Rematch - İnceleme

"EKMEK MUSAF AŞKINA DEFANSA GELİN" naralarıyla biten halı saha kariyerimin ardından emekli olduktan sonra dijital alanda top koşturmak tek alternatifim oldu. Yaş kemale erip kondisyonlar sıfırın altına inince insanın yapacak başka şeyi de kalmıyor sevgili Oyungezerler... Ben de isterdim eski günlerdeki gibi sol kanattan bindireyim ters ayakla uzak direğe plase yollayım ama olmuyor. Neyse ki Rematch çıktı da halı saha özlemim bir nebze azaldı. 

Oyunu daha kapalı betasından beri her açıldığı an deliler gibi oynayan birisi olarak tam çıkışına gün sayarken ekrana ekmek banıyordum. Hele ki Game Pass'de olacağını bildiğim için bu sevincim daha da artmıştı. Lakin daha çıkmadan biraz hevesim kırıldı çünkü oyunda henüz çapraz oyun desteği yok... Tıpkı eş muafiyeti nedeniyle halı sahaya gelemeyen arkadaşlar gibi bu oyunda da platform muafiyetiyle takıma dahil olamayan çok sayıda arkadaşım oldu. Buradan yetkililere sesleniyorum; LÜTFEN, lütfen beni kendini Ronaldinho sanan 12 yaşındaki çocuklarla aynı lobiye koymayın, futbol böyle bir şey değil... 

Fox In The Box

Gerçek hayatta futbol oynarken orta saha çizgisinin rakip tarafında yer alan hiçbir pozisyonda görev almadım. Stoper, sol bek ve ihtiyarlığa doğru bolca kalecilik dışında verimli olduğum pek bir pozisyon da yoktu. Lakin dijital oyunlarda ki bu FIFA'nın Pro Club'ı ile başlayıp Rematch ile devam ediyor. Hücum oyuncusu oynamayı çok seviyorum ama öyle şaklabanlık yapan cinsten değil... Sağı öldürür, solu süründürür cinsten. Ruh eşim bu oyunlarda kesinlikle Pippo Inzaghi topu bir şekilde rakip kaleye atmak en büyük derdim. Maçı 3-0'dan 4-0 yapan boş kaleye atılmış bir gole bile kollarımı açıp çılgınca sevinebilirim. Evet ben buyum, iflah olmaz bir gol aşığı meşhur Fox in the Box yani ceza sahası tilkisi... 

Rematch'te özellikle kendi takımımla oynadığım zaman bunu çok güzel başarıyorum. Çünkü futbolda takım arkadaşlarını tanımak çok önemli. Kim ne zaman nerede şımarır, nerede pas atar bildiğim için CM/FM tabiriyle 20 olan off the ball (topsuz oyun) özelliğim devreye giriyor. Ne yazık ki kendini Neymar zanneden çocuklarla oynarken ön liberoya geçip Gattuso gibi ayak kırmaya oynamaktan başka çarem kalmıyor. Oysa ben de futbolun güzel yanlarını ön plana çıkarmak isterdim... Şaka şaka Rematch'de defansif oynamanın da inanılmaz bir hazzı var. Özellikle bu bahsettiğim şaklabanların ayğından ÇAAAT diye topu alıp bir uzun topla kontra başlatmanın keyfi gol atmaya biraz yakın bir keyif. 

Işınlanan Toplar

Oyunun beta sürecinden bu yana en çok canımı sıkan durum aynen devam ediyor. Top sürekli ışınlanıyormuş gibi hissettiriyor. Bu sanırım Rematch'ın çapraz platform desteğinden bile önce çözmesi gereken bir durum. Muhtemelen sunucularla alakalı bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Zira muhteşem bir zamanlamayla topa kayıp önümde olacağını beklerken birkaç milisaniyelik bir kare atlamasından sonra topun bizim kaleye doğru gittiğini görmek hiç hoş değil. Aynı şey hücum da rakipten topu kurtardığını sanıp gol atıp kolları açmaya hazırlanırken topu bi anda 3 kilometre ötede görünce de yaşanıyor. Bu tarz durumlar çok sık yaşanınca da oyunun keyfine baya bi limon sıkılmış oluyor. 

Oyunun bir diğer büyük sorunu da top fiziği. Futbol tabiriyle topun canı olmasına epey alışığım ama Rematch'in topu çok nazlı sevgili Oyungezerler... Bazen paslar anormal hızlı giderken bazen tıngır tıngır giden tam güç şutlar oluyor. Duvardan seken topların boş kaleye tamamlanması betadaki en büyük metalardan biriydi ancak bu nazlı top ile birlikte topun sekmesi de bir tuhaf. Uzaktan şutlarda falso vermek epey eğlenceli özellikle benim gibi klavye+fare ile oynuyorsanız süzüle süzüle çatala giden topu izlemek çok güzel ama top kağnı gibi hareket ettiği için gol olma ihtimali de epey düşük. Gol atmanın belli kalıplara sıkışması oyunun da manasız bir rutine binmesi anlamına geliyor ve sonsuz değişkene sahip futbol oyunu için bu epey kötü bir özellik. 

İlk Dokunuş 

İster 50 metreden bombeli bir top gelsin ister yakından bir kısa pas bir futbolcunun kalitesini ilk görüşte size anlatacak yegane şey topa yaptığı o ilk dokunuştur. Özellikle Zizou gibi bu işi bir sanat haline getiren oyuncuları görünce ilk dokunuş sanatına aşık olmamak elde değildir. Rematch içerisinde benim canımı sıkan bir ilk dokunuş problemi var. Esasen ilk dokunamayış desem daha doğru olur çünkü bazen 3 santimetre önünüzden giden toplar size kitlenmiyor. Tam topa göre kendinizi konumlayıp dönüp yaldır yaldır kontraya çıkacakken gözlerinizin önünden geçen topu görünce de afakanlar basıyor insanı... 

Ayrıca topu kontrol etseniz bile adeta bir kazma gibi ayağınızdan 3 kilometre öteye açılan toplar da mevcut. Top kontrol sistemi ve pasların hedefe kitlenmesi konusunda büyük mesafe kaydedilmesi lazım. Hani daha top kontrolüyle sizi marke eden adamı ekarte edip kaleye inmekten falan bahsetmiyorum, onlar çooooooook sonraki aşamalar. İlk etapta şu topların hedefe kitlenmesi biraz daha düzelirse çok tatlı olacak. Keza kalecilerin degajlarında da orta saha civarında şut tuşunu spamlerseniz havada abidik gubidik voleler vurabiliyorsunuz top alakasız şekilde size kitlenebiliyor hatta rakip kaleciler dandik ise (ki çoğu öyle) orta sahadan voleyle alakasız goller bile olabiliyor. Bundan mütevellit siz siz olun topu degajla başlatacaksanız kenarları tercih edin. 

Son Dokunuş 

Rematch şu an tam sürüm olarak çıktı ama halen tam sürüm gibi hissettirmiyor. Evet beta haline göre çok daha stabil ama bu onun önünde kat edebileceği çok uzun mesafeler olmadığı anlamına gelmiyor. Çapraz platform desteği getirelecek ilk somut adım ama oyun içinde de düzeltilmesi gereken bir hayli sorun var. Yine de tüm bu sorunlara rağmen bir kere oynamaya başlayınca durması çok zor... Yorulmadan halı saha oynayabilme rüyası gibi peş peşe 15-20-25... maç atmak mümkün ve her seferinde o golü atınca kolları açıp koşuyorsunuz. FIFA'nın senelerdir denediği Volta'sı Rush'ı derken Rematch gerçek bir halı saha hissine en yakın oyun. Hele ki oynayacak bir ekibiniz varsa. 

Oyunun her mevkisinden ayrı ayrı keyif alabiliyorsunuz ki bir futbol oyunu için inanılmaz bir artı. Özellikle kalecilik o kadar eğlenceli ki açı daraltıp rakip ağzı açık forvetin ayağından kayarak topu alıp uzun bir pas ile oyun kurmak. Rakibe fake verip uzak direğe uçacakmış hissiyatı yaratıp sizi kandırmaya çalışan forvetin topunu basitçe kurtarmak. Ya da gözüpek bir stoper olup tüm enerji barını rakip yakalamaya ve onları hayattan soğutmaya adamak. Oyunda her mevkide kendinize has bir şeyler bulmak mümkün. Lakin yine de siz siz olun topu alınca asla pas vermeyen, sürekli o meşhur İlhan Mansız hareketiyle çalım deneyen bir bencil olmayın. Zira sonrasında bolca kulağınız çınlayabilir, ya da bizzat takım arkadaşlarınız sizin yolunuzu kesmeye çalışabilir...