Persona 3 Portable - İnceleme
PSP’niz yok mu? O halde PC versiyonunu bayinizden ısrarla isteyiniz!
Ben inceleyeceğim oyunları oynarken bir yandan da yazıya nasıl giriş yapacağımı düşünürüm. Oyuna dair fikirlerim netleştikçe nasıl bir giriş yapacağım fikri de netleşir, çünkü o zamana kadar o giriş cümlelerini defalarca değiştirmiş olurum. Persona 3 Portable yazısına nasıl başlayacağıma ise bir türlü karar veremedim çünkü çok karmaşık duygular içerisindeyim. “Karar verememek de bir tür karardır” deyince de yazıya böyle girmiş bulunduk bakalım.
Ya ben bu yazıda size Persona 3 Portable hakkında söylenmemiş hiçbir şey anlatamam aslında biliyor musunuz? Sonuçta bu bundan tam 14 sene önce çıkmış bir oyun ve PC versiyonu da o oyunun birebir aynısı. Tam manasıyla bir PSP portu. Üzerine yeni bir şey eklenmemiş, Atlus “PC oyuncularının hakkı olan Persona 3 versiyonu budur” demiş, dümdüz portlayıp geçmiş.
Ha şimdi bu iyi bir şey mi, kötü bir şey mi bu kısmı tartışacağız tabii. Ama size kalkıp da “Persona 3 Portable şöyledir, böyledir, uf nasıl muhteşemdir, bence Persona serisinin en iyi iki oyunundan biridir” muhabbeti yapmayayım diyorum çünkü bunları sağır sultan bile biliyor. Zaten size dijital arşivimizi de açmadık mı, bakınız hemen 34. sayımızı açabilir ve pek sevgili yazarımız John Arabudgey’in o dönem yaptığı incelemeyi okuyabilirsiniz. (Haydaaa… -Can) Bakın kendisi de hikâyenin derinliğinden ve mükemmelliğinden bahsetmiş, savaş sistemini ve sosyal link gelişimini övmüş ve “Eğer bir PSP’niz varsa kendinize yapabileceğiniz en büyük iyilik gidip derhal Persona 3 Portable oynamaya başlamak olur” demiş.
Bu noktada ona katılıyorum, ben de şu oyunu baştan inceliyor olsam aynı şeyleri söylerdim. Persona 3 Portable’ı mutlaka oynamalısınız. PSP’de olur, PC’de olur, PC ile aynı zamanda yayınlanan konsol versiyonları olur. Oyunun notu o zaman 9.5 ise şu an da 9.5, çünkü gerçekten harikulade bir oyun ve benim de PSP’min ayrılmaz parçalarından biri.
‘Ama’ dedin mi ardından kötü bir şey geleceği belli
Ama…. Ama…. Ya bunu nasıl söyleyeyim bilmiyorum ama… PSP’te bu oyunu oynadıysanız PC versiyonunu oynamasanız da olur be. Hatta Atlus’a PC’ye çevirdikleri versiyonun FES değil de Portable olması konusunda kızabilirsiniz bile.
Bakın o zamanlar PSP’nin teknik kısıtlamalarından dolayı Persona 3’te ve Persona 3 FES’te olan bazı özellikler Portable’a konulamamıştı. Örneğin ara sahneler animasyonlu değildi, sabit bir arkaplan üzerine konuştuğumuz karakterin 2D görseli çıkıyordu sadece. Yani oyun görsel roman mantığına daha bir yaklaşmıştı. Oyun dünyasında karakterimizi serbestçe dolaştıramıyorduk, bunun yerine ekranda daha önceden belirlenmiş noktalara tıklayarak oralara ‘ışınlanıyorduk’. Peki ama Atlus neden PC versiyonu için uğraşıp tüm bu versiyonların iyi yanlarını almadı derseniz buna cevabım tembellik olacak.
Persona 3 FES, ana oyuna ekstra içerikler eklemiş, ayrıca Aigis’i oynadığımız koskoca bir epilog bölümü sunmuştu. Persona 3 Portable ise oyuna kız ana karakter de eklemiş (hikâyenin belli kısımları ve sosyal linkler buna göre değişiyordu), savaş sistemini ise Persona 4’e yakınlaştırmıştı. Yani çok mu zordu PC için tüm bunları kombinleyen Ultimate bir Persona 3 çıkarmak? İçinde ekstra bölüm de olsun, kız ana karakter de seçebilelim, animasyonlu ara sahneler de olsun, kesilen anime kısımları da olsun, savaş sistemindeki yenilikler de korunsun.
Persona 3 Portable vs Persona 3
İşte tam da bu yüzden PSP’de Persona 3 Portable oynamış olan hiç kimseye “Al oyunu bir de PC’de oyna” diye önermek istemiyorum. Tıpkısının aynısı çünkü. Hatta şöyle diyeyim, o kadar ‘PSP’ bir versiyon ki bu, oyunda fareyi bile adamakıllı kullanamıyorsunuz ki. Oyunun kendi fare imlecinin üzerine kendi fare imlecinizle tıklayıp basılı tutarak o imleci hareket ettirmeniz gerekiyor. Yani oyunu oynamanın en pratik yolu kesinlikle gamepad kullanmak. Ama ben ne yaptım, oyunu telefona Steam Link ile yansıtarak, Kishi kontrolcüyle oynadım. Ha PSP’de oynamışım, ha bunda oynamışım hissi yaşattı, sadece görseller daha yüksek çözünürlüklü oldu :) İşte o noktada oyunu daha önce oynamış olanlara önermek istemediğimi fark ettim.
Atlusçum ya, bir kere de şaşırt bizi…
Bir kere Atlus’un tembelliği oyunun statik görsellerinde de kendini belli ediyor, çünkü arkaplanları iyileştirmekle bile uğraşmamış ve upscale işini tamamen yapay zekaya bırakmışlar. Çoğu arkaplan sadece bulanık bir görselden ibaret. Aynı durum seslerde de geçerli, savaşlar sırasındaki tüm sesler ‘sıkıştırılmış’ versiyonları kullanıyor ve kaliteleri gerçekten de savaş dışındaki seslere oranla çok düşük. Yani anlayacağınız anlamsız seçimlerin kurbanı olmuş Persona 3 Portable.
Yazının başlarında dedim ya Persona 3 Portable’ın o zaman notu neyse şimdi de o diye. O konuda fikrimde pek bir değişiklik yok. Ama bu not Persona 3 Portable’ı daha önce oynamamış olanlar için geçerli. Eğer PSP’de oynama imkânınız olmadıysa PC’deki versiyonun sizin için notu 9. Güle güle kullanın, oynayıp beğendikçe beni anın, “Çok nokta atışı not vermiş” diyerek övün. (Bu durumda beni mi övecekler, seni mi? Orası karışık olmuş bak. -Can) (İkimizi de övsünler işte yarı yarıya - Eser)
Ama eğer bu oyunu daha önce oynadıysanız PC portunun sizin için notu 7. PC versiyonunu oynamanız size hiçbir şey katmayacak, Persona 3’ün diğer versiyonlarında olan ekstralardan yine mahrum kalacaksınız. Ha canınız Persona 3 aşeriyorsa tabii ki her türlü gideri var, hem 36 tane de başarım eklenmiş mis gibi. Sadece beklentilerinizi çok yüksek tutmamanız gerektiğini hatırlatmış olayım.
Başlıklar
Persona 3 Portable’ın PC versiyonu için “orijinal oyunun upscale edilmiş hali” desem yalan olmaz. Ama bu durum Persona 3 Portable’ın müthiş bir oyun olduğu ve oynamamış herkese göz kapalı önerebileceğim gerçeğini zerre kadar değiştirmiyor.
- Deneyimleyebileceğiniz en güzel Persona hikayelerinden biri
- Kontrolleri özelleştirebilmek güzel
- Müzikleri zamana meydana okuyor
- Karakter kadrosu bence tüm Persona’lar arasında en iyisi
- Sosyal linkler çok zengin ve çeşitli
- FES ile Portable’ı birleştirip harika bir versiyon yapabilirlermiş
- Arkaplan görsellerinin bulanıklığı göze hoş gelmiyor
- Upscale dışında pek bir numarası yok
Şu remastered işini bir tane fan ekibine verseler çok daha kaliteli iş çıkarırlardı.
Bu arada zamana meydana okumak iyiymiş :D