Previously on Witcher…
Devamını okuUzun yıllar süren bekleyişimizin ardından sonunda Mount & Blade II: Bannerlord’un erken erişim sürümüne kavuştuk ve şimdilik gördüğümüz kadarıyla ilk tepkiler oyunun gayet iyi olduğu yönünde. Biz de izlenim yazımızı birkaç gün içinde yayınlayacağız. Ancak şimdiden bir şeyler yazmamayı da kendimize yakıştıramadık, o yüzden oyuna başlarken seçeceğiniz tarafı kolaylaştırmak adına içerik yazılarımıza Bannerlord’daki yeni kültürleri (ulusları) tanıtarak erkenden başlayalım istedik.
Warband’ın 210 yıl öncesinde, uzun zamandır diyara hükmeden kadim imparatorluğun dağılmasına ve Warband’daki ulusların ortaya çıkışına vesile olan iç savaşın hemen arifesinde başlıyor Bannerlord. Dolayısıyla yeni oyunda bazıları Warband’daki ardıllarını andırsa da birbirinden heyecan verici yepyeni kültürler bulunuyor, buyurun bunlara tek tek bakalım:
İMPARATORLUK
1000 yıl önce Kalradya sayısız kabilenin istila ettiği kanunsuz bir kıtaydı. Ancak bu kaos ortamı Calradoi kabilesinin etrafındaki şehir devletlerini (genellikle zorlayarak) konfederasyonuna katmasıyla son buldu ve her zaman çeşitli sorunlar yaşasa da bu devlet 1000 yıl boyunca Kalradya’nın merkezine hükmetti.
Ancak “Calradoi’nin kralı olmaz” prensibiyle başta bir demokrasi olarak kurulan bu devlette zaman geçtikçe askeri liderler güçlerine güç katıp yozlaşarak krallıklarını ilan etti ve sonunda demokrasiden geriye pek az şey kaldı. Şimdi ise ülke son imparatorun bir varis göstermeden suikaste uğramasıyla kraliyet ailesini destekleyen Güney, senatoyu destekleyen Kuzey ve askeriyenin baskın olduğu Batı arasında kanlı bir iç savaşa sürüklenmiş durumda. Üstelik bu fırsatı gören çevre kültürler de bu kriz ortamında koparabilecekleri en büyük parçayı koparmak için harekete geçtiler.
Geçmişiyle Roma İmparatorluğundan esinlenmiş olan İmparatorluk; şehirlerinde, geleneklerinde ve tabiki ordusunda da bu izleri taşıyor. Özellikle imparatorluk şehirleri 1000 yıllık gelişme sayesinde diyarın en zengin ve üretken yerleşimleri. İmparatorluk ordusu genel olarak her alanda uzmanlaşmış, yapısal olarak çeşitli bir yapıya sahip. Ekipman olarak da yine 1000 yıllık disiplin ve gelişmenin sonucu olarak diğer kültürlere göre avantajlı durumdalar. Bizans’ın ağır zırhlı süvarilerinden esinlenen Katafraktlar ise İmparatorluk’un en önemli gücü konumunda.
1000 yıldır süren düzeni disiplinli ve her alanda etkin ordularınızla içine düştüğü kaostan kurtarıp tekrar parlak günlerine döndürmek istiyorsanız, İmparatorluk bu yardımınızı cömertçe ödüllendirecektir.
> İmparatorluk Katkısı: Şehir projelerine, sur onarımlarına ve kuşatma silahlarına %20 inşaat hızı bonusu.
VLANDİYA
İmparatorluğun zayıf dönemlerinde uzak diyarlardan paralı askerler olarak çağırılan Vlandiyalılar, zaman geçtikçe çoğalıp güçlenmiş, büyük topraklar üzerinde hak sahibi olmuş ve sonunda İmparatorluğun zayıf bir anında bağımsızlıklarını ilan ederek Batı’nın mutlak hâkimi olmuşlardı.
Toprak büyüklüğü bakımından başlangıçta en büyük devlet olsa da güçlü feodal beyliklerin birleşmesiyle meydana geldiği için Vlandiya’lı baronların iç çekişmelerini durdurarak dış sorunlara odaklanmalarını sağlamak oyun boyunca zorlu bir mücadele olacak. Ortada güçlü görünmesine rağmen her an darmadağın olmaya müsait bir devlet var yani.
Vlandiyalıların esin kaynağı Orta Çağ’da kuzey Fransa’ya yerleşip daha sonra İngiltere’den Kutsal Topraklara kadar geniş bir coğrafyada çeşitli krallıklar kuran Normanlar. Ayrıca bu devlet Warband’daki Svadya, Rodok ve Veagir uluslarının da kökeni konumunda, zaten haritanın Warband’da bulunan kısmı büyük oranda Vlandiya hakimiyetinde.
Vlandiya ordusu da Norman köklerine ve dolayısıyla Orta Çağ’a dayanıyor, özellikle arbaletçileri ve ağır süvarileri Vlandiya’nın parlayan birlikleri. Tabiki her süvari sağlam bir mızrak duvarına saldırırken temkinli olmalı, ama doğru yönlendirilirse Vlandiya’nın oldukça ezici bir gücü olduğunu kabul etmek gerek.
Eğer sık sık iç çekişmelerle uğraşmak ve Orta Çağ’dan fırlamış ağır süvari birliklerinizle düşman hatlarını delip geçmek istiyorsanız Vlandiya bu konuda size istediğinizi verecektir.
> Vlandiya Katkısı: Askerler savaşlardan %20 daha fazla Tecrübe Puanı kazanır.
STURGİYA
Kuzeyin ıssız ve soğuk ormanlarında yaşayan, hayatları boyunca karların içinde mücadele ederek sertleşen Sturgiyalılar, imparatorluğun genişlemesiyle gelişen kürk ticareti sayesinde zamanla zenginleşmiş ve gelen maceracı servet avcılarıyla yerel kabile büyüklerinin ittifakları sonucu merkezi bir güç olarak ortaya çıkmışlardı.
Tahmin edebileceğiniz üzere yoğun olarak Slavlardan ve bolca da Orta Çağ’ın gözü dönmüş savaşçılarına sahip Viking kültüründen esinlenen bu ulus, aynı zamanda Warband’daki Nord ulusunun da öncülü durumunda. Ancak başta dediğimiz gibi yoğun olarak Slav kültüründen de etkilendiği için Sturgiya ordusu Nordların aksine süvari birlikleri de içeriyor.
Yine de merak etmeyin, bekleyeceğiniz gibi kuzeyin bu cesur halkında ordunun merkezini hala düzenli piyade birlikleri oluşturuyor ve sert kalkanlarıyla düşman akınlarını durdurmakta çok maharetliler.
Nordik kültüründen izlerle dolu bir macera yaşayıp düşman süvarilerini ön piyade hattının önünde birer birer eritmek istiyorsanız karlarla kaplı bu topraklar sizin için biçilmiş kaftan.
> Sturgiya Katkısı: Karlı topraklar %20 daha az yavaşlatır.
KUZAİT
Doğunun engin çim denizlerinde yüzyıllarca yerleşik hayata, fetihlere ve büyük mücadelelere uzak, iç mücadeleleriyle meşgul olarak göçebe şekilde yaşayan atlı klanlar, iki nesil önce bilinmeyen bir sebeple toplu halde batıya hareket etmeye başladılar ve İmparatorluğun ticaretle zenginleşmiş doğu şehirlerini ele geçirerek bir ulus haline geldiler. Boyun eğmeye alışık olmayan yapıları nedeniyle iç birlikleri konusunda hala sıkıntılar yaşansa da Kuzaitler o zamandan beri her an hareket etmeye hazır olarak İmparatorluğa büyük bir tehdit oluşturdu.
Orta Asya’nın göçebe halkları Moğollar ve Türklerden esinlenen Kuzaitler; tıpkı bu milletler gibi her ne kadar yerleşik hayata geçmiş olsalar da hala eski göçebe hayatlarından kalan miraslara sıkı sıkıya bağlılar. Aynı zamanda Warband’daki Kergitler de Kuzaitlerin içinde yer alan klanlardan biri.
Ata binmeye daha yürümeyi bile öğrenmeden önce başlayan Kuzaitlerin ordularını da yoğun olarak atlı birlikler oluşturuyor. Özellikle at üstündeyken ok atabilmek gibi diğer milletlerin yoksun olduğu bir marifete sahip olan Kuzaitler, savaş alanını iyi kullandıklarında düşman ordusunu yanlarına bile yaklaştırmadan yok etmeleriyle ünlü.
Süvarilerinizle açık ovalarda rüzgâr gibi esmek, çaresizce peşinizden koşan düşmanlarınızı ok yağdırarak eritmek istiyorsanız, Doğu’nun bozkırları sizi bekliyor.
> Kuzait Katkısı: Sefer haritasında atlılar için %10 ekstra hız bonusu.
ASERAY
İmparatorluğun güneyini çevreleyen Bronz Çöl Nahasa, ezelden beridir düzinelerce klana bölünmüş şekilde bu çölün bereketli vahalarında yaşayan Aseray halkına ev sahipliği yapmıştır. İmparatorluk en parlak zamanlarında bile bu sonsuz çöle ordularını göndermeye cesaret edememiş olsa da uzun süre iç çekişmeleri kendi lehine kullanarak çıkarlarını korumayı başarmıştı. Ancak şimdi İmparatorluğun zayıflamasıyla Aseray halkı tek bir sultanın himayesi altında bir ittifak kurmayı başardı.
Aseray kültürü, kökenlerini 7. yüzyılın büyük İslami fetihleriyle üç kıtaya yayılan bir halifelik kurmuş olan Arap kabilelerinden alıyor. Tıpkı onlar gibi topraklarının büyük çoğunluğu çölden oluşsa da Aseray halkı ticaret sayesinde büyük yerleşimler kurmayı başarmış durumda.
Ordu yapısı dengeli olsa da özellikle mızrağı çevik bir şekilde ustaca kullanabilen piyadeleri ve ünlü Arap atlarının avantajına sahip hafif süvarileri Aseray ordusunun en güçlü yanları.
Güney’in sonsuz çöllerindeki kum fırtınalarını Kalradya’nın bereketli topraklarında estirmenin zamanı geldi diyenlerdenseniz Aseray doğru seçim olacaktır.
> Aseray Katkısı: Kervanları oluşturmak %30 daha ucuzdur, %10 daha az ticaret gelir kaybı.
BATANYA
Kuzeybatı’nın puslu tepelerinde yaşayan vahşi Batanyalılar, önce İmparatorluk lejyonlarını, ardından Sturgiya ve Vlandiya krallıklarını yüksek kalelerinden cesurca püskürtmüş; ormanlardan ansızın çıkıp saldırmalarıyla her zaman ovalarda yaşayan halkların kâbusu olmuşlardı.
Britanya’nın kadim yerleşimcileri olan Keltlerden esinlenerek tasarlanan Batanyalılar, tıpkı onlar gibi derin ormanları ve yüksek tepeleri mesken tutmuş bir halk. Komşuları gibi fetih konusunda fazla maharetli olmasalar da gözü dönmüş savaşçıları düşmanlarını öldürmek konusunda herkesten daha yetenekli.
Yaşadıkları coğrafyaya uygun olarak Batanya birliklerinin çekirdeğini de diyardaki en yetenekli okçular ve dev baltalarıyla korkusuz piyadeler oluşturuyor.
Düşmanlarının yaklaşmaya cesaret edemediği yüksek kalelerinden tüm diyara korku salan gözü dönmüş savaşçılarıyla ünlü bu kültür, ormanların içinden bir anda fırlayarak düşmanlarına nefes aldırmak istemeyen oyunculara istedikleri askerleri sağlayacaktır.
> Batanya Katkısı: Ormanlar %10 daha az yavaşlatır.
sadasdasd