Türk oyuncuları olarak geçtiğimiz günlerde sevindirici bir haber aldık. Bu haber tabii ki The Witcher 3'ün Türkçe çeviriye kavuşmasıydı.
Bu güzel gelişmenin ardında yatanları öğrenebilmek için The Witcher 3: Wild Hunt'ın arkasındaki ekip CD Projekt RED ve oyunu Türkçeye çeviren 23 Studios ile bir röportaj gerçekleştirdik. Öncelikle CD Projekt ile 23 Studios'a bu röportaj ve Türkçe dil desteği için teşekkür ederek sizlere iyi okumalar diliyoruz.
S: The Witcher 3’ü Türkçe olarak görmek harika olacak. Lütfen bize biraz kendinizden bahseder misiniz? The Witcher 2’yi çeviren grupla aynı kişiler misiniz? Daha önce hangi projelerde çalıştınız? Onlardan gelen geri dönüşler nasıldı? The Witcher 3’ün çevirisinde kaç kişi çalışıyor?
23 Studios: Merhaba! Biz 23 Studios adlı bir oyun çeviri firmasıyız. 2009’da kurulduk ve o zamandan beri Total War, inFamous ve Uncharted serileri, Hitman: Absolution, Dungeons & Dragons: Neverwinter, Bloodborne, The Order: 1886 başta olmak üzere 40’tan fazla AAA yapımın yerelleştirilmesini yaptık. The Witcher 3: Wild Hunt’ta çoğu daha önce The Witcher 2’nin çevirisini de yapan 12 kişilik bir ekip çalıştı. Daha önceki çevirilerimiz genel olarak iyi tepkiler aldı ve bunun sebebinin hepimizin sıkı birer oyuncu olmasına bağlıyoruz. Hepimiz oyunları Türkçe olarak görmeye hevesli olduğumuzdan her projemizi en kaliteli şekilde sunabilmek için canla başla çalışıyoruz.

S: CDPR ile birlikte The Witcher 3’ü çevirmeye ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Siz mi ısrar ettiniz, bu konuda herhangi bir etkiniz oldu mu? Bize biraz süreçten bahseder misiniz lütfen? Nasıl gerçekleşti bu proje?
Mikołaj Jastrzębski-Szwed (CD PROJEKT RED’in Kıdemli Yerelleştirme Yapımcısı): The Witcher 3: Wild Hunt’ın yayımlanmasının ardından Türk hayranlarımızdan oyunun Türkçeleştirilmesinin mümkün olup olmadığını sıran pek çok e-posta aldık. Bunun gerçekleşebilmesi için elimizden gelenin en iyisini yaptık ve hem Türkiye’nin önde gelen yerelleştirme firmalarından hem de The Witcher hayranı olan 23 Studios’la bağlantı kurmayı başardık. Onlar da oyunun Türkçeleştirilmesinde bize yardımcı oldular.

S: The Witcher 2’de direkt çeviri değil de uyarlama olan bazı terimler vardı. Mesela “Witcher” kelimesi, dilimizde tam ve uygun bir karşılılığı olmadığından Büyücü gibi bir anlamı olan “Efsunger” olarak çevrilmişti. Oyunu bu orijinal terimlerle oynamak güzeldi. The Witcher 3’ün çevirisi The Witcher 2’deki bu terimler üzerine mi kurulu olacak, yoksa yeni bir şeyler mi göreceğiz?
23 Studios: Evet, iki oyun arasında maksimum tutarlılık sağlamak adına The Witcher 3’te de aynı terimleri kullandık. Ancak üçüncü oyun boyut anlamında ikinciden çok daha büyük olduğundan The Witcher’ın Türkçe kelime haznesi için bir sürü yeni isim türetmemiz gerekti. Oyunda karşımıza çıkan isimlerin uygun birer karşılığını bulmanın Türk rol yapma topluluğu için çok önemli olduğuna inanıyoruz. Bir topluluk olarak bu alandaki tüm çevirmenler için oyunlarda, kitaplarda ve bunun gibi diğer alanlarda kullanılacak ortak bir standart oluşturmak zorundayız. Bazı insanların “Efsunger” gibi terimleri başlangıçta tuhaf bulduğunu kabul ediyoruz, ama daha sonra buna alışıyorlar ve aldığımız geri dönüşler genel olarak olumlu. Bunu daha önce başka projelerde de yaşadık. The Witcher 3’te görünen benzersiz terimlerden bazılarına uygun bir Türkçe karşılık bulmak pek çok beyin fırtınası ve araştırma yapmamızı gerektiriyor. Eski Türkçe sözlüklerden yararlanmanın yanı sıra Türk mitolojisine de başvuruyoruz. Örneğin “Chort” adlı yaratığın ismi üzerinde çalışırken bunun aslında kadim Türk hikâyelerinde görülen ve “Çor” denen yaratık olduğunu gördük. Oyunun geçtiği evren Doğu Avrupa mitolojilerine dayandığından ve tarih boyunca kültürlerimiz arasında pek çok etkileşim gerçekleştiğinden bu alanda bir sürü benzerlik olduğunu fark ettik.

S: The Witcher 3’ü Türkçeleştirmek kulağa eğlenceli geliyor. Sizin için de öyle miydi? Gerçi oyunun boyutunu düşünüce... yoksa yorucu muydu? CD Projekt’le çalışmak nasıl bir duyguydu?
23 Studios: Çalışması hem keyifli hem de zor bir projeydi. Bizler ekip olarak her şeyden önce oyuncuyuz ve The Witcher 3 gibi bir oyunu yerelleştirmek bizim için büyük bir onurdu. The Witcher 3’ün video oyunları tarihinde yapılmış en harika yapımlardan biri olduğuna şüphe yok. Bu tür projeler oyunun kalitesine denk, birinci sınıf çeviriler gerektirir. Hem gurur duyacağımız hem de oyunun hak ettiğine inandığımız bir çeviri yapabilmek için çok çalıştık. Bazen gecemizi gündüzümüze kattığımızı söylersek abartmış olmayız, ama her anından keyif aldık. Hepimiz oyunu en az bir kez bitirip mümkün olan farklı sonuçları görebilmek için oynanış videolarını izledik.
CD Projekt RED bu süreç içerisinde bize çok yardımcı oldu elbette. Tüm sorularımızı hızlı bir şekilde yanıtladılar ve gereksinim duyduğumuz bütün dosyaları, araçları ve bilgileri sağladılar. Türk oyun topluluğuna değer verdikleri için buradan onlara teşekkür etmek istiyoruz, umarız diğer oyun firmalarına da örnek olurlar.
The Witcher 3 çevirimizle bizden beklenen yüksek kaliteyi tutturduğumuza inanıyor ve bu sayede Türk oyuncuların oyundan keyif alacağını umuyoruz.

S: Bir oyunu yerelleştirmenin eğlenceli ve zor yanları nelerdir? Özellikle de The Witcher 3’ün?
23 Studios: The Witcher 3’teki tüm metinler oyunun kalitesine uyacak şekilde, profesyonelce yazılmış. Ana görevler ve yan görevler birbirlerine kusursuz bir biçimde bağlanıyor ve türün bir hayranı olarak hepsinin RYO oyunları tarihindeki en iyi hikâyelerden bazıları olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bloody Baron’un (Kanlı Baron) hikâyesini kim unutabilir ki? O yüzden böylesine kaliteli metinleri çevirmek çok eğlenceliydi. Her zamanki, “Hey, ben X. Y’mi kaybettim. Lütfen onu bul,” türü bir RYO değil bu. Oyundaki her karakterin kendi hikâyesi var ve oyun size bunları doğal, yerel bir İngilizceyle aktarıyor. O yüzden bu kısmı eğlenceli olduğu kadar da zordu, çünkü orijinal anlamından çok uzaklaşmadan doğal bir uyarlama elde edebilmek için gerçekten de çok çalıştık.
S: Çeviri tamamlandı mı? GOTY sürümünde yer alacak mı? Eğer almayacaksa ne zaman yayımlanacak?
Mikołaj Jastrzębski-Szwed: Mutlulukla belirtirim ki evet, The Witcher 3’ün Türkçe çevirisi tamamlandı ve hem orijinal Wild Hunt’ı hem The Hearts of Stone ve Blood and Wine eklentilerini hem de tüm ek içerikleri kapsıyor. Hem Game of the Year sürümünün ilk günü yayımlanan bir yamayla hem de The Witcher 3: Wild Hunt’ın 1.30 yamasıyla birlikte gelecek.
















