Rocket League’in Arkasında Gizli Bir Hikaye Mi Var?

Çatlak bir soru, gizemli bir cevap

Rocket League’deki arabaları kimin sürdüğünü hiç merak ettiniz mi? Bir sürücüleri var mı? Uzaktan kumandalı cihazlar mı? Yoksa Transformers misali kendi bilinci olan araçlar mı bunlar? Arabalarınızı oradan oraya sürer, minik (!) topumuzun peşinden tam gaz koştururken bunu merak ettiniz mi hiç? Hayır mı? Ben de öyle…

Ama Kotaku editörleri bu konuya fena takmış anlaşılan. Çünkü yemeyip içmeyip bu sırrı çözmek gibi son derece ulvi ve de çağ atlatan bir uğraşının peşine düşmüş kendileri. Bugün paylaştıkları bir haberde aynen şu sözleri kullanmışlar:

“Belki uzaktan kumandalı değillerdir. Belki de onları birileri kullanıyordur. Belki siz. Belki ayılar. Belki de arabalara takla attıracak şekilde eğitilmiş, ekstrem yerçekimi koşullarına dayanıklı köpekler. Belki de sözleşmeli Aubotlardır ve bir sürücüye ihtiyaçları yoktur.

“Peki bu arabalar ne büyüklükte? Çünkü bundan hiç söz edilmiyor. Onları bir okul binasıyla bir T-Rex’in siluetlerinin arasına park etmiş vaziyette görmüyorsunuz hiçbir zaman. Araba boyutundalar mı? Küçük oyuncaklar mı? Yoksa DEVASA TANKLAR mı?”

Bu soruların dayanılmaz ağırlığı altında ezilen editörümüz hayatın anlamını bulmak için Himalaya Dağları’na tırmanan bir kaşif edasıyla oyunun yapımcısı Psyonix’e bir e-mail atmakta bulmuş çareyi. Aldığı yanıt gerçekten de ilginç (ve de ders niteliğinde):

“Onların uzaktan kumandalı mı yoksa normal boyutlarda arabalar mı olduğunu açıklamadık. İnsanlar tarafından mı sürüldüklerini, bilinçli olup olmadıklarını ya da bir yapay zekâ tarafından kontrol edilip edilmediklerini de açıklamadık. Bunu kasıtlı olarak bir sır olarak sakladık ve öyle devam etmeye de niyetliyiz. Bu şekilde daha eğlenceli (ve insanların belirli bir hikâyeye bağlı kalmaksızın oyundan keyif alması daha kolay).”

Bence Psyonix’in cevabı son derece mantıklı. Her oyun illaki çok derin bir senaryoya sahip olmak zorunda değil sonuçta. Özellikle de bu Rocket League gibi saf eğlenceye dayalı bir yapımsa.

Gerçi her ne kadar teknik olarak “Git işine be, manyak!” cevabı almış olsa da Kotaku editörü hâlâ “Hikâyesi yok demedi, sır olarak sakladık dedi!” diyerek kendini avutmaya devam ediyor ama olsun. O da böyle eğleniyor demek ki…

YORUMLAR
Parolamı Unuttum