hizmet ve rehberlik etmek.
Bir de son dönemde anılarından ayrılmayı reddeden ya da arınmada başarısız olup umutsuzluğa teslim olan bir Kyrian grubu mevcut. “Forsworn” olarak anılan bu grubun etkisini de Bastion hikâyesi boyunca bolca göreceksiniz.
Kyrian ahdinin lideri ilk kanatlanmış olan Kyrestia the Firstbone, “Archon” olarak da anılmaktadır.
MALDRAXXUS
Hayattayken kendilerini geliştirmeye adamış, azimli ruhların ahireti olan Maldraxxus, her ne kadar bizim Azeroth’ta genellikle “kötü” olarak damgaladığımız birçok şeye ev sahipliği yapıyor olsa da aslında ne iyi ne de kötü olarak basitçe sınıflandırılabilecek bir bölge değil.
Shadowlands’in askeri gücü olarak görev yapan Maldraxxus, bütün diğer ahiretleri de korumakla yükümlü. Bir zamanlar kendi içinde beş ayrı göreve ayrılan haneye sahip olan bölge, yıkıcı bir güç savaşı yüzünden House of Plagues ve Rituals’ın yıkılmasıyla zayıfladı. Geriye kalan House of the Eyes, House of Constructs ve House of the Chosen haneleri anima kuraklığının yanı sıra Maldraxxus’a kimin ihanet ettiği sorusunun da cevabını arıyor olacak hikâye boyunca.
Necrolord ahdinin lideri The Primus, bizzat tanışmadığımız tek Eternal One. Kendisi geride birtakım notlar bıraktıktan sonra gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuş. Onun geride bıraktığı ipuçlarının izini sürmek de yine Maldraxxus’taki görevlerimiz arasında…
ARDENWEALD
Doğayla yakın bir bağı olan ve kendini onu korumaya adamış olan ruhların, fâni hayata karşı sorumluluklarını tamamlayamamış yüce doğa ruhlarının ölümden sonraki yuvaları bu kış ormanı oluyor.
Ölümün diyarında yaşamı ve yeniden doğuşu temsil etmesiyle özgün bir yeri olan Ardenweald, anima kıtlığından da en sert etkilenen bölgelerden biri. Normalde yeniden doğma sürecine girmiş ruhların dinlenip animalarını tazelediği bu bölge, ne yazık ki süreci devam ettirecek animaları kalmadığı için korularında istirahat eden birçok ruhu feda etmek durumunda kalmış.
Ardenweald senaryosunda hem bu kuraklığın etkilerine hem de BfA ek paketinde tanıştığımız drustvarların istilasına tanıklık edip engel olmaya çalışacağız.
Bu muazzam güzellikteki mavi kış ormanlarının ve Night Fae ahdinin lideri ise haşmetli ve asil Winter Queen.
REVENDRETH
Yaşamdayken yaptıklarının pişmanlığını taşıyan ve günahlarından arınarak kefaret bulmayı amaçlayan ruhların The Maw’a atılmadan önceki son şansları Revendreth. İşledikleri bütün günahlar “günahtaşı” denilen taşlara kazınan ve sürekli yüzlerine çarpılarak hatırlatılan bu ruhlar eğer arınmayı başarırlarsa başka bir bölgeye gitmek için tekrar yargılanma hakkı kazanıyor ya da isterlerse animayla beslenen vampirimsi venthyr ırkına dönüşerek başkalarının kefaretini kazanmasına yardım ediyorlar.
Revendreth senaryosunda Venthyr ahdinin lideri Lord Denathrius ile bizzat tanışıp ona karşı gerçekleştirilen bir ayaklanmanın ardındaki isimleri araştıracaksınız. (Ayrıca Garrosh’un da asla yapmamış olduğu yanlışların(!) kefaretini bu bölgede çektiğini ayrıca belirtmek lazım)
THE MAW
En iflah olmaz, kesinlikle kurtarılmaz ruhların son durağı, Shadowlands’in en karanlık ve korkunç köşesi burası. Diğer Eternal One’lar tarafından bu bölgeye hapsedilmiş olan The Jailer’ın hükmündeki The Maw biz gelene kadar kaçılması imkânsız bir bölge olarak anılıyordu.
Tam merkezinde Torghast adında, görsel olarak Icecrown Citadel’ı bolca andıran gizemli bir kule olan The Maw, end-game’deki durak noktamız olacak. The Jailer’ın güçlerine karşı savaşırken bir yandan büyük kötünün gözlerinden uzak durmaya çalışacağız, zira siz onun hizmetkarlarını indirdikçe GTA’lardaki polis yıldızına benzeyen bir sistemle The Jailer’ın dikkatini üzerimize çekmeye başlıyoruz.
İlk seviyede Soulseeker’lar saldırgana dönüyor; ikinci seviyede kuleler birkaç dakikada bir sizi yavaşlatıp çılgın hasar veren bombardımana başlıyor; üçüncü seviyede peşinize suikastçılar takılıyor; dördüncüde Winged Abductors adı verilen Mawsworn’lar gelip sizi kaçırmaya çalışıyor; beşinci seviyede ise… açıklamasında “Jailer yaşam gücünüzü hızlıca tüketir” diyor ama ben “öyle ölmem, roket de at istersen” demeyi tercih ediyorum, zira gerçekten oynanmaz hâle geliyor.
Her sabah günlük resetten sonra Jailer’ın dikkati sıfırlanıyor ama neyse ki…