İnceleme: Football Manager 2014

Not: Bu yazı daha önce Oyungezer Dergisi'nde yayınlanmıştır.

Tam 12 yıl önce; serin, bulutlu bir İstanbul akşamı. Üniversiteden arkadaşım Barış Tut’un evindeyiz. Televizyonda bir maç izleyip evime döneceğim. Maç bitiyor; Barış, eşi (o da liseden arkadaşım) ve ben hızlıca yemek yiyoruz, son vapura yetişmem lâzım. Bilgisayar oyunlarına meraklı olduğumu bilen arkadaşım, Championship Manager adlı bir oyundan söz ediyor. “Bir bak istersen” demesiyle yarım saatliğine oturduğum ekranın karşısından sabahın ilk ışıklarına doğru ancak, gözlerim kaşınır vaziyette kalkabiliyorum!

                       “Kurtlar Sofrası”, en doğa dostu meydan okuma!

FUTBOL HASTALARI TARAFINDAN DİKKATLİ KULLANILMALIDIR

…zira bu oyun serisi müthiş derecede bağımlılık yaratma potansiyeline sahiptir, futbol / oyun sever okuyucu. Kısa süre sonra spor yazarlığı kariyerine adımını atacak olan eski dostum Barış’ın bilgisayarında, dikkatli okurun tahmin edeceği üzere C.M. 2001 – 02’e başlamıştım, hem de ne başlamak… 2000’li yılların başında esen, bu sezon ancak dinmeye başlayan Valencia rüzgârına kapılmış; yedek kaleci transferiydi, sol bek mevkiine genç oyuncu hazırlamaktı derken saatler boyu sade arayüzde akıp giden “Claudio Lopez’in şutu…” “Gooolll!!!” yazılarıyla Barcelona, Real Madrid gibi “sezon sonu canavarları”na meydan okumuştum. Tesadüfen tanıştığım C.M. 2001 – 02 ve ben yüzlerce saatlik bir dostluk yaşamıştık, hatta 2002’de yeni yıla C.M. ile girişim hiç unutulmaz…

Değerli müdürlerimiz Serpil ve Sinan, Football Manager 2014’ü yazıp yazamayacağımı sorduklarında, gülümsediysem ve ofiste gözlerim dalıp gittiyse bu anlattığım güzel anılar nedeniyledir işte. Birçok unsur değişmeden kalmış; 12 yıl önceki uzun soluklu oyun macerama göz kırpıyordu sessizce: Gene aylardan ekim, karanlık serin bir akşam “Yarım saatliğine bakayım” denilip sabah 5’e doğru ara verilen, ismi uzun süredir değişmiş olsa da gene bir Sports Interactive yapımı futbol menajerliği, gene “Noyo Cervantes” rümuzuyla başladığım FC Valencia kariyeri…

                      Gol attık ama maç bitmedi mücadeleye devam etmeliyiz beyler.

RÜYASINDA MOURINHO’YU GÖRENLER İÇİN

Tabii her yıl yeni sürümü yayımlanan “kült” bir spor – menajerlik oyununu 12 yıl önceki haliyle karşılaştırmak, çat pat İspanyolcamla Mestalla stadına gidip “Benim yüzlerce saatlik CM 2001 – 02, CM 4, FM 2008 tecrübem var, antrenörlük için iş başvurusu yapmak istiyorum” demem kadar komik görünecektir göze (Yazar özellikleri – Uzun Cümleler: 19, Okunabilirlik: 5). 2013’e göre farklar, değişiklik ve gelişmeler yerine; bana 12 yıldan beri, farklı dönemlerde ve aralıklarda yaşattığı tutkunun ne kadarını verebildiğinin etrafında düz koşu yapacak bu inceleme yazısı.

Ara başlık kadro dışı kalmasın; geçenlerde rüyamda Florya Metin Oktay Tesislerini ziyaret ederken gördüğüm Jose Mourinho’nun peşindeki “mikrofon ordusu” sorularını Türkçe soruyor, Portekizli teknik adam ise aldırışsız yürüyordu. Oyunumuza başlama vuruşunu da Türkçe çeviri ile yapıyorum: Anadilim İngilizce olmadığı için, doğal olarak her türlü uyarı - açıklama cümlelerini, sözleşme maddelerini, gazetecilere cevapları, vd. Türkçe okumak oyun deneyimimi hızlandıran bir özellik oldu. Fakat futbolcu mevkilerindeki kısaltmalar, “Özel yetenek”, “vücut zindeliği” gibi tam olarak alışmakta güçlük çektiğim ifadeler kafamın içinden ekrana akan teknik direktörlük mesaimin zor anlarına dönüştüler.

Yeni başlayanlar için öğrenme eğrisi biraz uzundur Football Manager serisinin. Bir yarım saat kadar eğitim bölümünde zaman geçirerek yılların pasını üzerimden attığımı itiraf etmeliyim. “Yeni Oyuna Başla”yı tıklayıp, kariyer modunu seçtiğimde, boynumu arabirimdeki yazılara doğru uzatıp gözlerimi kısarak, kendimi “Aman antrenmanlarda boşluk kalmasın, her mevkide güvenilir yedeklerimiz var mı, transfer bütçemiz ne âlemde…” benzeri yüzlerce konuyla sıkıp zorlayacağımı biliyordum. Siz okurlarla bu iki sayfa aracılığıyla sohbetimde neleri paylaşıp, neleri artık “yüz yüze sohbetler”e bırakacağımı düşünürken oyunumuzun ruhunu iyice kavrayacak zamanım da oldu.

            Birkaç dolar ya da birkaç elli saat karşılığı oyun içeriği temin edilir.

Oyunun ruhu falan yok, antrenman bitmiştir, evlerinize diye şakacı teknik direktör rolünü atlayarak C.M. – F.M. serisinden anladıklarımı paylaşıyorum: Henüz çıktığınız sokakta maç yapan çocuklarla yeni tanışmış olma çekingenliği yaşarsınız sanal kariyerinizin ilk günlerinde. Yönetim, futbolcu, taraftar sizi tanımamakta, deneyimsizliğinizden dolayı endişe duymaktadır. Önce basın toplantısında sakince soruları yanıtlar, sonra uzun çalışma sürenizi başlatırsınız; daha çok oynama süresi isteyen vasat altı densiz futbolcular, kiralık listesine konulunca küsen gençler, zayıf olduğu özelliğini çalışarak geliştirmesini isteyince bozulan tembeller, yenilenmesi zorunlu tesisler, karmaşık görünümlü ekonomik yapı, her rakibe göre ayrı taktikler geliştirme, “fiyat performans oranı” yüksek oyuncu arayışları, giderek bir öncekine benzeyen basın toplantıları, futbolcularla özel görüşmeler, tabii ki, o meşhur, 20 üzerinden ve olabildiğince gerçekçi futbolcu özellikleri… Ve sayamadığım birkaç yüz konunun, sorunun daha kafanızda belirlediğiniz stratejiler sonucu, iyi kötü çözülmüş hallerinin –eskiden sadece spikerin maç anlatımı cümlelerinden ibaret – sahada, canlı maç görüntülerine yansımasındadır işte yüzlerce saat boyunca arayüzünde antrenman – transfer – taktik sekmelerinde sol tık sektirdiğimiz, klavye kısayol tuşlarını, duran top taktiklerini ezberlemeye çalıştığımız oyunumuzun özü. Akşamüzeri “Kadro zayıf ve dar, bir paella olmaz bu Valencia’dan…” karamsarlığı ile “Çıkış”a basmak üzereyken “Dur şu taktiklere bir bakayım, maç hazırlığı antrenmanına göz atayım, kiralık vasat üzeri bir forvet yok muydu…”iç düşüncelerinin ardından akşam yemeği vaktini epey geçe, İspanya 1. Ligi La Liga’ya Malaga galibiyetiyle başlamaktır Football Manager 2014…

Az da olsa bilgi kırıntısı için “İpucu” kutucuğunu mütevazı Mourinho halimle işaret eder, maç sonu konuşmamı doğrudan yapımcı ekibe yaparak huzurlarınızdan hürmetlerle ayrılırım: “Oyun yeni çıktı daha, hatalar eksikler olması çok doğal. Sezon boyu ufak tefek yamalarla performansınızı artıracağınızı düşünüyorum. Bol ayrıntıyı, zengin veri deposunu, karmaşık özellik, ilişki ve etkenleri basit bir şekilde sunmaya çalıştığınız F.M. 2014’ü oynamaktan, düşünüp uğraşarak başarı peşinde koşma duygusundan büyük keyif aldım, tebrik ederim beyler!”

KUTU:

İPUCU

Basitleştirilmiş, hızlandırılmış kariyer diye tanımlayabileceğimiz Klasik modda 3'ten fazla ülke seçilebiliyor bu yıl. Ancak her iki modda da ülke sayısı ve veritabanı artınca, yükleme süreleri de uzuyor. Sekmelerde yan yana açılan pencerelerde bazı seçimlerimi kaydırıp kaçırmak, klavye kısayol tuşlarının Shift+Ctrl+P gibi garip dizilişlere sahip olması dışında teknik bir zorlukla karşılaşmadım.

Basın toplantısı ve özel görüşmelerdeki konuşma seçenekleri ise hâla olması gereken düzeyde değil maalesef. Eğitim bölümü başarılı; F.M. acemilerine ya da bencileyin uzun süre ara verip geri dönenlere mutlaka tavsiye ederim.

Taktikler için; "en iyi" diye bir şey yok bu dünyada, oyundaki hedefinize uygun, bütçe ve kadronuzla en iyi uyum sağlayacak taktikleri bulup transferleri yapmak önemli olan...

KÜNYE - KARNE

Tür: Simülasyon/Spor/Menajerlik
Yapım: Sports Interactive
Dağıtım: SEGA / Aral İthalat
Kutulu Fiyatı: 80 TL
Dijital İndirme: 60TL. (Playstore) - 40$ (Steam)
Yaş Sınırı: 3+
Dahası İçin: //www.footballmanager.com

NOTU: 8
SON KARAR: Kayıtlı oyunuma bir an önce dönmek için sabırsızlanıyorum diyeyim, gerisini siz anlayın.
Bulunduğu Platformlar: PC