Bu yazı daha önce Oyungezer dergisinde yayınlanmıştır.
Öyle çok keskin bir şekilde olmasa da izninizle JRYO’ları ikiye ayırmak istiyorum (böyle de zıtlıktan, nefretten beslenen bir adamım işte): Dragon Quest’imsiler ve Final Fantasy’msiler. DQ’msular karakter arketiplerini ve anime klişelerini daha bol kullanan; huzurlu, rahat bir oyun atmosferi sunan oyunlardır. FF’imsiler ise daha fazla epik ve duygusal sahne yaşatma çabasındadır ve bu oyunlarda hikâye örgüsündeki komplekslik önemlidir.
Ödülünüz savaştaki performansınıza göre değişiyor
Bu ikinci kategorideki oyunlar bizim bu Batı’da daha çok seviliyor olsa da (FF ve Persona serisi gibi) aslında dünya üzerinde türle ilgili insanların çoğunluğuna JRYO dediğiniz zaman akıllarına DQ’msular gelecektir. Toplamda daha popülerdirler yani. Mesela en son Dragon Quest X’un Japonya dışına hiç çıkmamasına rağmen dünya genelinde en çok satan FF olan FF VII’den daha fazla sattığını söylesem şaşırır mıydınız?
İşte Tales serisi de bu DQ’msulardan. Japonya’da DQ ve FF serilerinden sonra en popüler JRYO serisi olmasına ve toplam 14 ana oyunu çıkmasına rağmen Batı’da nispeten az bilinir. 2004’te GameCube için yapılan ve de şu an PS3 için çıkan HD versiyonuna baktığınız, birçoklarınca serinin en iyisi olarak görülen Tales of Symphonia da aynı şekilde... Peki bu az bilinmesi olayı kötü bir şey mi yoksa o kadar da kötü bir şey değil mi?
Klişe demek her zaman kötü demek değildir
Ana karakterimiz Lloyd adında, pek parlak zekâlı olmayan, çevresindekileri korumak için her şeyi yapabilecek, cesur bir genç. Yakın arkadaşı, seçilmiş kişi Colette’in dünyadaki bütün tapınakları sırasıyla dolaşıp bir meleğe dönüşmesi ve çökmekte olan Sylvarant dünyasını kurtarması yolculuğunda birkaç diğer karakter ile birlikte ona eşlik ediyor (Benzer konseptteki Final Fantasy X’la aynı aya denk gelmesi tatlı bir tesadüf olmuş).
Sheena en sevdiğim karakter oldu. Tsundere candır.
Karakterler klişe. Doğrudur. Ama nasıl diyeyim, “üff bu karakterleri de yüz kere gördüm, yetti artık” moduna giremiyorsunuz da. Çünkü sevdiriyorlar ya kendilerini. Yolda giderlerken biri birine laf atıyor, ötekisi saçma saçma konuşuyor, gülümsetiyorlar insanı ister istemez. Sonra duygusal bir sahne giriyor, öyle ağlak damar bir şey olmuyor ama karakterlerin arasındaki sıcaklığı hissediyorsunuz. Benzer şeyleri hikâyenin kendisi için de söyleyebilirim. Nerelere gideceği, nasıl dönemeçlerin yaşanacağı yüz metreden belli belki ama sardırınca da su gibi gidiyor.
Oyunun geneli olmasa da anime ara sahneleri görsel olarak çok çok iyi.
Çıktığı sıralarda oyun dinamik dövüş sistemi ile bayağı bir övülmüştü. Gerçek zamanlı olarak saldırıyor ve savunuyor, mana isteyen yeteneklerinizi kullanabiliyor, hatta doğru özel saldırıları bir araya getirerek ekipteki diğerleriyle çok güçlü ortak saldırılar yapabiliyorsunuz. Büyücü bir karakteri yönetmeye kalkarsanız büyüler arasında çok beklediklerinden dövüşler biraz yavanlaşabiliyor yalnız. Savaşçıları yönetmek daha keyifli oyunda (RYO’larda her zaman menzilli karakter seçen biri söylüyor bunu).
Dövüş sisteminin eskiden olduğu kadar güzel olduğunu söyleyemeyeceğim. Yıllar boyunca bir sürü JRYO dinamik dövüş sistemini tercih etti ve bu konuda bayağı iyi işler çıkardıkları da oldu. Tales of Symphonia’nın sistemi süründürmüyor belki ama güncel JRYO’lardan kopuk biri değilseniz 10 yıl önce oynayanlara verdiği tadı size veremeyecektir.
Oyunda hiç üst düzey bir görsellik sunma amacı olmamasına rağmen elimizdekinin HD sürüm olmasına binaen iki satır bir şeyler yazmak gerek. Tales of Symphonia çok özenli bir HD’leştirmeden geçmemiş. Dokular vs hep aynı, yalnızca çözünürlükleri yüksek. Ama dediğim gibi bu oyun kendini 10 yıl önce görselliği için oynatmadı. Durum bugün de farklı değil.
Tales of Symphonia JRYO türüyle ilgisi olmayan kimsenin ilgisini çekmeyecektir. Türle ilgiliyseniz de nasıl bir oyun oynamak istediğinizi kendinize sormanızda fayda var. Sevimli, sevilesi karakterlerle dolu huzur veren bir oyun ise istediğiniz ve daha fazlası değilse, Tales of Symphonia’da aradığınızı bulacaksınız.
NOT
6
KÜNYE
TALES OF SYMPHONIA (PS3)
Tür: JRYO
Yapım: Namco Bandai
Dağıtım: Namco Bandai
Sistem: -
Kutulu Fiyatı: 140 TL
Dijital İndirme: 79 TL (Chronicles) (PS Store)
Bulunduğu Platformlar: PS3
Ne İyi?
Huzur veren oyun dünyası
Sevilesi karakterler
Biraz eskimiş ama hani çok da eskimemiş, keyifli dövüş sistemi
Ne Kötü?
Vurucu, unutulmaz bir öyküsü yok
Çok özenli HD’leştirilmemiş
