İnceleme: Dragon's Crown

Beat 'Em Up'ların 2013 ile Dansı

Not: Bu yazı daha önce Oyungezer dergisinin Kasım sayısında yayınlanmıştır.

Atari salonlarında Haggar'dır, Mustafa'dır deli gibi oynardım (Arcade salonu? Final Fight? Cadillacs & Dinosaurs? Onlar ne? Hiç duymadım!). Ama atari salonu kültürü bittikçe beat 'em up dediğimiz bu sevimli tür de azalarak bitti. Çıkan az sayıdaki örnek de grafiksel ve yapısal olarak sırf retroculara hitap eden yapımlardı. Gerçekten güzel gözüken, gelişmiş oynanış mekaniklerine sahip bir beat 'em up'a ihtiyaç vardı. Ve nihayet, işte o oyun karşımızda duruyor.

dragons-crown-inceleme-big2

Oyunun adındaki "Dragon" kelimesi boşuna değil

SOLACE MI DESEM... 10 KASABA MI DESEM...

Oyuna ne olduğu az çok belli 6 sınıftan birini seçerek başlıyoruz: Fighter, Sorceress, Wizard, Dwarf, Elf ve Amazon. Oyun bazı sınıfların yeni başlayanlar için olmadığına dair önerilerde bulunuyor ama onu boşverin ve hangisine yakın hissediyorsanız onu seçin. Alışmanız 10-15 dakikadan fazla sürmez (belki elf biraz daha fazla zaman alabilir).

Ve sonrasında oyunun muhteşem orta-çağ FRP atmosferine adım atmış oluyorsunuz ki oturup bu atmosferi sabaha kadar övsem azdır. Mekânlar ve karakterler tamamen el çizimi ve muh-te-şem görünüyorlar. Oyun tarihinin en güzel görünen oyunlarından biri Dragon's Crown, o derece. Müzikler deseniz aynı derecede karakteristik. Dragonlance, Forgotten Realms vs okurken arka planda çalmasını isteyeceğiniz tarzda. Hele o gövev tamamlayınca açılan artwork'ler var ya, inanılmaz güzel ya. İnanılmaz yani. Sözler yetmez. Sayfaya serpiştirdiğimiz örneklerine bir göz gezdirirseniz bu hayranlığımın seviyesini daha iyi anlayacaksınızdır.

dragons-crown-inceleme-big3

Bir beat 'em up geleneğidir, yaratık sürebilirsiniz

Ama bu güzelliğin arasında göze batan birkaç... ımm... unsur da var. Af buyrun, o sorceress'ın göğüsleri ve amazon'un kalçaları nedir arkadaş? Tamam oyunun dikkat çekmesi, üzerinde daha fazla konuşulması için yapılmış pazarlama hamleleri olduğu belli de bütün bu güzelliğin arasında bu derece aşırı abartılı... ımm... öğelerle karşılaşmak da zaman zaman suratımı ekşitmeme neden olmadı değil.

dragons-crown-inceleme-big4

Halıya ayakkabıyla bastılar


DÜNYA BANA ZİNDAN OLDU

Neyse, ne diyorduk? Karakterinizi seçtiniz ve oyuna başladınız. Bulunduğunuz köyde takımınızı oluşturabileceğiniz bir han, kemiklerini bulduğunuz maceracıları diriltip yanınıza NPC olarak almanızı sağlayan bir tapınak, görevlerinizi aldığınız bir Adventurer's Guild gibi orta-çağ FRP'lerinden alışık olduğumuz standart mekânlar mevcut. Burada ilk görevlerimizi alıp zindanlara dalıyoruz.

Oyunun hikâyesi pek parlak değil. Yapımcıların "Anlatacak güzel bir hikâyemiz var. Onu bu oyunla anlatalım." mantığına sahip olmadığını net hissediyorsunuz. "Orta-çağ FRP atmosferi olan bir oyun yaptık, buna uygun bir hikâye uyduruverelim" demişler. Ama tabii oyunun çoğu zindanlarda geçtiğinden hikâye pek o kadar gözünüze de batmıyor.

dragons-crown-inceleme-big5

En iyi cüce kazansın

Zindanlar 4'er kişilik. İsterseniz yanınızda götüreceğiniz NPC'leri seçebilir, isterseniz de kendi başınıza girebilirsiniz. 9 zindan var ve her zindanda da 2 tane yol bulunuyor, yani toplam sayı 18 diyebiliriz. Ayrıca Diablo'vari bir zorluk ayarı var oyunun. İlk zorluğu bitirdiğinizde ikincisi, onu bitirince de son zorluk açılıyor. Zindanların her birinin 15-20 dakikada sürdüğünü de düşünürseniz çeşitlilik az gibi görünebilir ama sürekli farklı görevlerin peşinde koştuğunuzdan aynı mekânları tekrar tekrar dolaşmanın ve aynı boss'ları kesmenin sıkmadığı bir doğası var oyunun. Üst üste saatlerce oynamadığınız sürece tabii.

Oyun aslında multiplayer odaklı bir oyun olmasına rağmen online özellikleri başlangıçta anlam veremediğim bir şekilde kapalı. Birkaç saat oynayıp her zindanı birer kere temizlemediğiniz sürece NPC'lere mahkumsunuz. Hoş, aslına bakarsanız oyunu internetten rastgele birileriyle oynamak ile NPC'lerle oynamak arasında pek de bir fark yok.

Ama isterseniz zindan temizleme işine 4 kişi aynı konsoldan da girişebilirsiniz. Yanınızda birlikte oynayacağınız birileri varsa işte o zaman oyun çok tatlılaşıyor. Oyunun tam olarak güçlü olduğu yan da burası zaten. Aynı ortamda 4 kişiye kadar co-op olarak oynayabileceğiniz bir oyun arıyorsanız Dragon's Crown en iyi seçeneklerden biri. Kolay oynanabilirliğini de düşünürseniz, oyunlar konusunda fazla yetenekli olmayan arkadaşlarınızı da yanınıza çekebilirsiniz.

dragons-crown-inceleme-big6

Zamanın doldu

GEÇMİŞİN GELECEĞİNDE BEAT 'EM UP

Arkadaşlar şimdi burada biz bizeyiz, o yüzden rahat konuşacağım. Atari salonu günlerimden beri hiç beat 'em up oynamadım desem yeridir. Dragon's Crown için bayağı heyecanlı ve istekliydim o yüzden. Ama Dragon's Crown'ı ne kadar keyifle oynadıysam da o heyecanımın karşılığını tam alabildiğimi de söyleyemeyeceğim.

Burada sorumlu Dragon's Crown değil. Kendisi çok güzel bir oyun, hatta abartmıyorum, yapılmış en iyi beat 'em up oyunu. Ama nasıl diyeyim... oyun kültürünün, türlerinin, dünyasının gelişmesiyle birlikte beat 'em up geçmişte kalan bir tür oldu ya, sanırım geçmişte kalması gerektiği için geçmişte kaldı biraz da. Oynadığımız o kadar güzel RYO, aksiyon, hack 'n slash oyunundan sonra beat 'em up oynanışının, oyun ne kadar güzel işlenirse işlensin, biraz ilkel kaldığını kabul etmek gerekiyor.

Yalnız benim gibi uzun bir beat 'em up geçmişiniz yoksa, Dragon's Crown oynayacağınız ilk beat 'em up'lardan olacaksa, oyunun size çok keyifli, ilginç ve farklı bir oyun tecrübesi yaşatacağından da son derece eminim.

dragons-crown-inceleme-big7

Yağı ekledikten sonra orta ateşte 5 dakika haşlıyoruz


Beat 'Em Up Nedir?

90'ların atari salonu kültürünün içinde olmamış daha genç okurlarımızın konuya yabancı kalmaması için kısaca türü tanımlayayım istedim. Karakterleri yandan, 2 boyutlu olarak gördüğünüz, koridorumsu dar mekânlarda geçen bir türdür beat 'em up. Sizden daha güçsüz çok sayıda düşmanı genelde yakın dövüş ile döve döve alt edersiniz. Bölümlerin sonlarında da iri yarı, genelde de çok zor olan boss'larla kapışırsınız.

 

Hangi Platform?

Oyun PS3 ve Vita için var ve çapraz oyun imkânı olduğu için istediğinizi seçmekte rahat davranabilirsiniz. Ama ben Vita'yı öneririm. Hem kısa süreli oyun seansları olan bir oyunun daha doğal hissettirdiği bir platform, hem de PS3'te sağ analogla yaptığınız işlemler dokunmatik olarak daha rahat. Yine de büyük fark yok, istediğinizi seçiniz efendim.

 

Neden Atlus, Neden?

Atlus şu hayatta en sevdiğim oyun yapımcısı ve dağıtımcısıdır ama artık burama kadar geldi. Dragon's Crown, Kuzey Amerika'dan tam 2 ay sonra geldi buralara. Ne zamandır canımız çekiyor yahu! Neden Avrupa'yı bu kadar dışlarsın ey Atlus? Aynısını Persona 5'e de yaparsan iki elim yakandadır bilesin!

 

İpucu

  • Seviyesi sizin altınızda da olsa bütün görevleri yapın. Alacağınız yetenek puanları çok değerli.
  • Yanınızdaki NPC'ler çok ölüyorsa yanınıza iyi seviyedeki Amazon, Dwarf ve Fighter'larınızdan alın.
  • Oyunu ilk bitirdiğinizde rastgele odalardan oluşan bir labirent ve PvP açılıyor. İkisi de hem keyifli hem kazançlı. Boşlamayınız.
  • Kişisel öneri: PS3'te sağ analogla duvarları vs. tarayıp hazine bulabiliyorsunuz ama uğraşmayın derim. Oyunun temposunu çok düşürüyor. Çabuk sıkılmanıza neden olur.

 

KÜNYE
 
Tür: Beat 'Em Up
Yapım: Vanillaware
Dağıtım: Atlus
Sistem: -
Kutulu Fiyatı: -
Dijital İndirme: PSN (119 TL)
Yaş Sınırı: 13
Dahası İçin: dragons-crown.wikia.com
Bulunduğu Platformlar: PS3, Vita
 

 

Artılar

Muhteşem görselliğin ve müziklerin sağladığı atmosfer.
Pürüzsüz beat 'em up keyfi.
Karakter sayısından kaynaklı oynanış çeşitliliği.
 
Eksiler
Hikâye kötü.
Sorceress ve amazon'un... fiziksel özellikleri.
 
 
SON KARAR: Yapılmış en iyi beat 'em up. Çok net.
 
NOTU: 8
YORUMLAR
Parolamı Unuttum