Neden önemli yatırımcılar ve biliminsanları yapay zekaya karşı bizi uyarıyor?
Devamını oku2021 yılının son günlerine girerken Marvel Sinematik Evreni bize çok güzel iki hediye verdi. İlki 24 Kasım günü başlayan Hawkeye dizisi diğeri de geçtiğimiz hafta sonu vizyona giren Spider-Man: No Way Home. İkisi de benim adıma bu soğuk havalarda iç ısıtıcı bir etki yarattı. MCU bünyesinde çok fazla daldan içerikleri tükettik. Lakin Hawkeye, teması itibariyle bir Noel filmi atmosferindeydi. En başından itibaren beni tam anlamıyla içine çeken bir dizi izledik, her ne kadar bazı potansiyeller harcanmış olsa da izlerken bir an bile sıkılmadım. Öyle ki MCU'nun klasikleşmiş şakaları bile bu sefer bana batmadı. Gayet yerli yerinde yerleştirilmiş espriler dizinin tonuna da büyük katkı sağlamış.
Sadece altı bölümden oluşan bir mini dizi olarak Hawkeye'ı uzun soluklu işlerle aynı kefeye koymamak lazım. Lakin Clint Barton'un MCU geçmişi çok daha eskiye dayanıyor ve nihayet kendisini anlatabileceği bir dizi olması çok güzel oldu. Orijinal Avengers ekibinde herkes kendi filmine ya da filmlerine sahipken Hawkeye bir diziyle onore edildi. Böyle olması da daha isabetli olmuş. İzlerken Kate Bishop övmeye doyamadığım Hawkeye sadece bir son değil şahane de bir başlangıç içeriyor. Sürprizleri bozmadan, dizinin yaşattığı atmosfere ve duygulara şöyle bir göz atalım;
Çocukluk Kahramanı
Her ne kadar dizinin adı Hawkeye olsa da ana karakterin tek başına Clint Barton olduğunu söylemek mümkün değil. Nur topu gibi taze bir Hawkeye'ımız Kate Bishop muhteşem bir şekilde MCU serüvenine başlıyor. Zaten esin kaynağı olan Matt Fraction & David Aja ikilisinin elinden çıkma çizgi romanla bu ikiliye mest olmuşken dizi de böyle görmek daha da sevindirdi. Artık emeklilikte yaşa takılan Clint Barton'ın aile hayatına dönme özlemi daha ilk bölümden beri bize hissettirilirken epey hevesli, bir o kadar da sakar Kate Bishop'un yükselişine de tanıklık etmek çok güzeldi.
Tüm Marvel Sinematik Evreni'ni bir bütün olarak düşününce dizi öncesi dönemlerde yaşanan New York savaşı gibi detaylar çok ufak da olsa diziye dokunmuş. Kate Bishop'un çocukluğundan beri Hawkeye'ı idol edinmesi ve büyük bir tesadüf eseri yollarının kesişmesi ikilinin dinamiklerine de doğrudan sirayet etmiş. Kate ile Clint ve tabii ki Lucky bir araya geldiği zaman genelde ya güldüren ya da iç ısıtan sahneler izledik. Her ne kadar ilk bölümün adı "Kahramanlarınızla asla tanışmayın." olsa da iyi ki Clint Barton ile Kate Bishop'un yolları bir araya gelmiş. Hailee Steinfeld'i umarım MCU'nun geleceğinde de bol bol ok atarken görürüz.
İmaj Problemleri
Her ne kadar dünyayı pek çok kez kurtaran Avengers ekibinin mihenk taşlarından birisi olsa da Hawkeye'ın çok ön planda olmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Kate ile olan tatlı diyaloglarda bunun hep bir "imaj problemi" olduğu üzerinden muazzam şakalar yapılsa da aslında bunun Clint'in kendi isteği olduğu ortada. Göz önünde olmayı pek sevmeyen evrenin en iyi okçusunun kafasında tek bir hedef var; NOEL'İ AİLESİYLE GEÇİRMEK! Tabii kader ağlarını örüp işin içerisine eşorfmanlı mafya çok daha büyük isimler girince bu hedef çok zora giriyor. Neyse ki Natasha'nın ölümü yüzünden kendini hiç affedemeyen Hawkeye'ın yanında sevimli afacan Kate Bishop var.
Kate Bishop'u övmeye doyamadığım bir yazıya doğru ilerlesek de Bishop ailesinin hikayedeki rolü bence biraz fazla abartılmış. Zaten en başta da dediğim gibi Hawkeye isimli bir diziden çok Kate Bishop'un yükselişini anlatan bir dizi izledik. Bu durum beni rahatsız etmedi ama orijinal Avengers ekibinde solo işine son kavuşan Hawkeye için biraz hayal kırıklığı olabilir. Yanlışlık olmasın Clint bu durumdan memnundur da hayranların burun kıvırmasını da anlayabiliyorum.
Diziye ikinci bölümden itibaren dahil olan Echo kendi dizisi için ilk adımları atarken bolca geçmiş hikayesini de burada öğreniyoruz. Yani Echo dizisi yayına girdiği zaman umarım bir daha tekrar tekrar orijin hikayesi izlemeyiz, doğrudan aksiyona atlarız. Tabii bu dizide gördüğümüz Echo tek başına bir hikayeyi kaldırabilir mi? Orası benim için de büyük bir soru işareti ama MCU'nun bu iş için de büyük bir planı vardır diye düşünüyorum.
Ronin'in Yolu Yol Değildir
Salt Kate Bishop'un aile dramaları değil Clint Barton'ın da geçmişte yaşadığı epey sancılı dönemler de dizide güzel işlenmiş. Infinity War sonrası Ronin'in yoluna sapan ve bir ölüm makinesine dönüşen Hawkeye'ın geçmişiyle yüzleşmesi ve kefaret hikayesi de dizide yer alıyor. "Hawk Eye Redemption" kısımları çok yoğun olmasa da Ronin'in ölümüyle ilgili şahane metaforları araya sıkıştırmışlar. Zaten altı bölümden oluşan bir mini dizide salt Ronin maceraları izlemeyi kimse beklemiyordu. Yine de Kate'in annesi ve sevgilisi yerine daha fazla Ronin görsek hiç de fena olmazdı diye düşünmeden edemiyorum.
Ronin'in başlattığı hikaye sona doğru yaklaşırken Clint'in de bir noktadan sonra daha vurdumduymaz ve diğer insanlara karşı daha ılıman bir hale geldiğini anlıyoruz. Sadece altı bölümde az da olsa Clint'in karakterindeki değişimi ve gelişimi görebilmek de sevindirici bir diğer kısımdı. Keza daha önce hiç tanımadığımız Kate için de muhteşem bir giriş olduğunu yineleyelim. Ancak dizinin en hayal kırıcı kısmı bence sonuydu. Tabii sürprizleri bozmamak adına daha fazla bir şey söyleyemem ama büyük bir potansiyelin bir anda harcandığını görmek biraz iç burkucu oldu. Yine her zaman olduğu gibi MCU'nun geleceği adına bazı temeller atıldı. Avengers müzikali ise dizinin en tuhaf kısımlarından biriydi ama yine gülerek izledim.
Günün sonunda elimizde Noel atmosferiyle bezenmiş, tayt giymeyen çok eğlenceli bir MCU dizisi var. Her ne kadar Clint Barton'a veda etmek biraz iç burkucu olsa da emekliliği sonuna kadar hak ettiğini dizi içerisinde de rahatça anlayabiliyoruz. Marvel'ın halef-selef işini çok sevdiğini bildiğimiz için Kate Bishop'un yükselişine tanıklık olmak da eğlenceliydi. Zaten dizinin anahtar kelimesi de "eğlence" olmuş. Öyle çok sağlam aksiyonlu, gizlilik ön planda olan bir aksiyon/ajan işi beklemeyin. Altı bölümden oluşan mini mini bir diziyle Hawkeye'a veda etmeye hazırlanın. Ayrıca dizi içerisindeki sürpriz karakterler ve olaylar da MCU'ya ilginiz varsa ekstra hoşunuza gidecektir. Bir iki potansiyel harcama hariç bu zamana kadarki MCU dizileri arasında en çok eğlendiğim dizi Hawkeye oldu. Adet gereği puan vermek gerekirse 8/10 ideal olacaktır. İlk iki bölümün yavaşlığı ve gereksiz aile dramaları daha fazla puan kırmaya da yol açabilirdi ama dediğim gibi ben izlerken çok eğlendim.