İnceleme - Stick It To The Man

Psychonauts sevenler beri gelsin!

 

 Bu yazı daha önce Oyungezer Dergisi'nde yayınlanmıştır.

Baştan söylemeliyim, mizah içeren oyunlara karşı bir zaafım var. Ama mizah derken cıvık şakalarla dolu yapımları değil; Monkey Island, Oddworld ya da Brütal Legend tarzında, kendine has espri anlayışı olanları kastediyorum. Stick It To The Man (SITTM) de her bir pikseliyde kendi tarzını taşıyan o oyunlardan biri işte. Üstelik, çok şaşırtıcı olmasına rağmen, altında Tim Schafer’ın imzası yok, ama üstadın oyunlarındaki o benzersiz atmosferi sonuna kadar yansıtmayı gayet iyi başarıyor.

İşinizden Şikâyetçiyseniz Bir Daha Düşünün

SITTM, uzun zamandır yollarını gözlediğimiz Psychonauts 2 değil belki ama en az onun kadar sevilesi bir yapım. Oyunda Ouch Inc. adlı bir firmada güvenlik ekipmanları kobayı olarak çalışan Ray’i yönetiyoruz. Ray’in görevi firmanın ürettiği inşaat kasklarını takmak ve yukarıdan tepesine bırakılan çekiçlerin hedefi olmak. “Kafa” gerektiren bir mesleği var anlayacağınız… Derken bir akşamüzeri evine dönerken, gökyüzünden düşen gizemli bir cisim ironik bir biçimde Ray’in tam kafasına isabet ediyor. Gözünü hastanede açan kahramanımız başındaki sargıları açınca kötü bir sürprizle karşılaşıyor: Pembe renkli, spagetti görünümlü bir kol! Üstelik kendisinden başka hiç kimse bu ekstra uzvu görmüyor. Ray bilmese de aslında beynine bir tür uzaylı sızmış durumda. Kafasından çıkan kol da o yaratığın sağladığı bir tür avantaj. Oyunumuzun kötü adamı olan “The Man” adlı şahıs da bu uzaylının peşinde ve her ne pahasına olursa olsun onu ele geçirmeye kararlı.

Çok geçmeden Ray, bu pembe ve esnek kol sayesinde insanların düşüncelerini okuyabildiğini fark ediyor. Hatta sadece okumakla kalmıyor, o düşünceleri alıp karşısına çıkan bulmacaları çözmek için kullanıyor. Bu düşüncelere de çıkartma (sticker) deniyor. Tabii ben böyle anlatınca hiçbir şey anlamadınız, haklısınız da. Örnek vererek açıklamaya çalışayım. Mesela oyunun hemen başında dişleri çarpık olduğu için sevgilisi tarafından terk edilen ve intihar etmeye çalışan bir taksi şoförüyle karşılaşıyoruz. Biraz ilerdeyse taksicinin kız arkadaşını parlak dişli bir ihtiyarla dans ederken görüyoruz. Burada yapmamız gereken şey ihtiyarın bir şekilde dişlerini düşünmesini sağlamak ve o düşünceyi alıp taksiciye yapıştırarak sağlıklı dişlere sahip olmasına yardımcı olmak (bir dakika doktor bey, geliyorum).

Yapıştır Gitsin!

Zihinsel kolumuzla yapabildiğimiz bir diğer şey de oyun dünyasının orasına burasına saçılmış raptiyelere tutunarak platformlar arasında sıçramak. Evet, raptiyelere tutnarak… Çünkü oyundaki her şey kâğıttan yapılmış ve iki boyutlu olarak tasarlanmış. Tıpkı Paper Mario gibi… Hatta öldüğünüzde “Mr. Copy” adlı, faks makinesini andıran bir cihazın sizi yeniden “çizmesiyle” hayata dönüyorsunuz. The Man’in adamlarıyla karşılaştığımız kısımlardaysa oyun hafif bir stealth / platform tadı yakalıyor.

Yapımın en ilginç yanı hepsi de birbirinden kaçık olan karakterleri kuşkusuz. Her birinin tıpkı bir Schafer oyunundan ya da Burton filminden fırlamış gibi bir hâli var. Toplam 10 bölüm boyunca Alice’den tutun da Moby Dick’e kadar pek çok ünlü esere yapılan zekice göndermelerle karşılaşıyorsunuz. İşin bir diğer enteresan yanıysa önemsiz sandığınız bir yan karakterin oyunun ilerleyen bölümlerinde çok farklı bir rolle yeniden karşınıza çıkması. Her diyalog o kadar özenli bir şekilde yazılmış ki çoğu yerde birkaç gür kahkaha atacağınızı garanti edebilirim (İngilizcenizin sağlam olması şartıyla elbette, yoksa esprilerin çoğunu kaçırırsınız).

Oyunun tek kötü yanı bulmacalarının aşırı kolay, hatta bazı yerlerde özensiz olması. Eğer zorlayıcı bir şeyler bekliyorsanız onu burada bulamayacaksınız. Bir de oyunun beş saatte bitmek gibi kötü bir tarafı var. Bu iki unsurun dışında SITTM uçuk kaçık fikirlerle, karakterlerle, mekânlarla ve esprilerle dolu, gayet eğlenceli bir yapım. Bir de ilerledikçe azıcık zorlaşıp üstüne yeni bir şeyler katsaymış süper olacakmış.

KÜNYE

Tür: Macera / Platform 

Yapım: Zoink!

Dağıtım: Ripstone

Dijital Fiyatı: 14,99 $ (Steam)

Platform: PC, PS3, Vita

 

NOTU: 7+ /10

YORUMLAR
Parolamı Unuttum