Yılın Oyunu Hangisi? God of War Mu, Red Dead Redemption 2 Mi?

God of War vs. Red Dead Redemption 2

2018'in yavaş yavaş sonuna geldiğimiz şu günlerde geriye dönüp bakıyor ve gönül rahatlığıyla diyoruz ki; "Bu yıl gerçekten muhteşem oyunlara ev sahipliği yaptı Sevgili Oyungezerler"

Böyle güzel bir yılı geride bırakırken, yılın oyunu hangisiydi sorusunu da cevaplamak gerekiyor değil mi? Ve elbette bu hiç de kolay bir iş değil. Çünkü karşımızda iki tane çok kuvvetli aday var: God of War ve Red Dead Redemption 2.

Biz de yılın oyunu olmayı neden hak ettiklerini mercek altına alalım istedik. Bakalım bizlere anlatacakları neler varmış:

God of War

God of War neden yılın oyunu sıfatını hak ediyor?

Dilerseniz filmi biraz başa sararak başlayalım bu soruya cevap aramaya. Oyun çıkmadan önce kamera açısından, yan karaktere, sadece balta kullanılacak olmasından oyunun geçeceği coğrafyaya kadar pek çok şey tartışma konusu edildi (ne kadar biliniyorsa artık). Ama çıktığında bu tartışmalardan hangisi devam edebildi?

Sadece balta kullandığımız için hayıflandınız mı hiç? Oyunun ortasına gelmişken bile halen baltayla ilgili yeni bir özellik açılabiliyor, farklı şekilde kullanabiliyorduk. Tek bir silahla bu kadar çeşitlilik sunabilen kaç tane oyun çıktı karşımıza? Peki baltanın verdiği vuruş hissi nasıldı? Sanki tuşlara basmıyor da baltayı gerçekten de sallıyor veya fırlatıyor gibi hissetmedik mi? Leviathan sizin için de bu senenin en akılda kalan silahı olmadı mı gerçekten; hem de Kratos'un ikonik zincirlerini aşmak gibi zorlu bir görev yüklenmişken omuzlarına?

Nors Mitolojisi eğilip büküldü. Karakterler bildiğimizden farklı şekillerde karşımıza çıktılar. Ama böyle olabileceğine inandırmadılar mı? Kuzey toprakları da orada hayat sürenler de çok iyi tasvir edilmemiş miydi? Her bir detay ince ince işlenmemiş miydi? O mitolojinin içine çekildiğinizi hissetmediniz mi?

 

Atreus'u sevin veya sevmeyin, sizin bakıcılığınıza ihtiyaç duymayan, hatta ihtiyaç anında size yardımcı olabilen bir yan karakter değil miydi? Oyunda ne kadar etkin olduğu tartışma konusu yapılabilir, o kadar da etkin değildi denilebilir belki ama hikâyede merkezi bir konumda bulunduğu ortada. O hikâye akışı içerisinde de tam olması gerektiği gibi bir karakter olmamış mıydı? Sonrasında dönüşebileceği karakterin temellerini görmedik mi?

Bir de meselenin Kratos-Atreus ilişkisi boyutu var. Sahici bir baba-oğul ilişkisi tasviri olmamış mı sizce de? Kusurlu, kırılgan, incitici, ama ne olursa olsun arada bir bağ var işte. Yolculukları bu ilişkinin de hikâye edilmesi değil miydi bir anlamda? Kratos'un çıkartacağı dersler olduğunu gördük, ilişkinin adım adım nasıl evrildiğine şahitlik ettik. Buradaki derslerden oyuncular ve hatta oynamayıp sadece izlemekle yetinmek durumunda kalanlar da nasiplendi. Bu konu ile ilgili paylaşılan bir mektup vardı hatırlarsınız. Babası ile sorunlu ilişkilerini paylaşan bir kullanıcı Kratos-Atreus ilişkisinden kendi adına çıkarımlarda bulunmuştu. Oyunun, için için iyi bir baba olmamakla suçladığı, neden böyle olduğunu sorguladığı babasına dair düşüncelerini nasıl etkilediğini anlatıyordu. Kratos gibi gayet fantastik bir karakteri bu kadar gerçek, hemen yanı başımızda bulunabilecek bir karaktere, bir baba figürüne dönüştürebilmek kolay mıydı? Kendimizi bu kadar hayali bir kahramanın yerine koyabilmemize, onun duygularını hissedebilmemize, düşüncelerine ortak olabilmemize imkân vermiyor muydu?

Kratos'un o deli dolu halini geride bırakıp durgunlaştığı yönünde eleştiriler yapılıyordu. Ben bunu öyle yorumlamadım; Kratos'un çizgisinden sapması gibi değil de olgunlaşma hikayesi olarak değerlendirdim. Bu yeni hali, pişmanlıklarının ve geçmişi geride bırakma çabasının yansımaları olarak değerlendirilebilirdi pekâlâ.

Tek kamera çekim, yükleme ekranına geçmeden ilerleyiş, oyuna yedirilmiş ara sahneler ile oyunlar için teknik anlamda da bir devrime imza attığını söylesek abartmış mı oluruz?

Daha devam edelim mi? Bence burada bıraksak iyi olacak. Yoksa daha sayfalar dolusu sürer bu konu.

Özetle, God of War sağlam bir balta darbesiyle bizleri sersemletip ekran başına çivilemeyi başardı; yıllar sonra da hatırlanacak bir oyun deneyimi olarak hafızalarımıza kazındı.

God of War, 2018 yılının en iyi oyunu olmayı sonuna kadar hak etti.

Red Dead Redemption 2

Red Dead Redemption 2 neden yılın oyunu sıfatını hak ediyor?

İlk sahneden itibaren duygu yoğunluğu üst düzeyde bir tecrübenin parçası haline getiriyordu bizleri RDR 2. Orta hacimli bir kitapta anlatılacak hikâyeyi tutup ekranlara taşıyan bir Western filminde başrolü bize vermişlerdi. İzleyen de bizdik, izlenenle bütünleşen de. Arthur Morgan olduk. Hayaller kurduk, hayallerin yıkılışına şahit olduk. Başka insanları tanıdık, onların hikayelerine de ortak olduk.

Dünyası gayet iyi tasarlanmış, detaylara çok özen gösterilmişti. Bir Western filminde ne görmeyi beklersek vardı; banka ve tren soygunları, çeteler, çetelerle mücadeleler, düellolar, salon kavgaları, Kızılderililer, aklımıza gelebilecek ne varsa oyunda mevcuttu. İyi, Kötü ve Çirkin'in final sahnesini anımsatan sahneler de vardı, duygusal sahneler de. Atlar konusunu hiç açmayalım şimdi :) Velhasılıkelam gerçekçi bir Vahşi Batı tasarlanmıştı. Hikâye gayet etkileyiciydi, bizi kendisine inandırdı, bağladı. Sadece ana karakterin değil etrafındakilerin yaşamlarında da bir değişimin yaşandığını gördük. Karşılaştığımız diğer isimler de yaşayan birer karakter haline geliyor, öyle hissettiriyordu oyun adım adım açıldıkça. Onlar için de sevindik ve hüzünlendik; bazılarına kızdık, kimilerinden nefret ettik.

RDR 2 oynayıp da müziklerine bayılmayan var mı aramızda? Finalde jenerik akarken See The Fire In Your Eyes dediği anda yüreğinizi sızlatmadı mı yahu :) Dağın zirvesinde karşınıza 3 gangsterin çıktığı sahnede giren parça "Tam da bir western filminin finaline yakışır müzik olmuş" diye düşündürtmedi mi? Aksiyona gireceğimiz, sağlam bir kapışmanın olacağı, hesap sorma vaktinin geldiği başarılı bir şekilde aktarılmamış mıydı? Ring Dang Doo tebessüm ettirmedi mi? Country müziklerine doymadık mı? Kampta ateş başına oturup Latin parçalarını da dinlemedik mi, danslara eşlik etmedik mi? Duygusal sahnelere eşlik eden müzikler sahnenin hissiyatını tam da olması gerektiği gibi yaşatmadı mı? Mesela True Love nasıl bir parçaydı size göre? Aksiyonun yükseleceği anlarda veya gerilimli bölümlerde de durum aynı değil miydi? Tren soygunu sahnesine eşlik eden müziği düşünün örneğin ya da çatışma sahnelerini.

 

Bu parçaların hepsini bir kenara bırakalım, oyunun ortasında Unshaken girdiğinde "Bu film de muhteşem olmuş be" dedirtmedi mi? Sözlerine kulak kesilince "Bir parça hikâyeye bu kadar mı oturur, helal olsun!" demediniz mi? "Çarpışan dünyaların ortasında ayakta kalabilir, sarsılmadan durabilir miyim?" diye sorduğunda parçada, "Gerçekten de ayakta kalabilecek miyiz" diye sormadınız mı kendinize? Sırf bu parça üzerine paragraf paragraf yazı yazılmaz mı? Toparlayacak olursam; Ennio Morricone müzikleri nasıl Sergio Leone filmlerine değer katıyorsa, buradaki parçalar da bu oyunu daha güzel kılan detaylardandı bana göre. Sizce bu yönüyle de ödülü hak etmiyor mu RDR 2?

Kısacası bu oyun ile Vahşi Batı'da Arthur Morgan gibi bir kovboy olmayı iliklerimize kadar hissettik. Bir Western filminin başrolünde oynama arzumuzu sonuna kadar dindirdik, hem de gayet uzun metrajlı olanından :) Şüphe yok, RDR2 bizlere unutulmaz bir deneyim yaşatmayı başardı.

Red Dead Redemption 2, 2018 yılının en iyi oyunu olmayı sonuna kadar hak etti.

Dolayısıyla, zirve için hangi oyun seçilirse seçilsin diğeri için üzülmemize neden olacak sebeplerimiz vardı diyebiliriz. Bizim için yılın oyunu ödülünü RDR 2 ile GoW paylaşıyorlar. Ya siz ne düşünüyorsunuz?

YORUMLAR
Parolamı Unuttum