Football Manager 26 - İnceleme

Normal şartlar altında buraya Kasım ayını güzelleyen ve Football Manager hasretimi gideren afilli cümleler ile başlardım. Ancak normal şartlar malesef aramızdan ayrıldı, kendileri Unity'den yapılmış bir tabuta konularak Championship Manager 01/02'nin yanına gömüldü. Umarım Football Manager 2008 ile birlikte yattıkları yerden bize ışık olmaya devam ederler. Zira karşımızda bir zombi kıyameti var ve benim gibi birkaç milyon insan bu kıyameti daha önce de yaşadı...

Evet sevgili Oyungezerler işte Football Manager 26'nın bünyemde yarattığı hissiyat tam olarak bu şekilde. Elimde bir mızrak ile zombi avlıyorum, zombi oyunlarından nefret ediyorum ama zombi avlamayı sevmeye çalışıyorum. Çünkü zombi avlamazsam hayatta kalamam, tamamen hayatta kalma iç güdüleriyle bu ava sarılmış durumdayım. FM 26'nın hikat garibesi durumunu anlatacak daha iyi bir metafor da bulamadım. Şimdilik metaforlar diyarından yeşil sahalara bir uzanalım bakalım neymiş bu apokalips;

Hayatımın Boşluk Tuşu 

Çoğu klavyede en en büyük tuş boşluk tuşudur. Çünkü çok işlevseldir, ve çok sık kullanılır. Sol elin baş parmağıyla pıt pıt basarken de içindeki aksam insana huzur verir. Championship Manager 02-03 ile birlikte de bu muhteşem tuş tüm menajerlik oyunlarının hayat damarı olmayı başarmıştı. Ta ki bu kara güne kadar, evet... Normal şartlar altında boşluk tuşu sizi en son okunmamış habere götürür, tüm haberler bittikten sonra da oyunun zaman akışı gerçekleşirdi. Ancak bu sefer haberleri tamamen es geçip doğrudan zaman akışına geçiyor ve tekrar boşluğa basmak da bu akışın durmasını sağlamıyor. İnanılmaz sinir bozucu bir durum var ortada ve bu yüzden çok fazla haberi görmeden geçebiliyorsunuz. Ayrıca haberler arasında geçerken yukarı yön tuşuyla ilerlemek bile bazen saçmalayabiliyor... FM 26 nasıl olduysa, nasıl başardıysa boşluk tuşunu bile bozmayı başarmış. Hani 23 senedir çalışan ve aksamayan bir özellik nasıl bozulur? Bunu bu şekilde piyasaya sürerken oyunu hayatında ilk defa oynayan insanlara mı denettiniz? DELİRDİNİZ Mİ?! gibi yüzlerce soru akla gelebilir ama hiçbiri bu hazin gerçekliği değiştiremez. 

"OYUNUMUZ GRAFİK OLARAK ESKİ GÖZÜKTÜĞÜ İÇİN UNITY MOTORUYLA BAŞTAN YARATIYORUZ, HARİKA GÖZÜKECEK" nidalarıyla övülen Unity motorunun belki de en büyük kurbanı boşluk tuşunu da müsadenizle yad ediyorum. Bununla birlikte genel bir arayüz kepazeliği de bizleri karşılıyor. Asırlardır, milenyalardır menajerlik oyunları bilgisayar oyunculuğunun yüz akıydı, oyunlar bilgisayara göre yapılırdı çünkü KİTLESİ BİLGİSAYARDAYDI. Ancak doyumsuz Sports Interactive sanki dünyada çok fazla koltuğa yatıp joystick ile FM oynamak isteyen insan varmış gibi oyunu konsola göre yapmış. Doğal olarak da kainatın başladığı günden bu yana ilk defa bir menajerlik oyununda OPTİMİZASYON sorunu yaşanmış. Oyun ekranı çeşitli bölümlere ayrılmış durumda ve bunu hissedebiliyorsunuz artık özgür değilsiniz. Mouse yerine joystick için tasarlandığı çok bariz bir tasarım var ortada ve bu yüzden kocaman ekranlarda küçücük yazılar gibi saçmalıklar da ortaya çıkıyor. Klavye-Mouse optimizasyonu olmadığı gibi oyunun genel akışı devasa bir baltayla sekmeye uğramış ve siz bu devrilen ağacın altında kalmadan menülerde gezmek zorunda kalıyorsunuz. 

Transfer Merkezi Nerede? Bakkalı Sağına Ver Kime Sorsan Gösterir...

Oyunun bu fecahat yeni motoru sayesinde devasa bir kaos FM topraklarında hüküm sürmeye başlamış. Hiçbir şey yerli yerinde değil, bir menüye girince kaybolup alt+f4'e yönelmek çok mümkün. Gözlemci atayamıyor, oyunculara gelen teklifleri bulamıyor ve aşırı çirkin karanlık temasının içerisinde boğulmamaya çalışıyorsunuz. Ancak üstünüze üstünüze gelen aşırı manasız yazılar sizi boğuyor, bir anda etraf kararıyor ve oyun bitiyor. FM'nin yeni arayüzü tam bu hislerle insanı karşılıyor. Neyse ki içerden birisi bize yardımcı olmak için oyuna bir güzellik eklemiş. Bu muhteşem insan bence en başta bahsettiğim eski menajerlik oyunlarının ruhunu taşıyan birisi, adeta bir ışık hüzmesi gibi oyuna ctrl+f kısayolunu eklemiş.

Tahmin edebileceğiniz üzere bu arama ekranı sizin oyundaki en büyük dostunuz. Oyundaki tüm kaosu olmasa da büyük oranda kargaşayı dindirip, tinsel bir huzur bulabileceğiniz yer. Ben şu an oyunda hala hangi alana nerden giriliyor bilmiyorum. Onun yerine ctrl+f yapıp "training, budget, penalties" gibi basit keywordler yazıp ordan çıkan ibarelerle hayatımı idame ettiriyorum. Eğer ki bu arama ekranı olmasaymış mümkün değil FM 26'da hayatta kalamazmışım. 

Hadi Biraz Pollyanna Olalım 

Oyunun iyi olduğu hatta muhteşem olduğu yerler de var. Hakkını vermek lazım. Yeni maç motoru epey iyi gözüküyor. Yine aptal saptal buglar var ama en azından görüntüsü daha güzel. Atmosferler daha canlı gözüküyor ama bunlar tabii ki hiç kimsenin FM oynaması için bir neden değildi. Oyunun muhteşemliğin sınırında yaptığı bir şey var. TAKTİKLER! 

Toplu oyun ve topsuz oyun olarak taktikleri ikiye bölmek çok yerinde bir karar olmuş. Tabii ki biz bu özelliğe asırlar önce cm3 motoruyla sahiptik ama orda oyunu izleyemediğimiz için biraz burukluk yaşıyorduk. Bu sefer FM 26 ile birlikte sonsuz taktik varyasyonu sahaya yansıtıp meyvelerini toplamaya canlı tanık olmak müthiş bir keyif. Halen içimde yeni nesil FM oyunları için bir ümit varsa tek sebebi bu taktik ekranıdır. Oyuncu rolleri tamamen değişmiş durumda. Artık her oyuncunun toplu oyunda ve topsuz oyunda apayrı rolleri olabiliyor. Örneğin hücumda tamamen serbest bıraktığınız 10 numaranız, tıpış tıpış geri gelip orta sahayı üçleyebiliyor. Ya da hücumda ceza sahasına girmesini istediğiniz kanat oyuncunuz defansa hiç gelmeyip sizin kanat hücum merkeziniz olabiliyor. Ön liberolar artık düşmanım değil, direnç merkezim olabiliyor. Yetenekli oyun kurucumu fazla yormadan üstündeki savunma yükünü dağıtabiliyorum. Futbol sahasıyla ilgili hayal ettiğim çok fazla şeyi FM 26'nın yeni taktik ekranı hayata geçirmemi sağlıyor. 

Unity'nin Yapay Zeka Entegrasyonu Sorunlu Sanırım

Football Manager her ne kadar çok oyunculu oynanabilse de özünde tek kişilik eşsiz bir deneyim. Bu yüzden yapay zekanın iyi olmasına muhtacız. Eski oyunlarda özellikle antrenör yapay zekaları beni çok üzmüyordu bazen saçmalıklar oluyordu ama minimal düzeydeydi. FM 26 ise rezaletlerine bir yenisini bu konuda eklemiş. Yapay zeka antrenörleri gerçekten çok salak. Hani normal bir salaklık seviyesinden bahsetmiyorum, baya baya yok gibiler. Örneğin oyuna başladığım Fenerbahçe kariyerimde Galatasaray'ın olağanüstü kadrosuyla bana zorluk çıkaracağından emindim. Ancak sene başı çok güzel bir paraya Torreira'yı sattılar ve bir sene boyunca yedek sağ bek dışında HİÇBİR TRANSFER YAPMADILAR. Derbiye Berkan Kutlu-Kaan Ayhan orta sahasıyla çıktılar... 

Oyunun maç motoru da sapıtmaya biraz müsait, örneğin bir başka arkadaşımın kariyerinde Kocaelispor, Beşiktaş'ı 8-0 yendi, benim kariyerimde Göztepe'nin Galatasaray'a 6 attığına tanıklık ettim. Benim daha ilk 12 dakikadan 5-0 yaptığım çok fazla maç oldu. Antrenörlerin salaklıklarına bir de maç motoru eklenince oyunun simülasyon hissi bir anda yok oluyor. Yaptığınız taktiklerin de halihazırda çok iyi kadroları olan Şampiyonlar Ligi seviyesindeki takımlar dışında lig maçlarında bir önemi kalmıyor. Zira ne yaparsanız yapın bir şekilde maçı kazanıyorsunuz, kazanamasanız bile rakipleriniz illa takılıyor. Sanırım en azından bu yapay zeka düzelene kadar Türkiye Ligi'nden uzak durup biraz Serie A ve Premier Lig'e yolculuk yapacağım. Transfer yasağı da olduğu için Lazio kariyeri epey ilgi çekici duruyor ya da alt liglerden eski günlerin hatırı için bir Perugia hiç fena olmayabilir...

Yazının genelinde büyük hayal kırıklıklarımı, öfkemi ve bu kıyamette hayatta kalmaya çalışma serüvenimi anlattım. Ancak son üç cümlede yine kendimi bir takım hayaller kurarken buldum. Bu iflah olmama durumu benim canımı çok sıkıyor sevgili Oyungezerler... Lakin bu sene çok ilginç bir şey yaşandı, 4 Kasım'da oyunu oynamaya başladığımda o kadar bezdim ki aklım başka oyunlara kaydı. Bakın bu durum daha önceki 25 senede bir kere bile başıma gelmemişti. Yeni menajerlik oyunu çıkıyor ve aklım başka oyunlara gidiyor, bu bence oyunun ne kadar kötü olduğuyla ilgili en çarpıcı örnek olabilir. Halen nasıl böyle bir şey yaşandı şokunu atlatamıyorum, aynaya bakıp kendime "3-5-2'Yİ TERSTEN OYNAYABİLİRSİN!" demekten başka elimden hiçbir şey gelmiyor...