Moving Out 2 - İnceleme

Moving Out 2 gelir gelmez kardeşime dedim ki küçük çocuk; sen, ben, taşımacılık. Reddedemeyeceği bir teklifti tabii. Hangi 16 yaşındaki genç adam ablasıyla evrenler arası taşımacılık işine girmek istemez.

Moving Out 2, ilk oyunun neden ve nasıl isim yaptığını çok iyi kanıtlamakla kalmıyor, halihazırda var olan harika temelin üstüne dahasını inşaa etmeyi de unutmuyor. SMG Studio ve Devm Games diyorlar ki, biz bu işi biliyoruz kardeşim.

Her şey gayet normal başlıyor gerçi. Bakın koltuk, bakın cam, bakınız hoop koltuğu camdan küttedenek atarak 3 saniye kazanıyoruz. Sizce de efsane bir taşımacılık hamlesi değil mi? Bu televizyonu da atıyorum izninizle.

Fakat işler birdenbire sarpa sarıyor. Çünkü Packmore’un birkaç noktasında farklı evrenlere açılan portallar ortaya çıkıveriyor.

Tut şunun ucunu fırlatalım abi!

Moving Out 2, ilk bakışta oynanış açısından ilk oyuna biraz fazla yakın görünebilir. Ama ona biraz vakit vermeniz lazım. Çünkü kontrol ettiğimiz karakterlerde değil yenilikler, çevre tasarımında; ve bu yenilikleri parça parça çıkarıyor karşınıza Moving Out 2. Ve bu özellikler çok oyunculu oynamayı teşvik ediyor gerçekten.

Mesela şemsiyelerin üzerinden zıplayabiliyor ya da eşyaları zıplatabiliyoruz. Ama bir zıplamadan sonra yeniden açmak gerekiyor şemsiyeyi. Bir yerde kardeşim atlayıp kapattıkça ben şemsiyeyi açtım mesela, tek başına 10 saat sürecek iş iki kişi olunca çat diye halloldu. Hele de önceden anlaşırsanız ekip arkadaşınızla.

Bazen lafa dalıp bir bakıyorsunuz ikimiz de haritanın başka ucunda iki kişilik malzemeler çekiştirdiğimiz oldu tabii. Ama örneğin demosunda bir türlü geçemediğim (yayında yaşadığımız hezeyan anları…) hayvanlı bölüm kardeşimle iki dakika sürmedi.

Burada da ilginç bir mekanik var örneğin. Keçiler. Evet. Birkaç hayvana ulaşabilmek için keçilerini size toslama isteğini kullanarak arkanızdaki çitleri kırdırmanız gerekiyor.

Gerçekten de özellikle bu paralel evrenler hikayesini kullanarak Moving Out 2 hem birbirinden tasarım olarak çok farklı görünen bölümler sunabiliyor, hem de bu bölümlerde özel ve farklı mekanikler sunabiliyor. Bu yeni mekaniklerin hiçbiri çok da eskiyecek kadar devam etmiyor. Bu da Moving Out 2’nin oynanış süresi boyunca taze kalmasını sağlıyor. Bir sonraki bölümde nasıl bir şey olacak acaba diye merak ediyorsunuz.

Şimdi geçme tamam mı? Dozer geliyor ÇİYUVV!!

Moving Out 2’yi ilk oyundan ayıran bir başka şey de erişilebilirlik iyileştirmeleri. Bazıları sadece oyunu daha “kolay” yapmak üzerine kurulu, mesela eşyaların taşıma kamyonuna (ya da bölgesine) koyduğunuzda kaybolmasını sağlayan özellik. Kardeşimle ben bunu kullandık vallahi, zaten bir kere taşımışız, bir de orada tetris mi oynayacağız. Hem benim yazacak bir incelemem var.

Ayrıca yazacak bir incelemem olması, oyunu tek başına da oynamak zorunda kaldığım anlamına geliyor. Ve oynanıyor da. Sadece… Gerçekten insan bir başkasıyla oynarken eğlendiği kadar eğlenemiyor. Fakat! Bu sefer Moving Out 2’de çevrimiçi çok oyunculu mod da var. Bu da birileriyle oynamak için artık aynı koltukla oturmanız gerekmediği anlamına geliyor.

Sonuç itibariyle Moving Out 2 ilk oyunu alıp başka bir şeye çevirmek yerine üstüne tadında eklemeler yapan, daha çok teknik anlamda geliştirilmiş (mesela online co-op) bir devam oyunu olmuş.

İncelemesini yazdıktan sonra da oynamaya ve çevremdeki insanlara oynatmaya devam edeceğim o oyunlardan.