Pharaoh: A New Era - İnceleme

İşte döndüm, Osiris adına!

Ezelden beri şehir kurma oyunlarının hastasıyımdır. Bu türde çıkmış çoğu oyunu iyi-kötü ayırt etmeksizin oynarım. Ama gelin görün ki bunca yıldır iki tanesinin yerini hiçbir şey tutamadı benim için: SimCity 3000 ve Pharaoh… Bu iki şaheserden aldığım keyfi başka hiçbir şehir kurma oyunu veremedi bana. Dolayısıyla duyurulduğu ilk günden beri Pharaoh: A New Era’nın çıkışını dört gözle bekliyordum. Ne mutlu ki incelemesi de bana nasip oldu. Peki, deli danalar gibi beklediğime değdi mi? Gelin, Nil Nehri’ne bakan mütevazı köşkümün terasından şöyle bir göz atalım bu topraklara.

Yeni Çağ, Eski Bağımlılık

Pharaoh aslen Impression Games’in 1999’da yayınladığı, Mısır kültürünü konu alan bir şehir kurma oyunu. Caesar 3 ile büyük bir başarı yakalayan stüdyo, o oyunda kullandığı mekanikleri aynen alıp üstüne birkaç güzel yenilik eklemiş ve bize kendi piramitlerimizi dikip Mısır tarihini baştan yaşadığımız, unutulmaz bir tecrübe sunmuştu. Öyle ki ilk çıkışının üstünden 24 yıl geçmesine rağmen bu oyunu büyük bir bağlılıkla oynayan bir sürü insan var hâlâ.

Bilmeyenler için özetlemek gerekirse, oyunda Mısır medeniyetinin 4000 yıllık tarihini yeniden yaşıyor ve belli başlı şehirlerini sıfırdan kuruyoruz. Evler yapıyor, tapınaklar dikiyor, aralarına yollar çekiyoruz. Polis, itfaiye, doktor ve eğlence gibi hizmetlerin ve çömlek, yiyecek, su gibi kaynakların herkese ulaştığından emin olmaya çalışıyoruz. Bunu yapmak her zaman o kadar kolay olmuyor tabii. Bazen harita altın ve mücevher çıkarabileceğimiz dağlarla dolu oluyor ama ortada bir gram yiyecek olmuyor mesela. İşte o zaman bu cevherleri işleyip diğer şehirlere satmamız, karşılığında yiyecek ithal etmemiz gerekiyor. Bazen de tam tersi. Dikkatli olmazsak iflas ediyor, Game Over ekranına kös kös bakabiliyoruz.

Oyunda ilerledikçe Büyük Piramit, Sfenks ve İskenderiye Feneri gibi ünlü tarihi eserleri inşa etme şansı yakalıyoruz. Bazen de istilacı bedevilerle ve diğer çöl halkalarıyla savaşmamız gerekebiliyor. Tüm bunları yaparken bir yandan da tanrıların kaprisleriyle uğraşıyoruz tabii. Aksi takdirde öfkelenip, özene bezene süslediğiniz şehrinizi yakıp yıkmaya başlıyorlar zatıâlileri.

İki Geri, Bir İleri

Pharaoh: A New Era işte o oyunun yeniden, sıfırdan yapılmış hâli. Daha önce Lethis: Path of Progress’i bizlerle buluşturan stüdyonun elinden çıkma kendisi. Büyük oranda aslına oldukça sadık bir yeniden yapım bu. Hem Pharaoh hem de ek paketi Cleopatra’daki bütün görevleri aynen içeriyor. Haritalar aynı, seslendirmeler aynı, binalar aynı, görevler aynı… Ve bu harika bir şey! Bu sayede oyunun özünü, ruhunu hiç bozmadan korumuşlar.

Tabii bir sürü geliştirme de var. En dikkat çekeni yeni grafikler. Artık köylülerimiz eskisinden birazcık daha şişman görünseler de orijinal oyunun havası burada da korunmayı başarmış. Binalar, haritalar, tapınaklar ve anıtlar çok güzel gözüküyor. Oyunun müzikleri de elden geçirilmiş ve aynı ezgiler modern enstrümanlarla, ufak tefek ezgisel değişikliklerle tekrar kaydedilmiş. Bence güzel de olmuş.

Günümüzde çıkan bir oyundan bekleyeceğiniz geliştirmeler de var tabii işin içinde. Mesela artık ayarlardan vahşi hayvanları kapatabiliyor, timsahlarla falan uğraşmak zorunda kalmıyoruz. Global işçi havuzunu açarsak kurduğumuz binalar, madenler vs yakınlarda hiç ev olmasa bile çalışmaya başlıyor. Binaları kopyala-yapıştır yapabiliyoruz. Yaşlanma simülasyonunu kapatarak devamlı surette işçiye sahip olabiliyoruz gibi gibi…

Ama tüm bu saydığım artılarına rağmen göze feci batan eksileri de var oyunun. Birincisi ve en önemlisi savaşları ve orduları kontrol etme yeteneğimizin oyundan toptan kaldırılması. Eskiden askerlerimizi direkt olarak yönetir ve şehrimize saldıran bedevilerle kısmen Age of Empires’ı andıran bir sistemle savaşırdık. Yeni oyunda yine ordu kuruyoruz kurmasına ama bir düşman saldırısı gerçekleştiğinde sadece ekranda küçük bir pencere beliriyor ve ufak bir animasyonun sonunda “kazandın” ya da “kaybettin” yazısı çıkıyor hepsi bu.

Can sıkan diğer iki önemli eksik ise oyunda bir mini-haritanın olmaması ve ekranı döndüremememiz. Hâlbuki orijinal oyunda olan, önemli şeylerdi bunlar. Yeni arayüzü de hiç beğenmedim açıkçası. Süssüz, özelliksiz kahverengi kutu ve çerçevelerin üstündeki düz yazılardan ibaretler. Çok yavan, çok kişiliksiz. Bir de ticaretin sebepsiz yere durması, işçilerin anıtların içine sıkışıp kalması, bazı mekaniklerin bir türlü çalışmak bilmemesi ve ancak oyunu açıp kapatınca kendine gelmesi gibi irili ufaklı sorunları var oyunun.

İyi haber yapımcıların bütün bu hata ve eleştirileri kabul etmeleri, ileride yayınlayacakları yamalarla bunları düzelteceklerine söz vermeleri. Buna oyuna bir mini-harita eklemek de dâhil. Hatta ordu istemini bile elden geçirebiliriz diyorlar. Kötü haberse bunun ne zaman olacağını henüz bilmemeleri. O yüzden oyunun notunu normalde vereceğimden biraz daha düşük tutmak zorundayım. Eğer Pharaoh sizin geçmişinizde de benimki gibi özel bir yere sahipse gönül rahatlığıyla bir puan daha ekleyebilirsiniz. Ama tam tadına varabilmek için kapsamlı bir yama beklemekte fayda var.

SON KARAR

Pharaoh: New Era her ne kadar yıllar önce sevdiğimiz oyunun özünü korumayı başarsa da mini-harita ve ordu yönetimi gibi eksiklikleriyle de dikkat çekiyor. Eğer stüdyo söz verdiği gibi bu eksikleri kapatmayı başarırsa çok daha iyi bir oyun olabilir. Yine de bu durum özünde şimdiye dek yapılmış en iyi şehir kurma simülasyonlarından biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Pharaoh: A New Era
İyi
7.5
Artılar

Eğlenceli şehir kurma mekanikleri
Geliştirilmiş grafik ve müzikler
Ek paket görevlerini ücretsiz olarak içermesi


Eksiler
  • Askerlerimizi yönetemiyoruz
  • Mini-harita gitmiş
  • Haritayı döndürememek
  • Ufak tefek bug’lar
YORUMLAR
Parolamı Unuttum