Lies of P: Overture - İnceleme

Ya ben böyle bi’ ağla, ağla, ağla…

Arkadaşlar ben Lies of P: Overture’a diyecek bir şey bulamıyorum. Beklenen paketi övme babında değil (oraya sonra geleceğiz), cidden, girişte yazacak bir şey bulamıyorum. Soulslike oyunlara yazılabilecek tüm girişleri sanırım tükettim çünkü. Zaten açtım Eser’le beraber ana oyun için yazdığımız incelemeye baktım, orada da benzer bir geyik çevirmişim. Artık yazacak şey bulamamakla ilgili çevirdiğim geyiğin bile kendini tekrar ettiği bir noktaya gelmiş iş. O yüzden normalde açılış paragraflarıma özeniyor, onlarla epey cebelleşiyor olsam bile bu sefer çok uğraşmayacağım. Lies of P: Overture nasıl çat kapı dijital mağaza vitrinlerine daldıysa ben de yazıya öyle dalacağım.

Neredeyse 2 senedir beklediğimiz Lies of P ek paketi Overture, sızıntılar sağ olsun sürprizi bozulmuş bir şekilde Summer Game Fest günü ve saati çıkışını gerçekleştirdi. NEOWIZ kodunu ertesi gün yollayınca bana da oynaması kalmıştı elbette ancak zamanda geriye gidip karlar içinde yeni yolculuğuma başlayınca ne göreyim? Yapımcı stüdyo Round 8 ek paketi NG+ zorluklarında hiç mi hiç dengelememiş.

Oyunu bütün başarımlarını alıp NG+2’de bırakmış bendeniz için ortam Shadow of the Erdtee’den bile beter. DLC ilk turda girdiğinizde de zor zor olmasına ama NG+ ve ötesinde normal düşmanlar adamı iki darbede imamın kayığına bindiriyor, oyuncular da inim inim inliyor. Adamlar Miyazaki’yle ekibine öykünüp kendi Shadow of the Erdtree’lerini yapmak istemişler ve ana oyunda onların elinden çıkmamış en iyi Soulslike oyununu yaptıkları gibi Overture’da da onların elinden çıkmamış en iyi Soulslike eklentisini yaratmışlar. Gel gör ki zorluk kısmında kantarın topuzu biraz da değil bayağı kaçmış…

Daha doğrusu kaçmıştı. Ben paketi bitirdikten sonra, 20 Haziran tarihinde gelen güncelleme ile oyunun sonraki turları daha insaflı bir hale getirildi. Haliyle aradan geçen iki senede oyunu bitirip sonraki turlarına başlamış aşırı hevesliler olarak bizler kafamızı duvarlara vura vura o ilk çıktığı kâbus gibi halinde bitirmiş bulunduk. Bu yüzden her ne kadar Overture benden kan almış olsa bile (eklentinin ilk beşte birlik kısmını bitirmem, kalanını bitirmemle aynı süreyi aldı) incelemeyi yaparken aynı derecede acımasız davranmayacağını bilin. Zaten son gelen denge yamasına rağmen şahsınıza gösterdiği muameleden memnuniyetsiz kalırsanız, oyuna eklenen daha düşük iki zorluk seviyesi sayesinde Lies of P ile yine de uzlaşma şansınız olacak.

Zorluk meselesini de bir kenara koyduğumuzda, yukarı da söylediğim gibi Lies of P: Overture, From Software tarafından yapılmamış en iyi Soulslike eklentisi. Dengelenmiş son haliyle paketlemesinin 15-20 saat kadar alacağını düşündüğüm Overture beş kısma ayrılmış içeriği süresince oyuncularına bolca yeni silah, düşman ve dram sunuyor. Chapter 5 itibariyle erişebildiğiniz, ancak oyunu ilk defa oynuyorsanız kesinlikle bu kadar erken girmenizi tavsiye etmeyeceğim DLC, nedenini bulmayı size bırakarak P’yi Krat’ın geçmişine ışınlıyor.

Maceramıza şehrin hayvanat bahçesinde başlıyor, karda kışta kendimizi yeni belamız olan ve düşmanlar sanki kamyon gibi vurmuyormuş gibi yediğimiz hasarı daha da artıran Frostbite etkisinden sakınarak ilerlemeye çalışıyoruz. Bu şekilde alelade bir maceraymış gibi başlayan hikâye, bizi “Legendary Stalker” diye anılan gizemli bir karakterin peşine takıyor. Barındırdığı anlatıyla karakterlerine, bölüm sonu canavarlarıyla da bize acı çektiren bu yolun sonu da ana oyundan tanıdığımız bazı harika karakterlerin geçmişlerine çıkıp, Lies of P hikayesinin bağlamını hatırı sayılır ölçüde değiştiriyor. Lies of P’yi hikayesi için bir ayrı sevenlerdenseniz, Overture’un sizi mest etmeme şansı yok. Dahası, geçmişe olan yolculuğumuzun etkileri Overture’un kendi hikâye kolunda sınırlı kalmıyor; DLC’yi oynadıktan sonra ana oyuna dönersek, ufak tefek birtakım sürprizler ile de karşılaşıyoruz.

Overture’u Lies of P’nin Shadow of the Erdtree’si olarak görmek mantıklı olsa bile Round 8, From Soft’un kendi ek paketinde yaptığı gibi oyun alanını tasarlarken deneysel takılmamış. Bölüm tasarımlarında pek bir değişiklik yok, çıktığımız yol tıpkı ana oyundaki gibi oyuncuya nefes alacak kadar alan tanıyan ama bunun dışında büyük oranda çizgisel olan, tanıdık dolambaçlara sahip bir yol. Bunun yerine en deneysel takıldıkları şey, totalde 8 tane olan yeni bölüm sonu dövüşlerinden ikincisi, yani Markiona’yla olan.

Markiona dövüşünde hem mevzubahis karakterle hem de kontrol ettiği aşırı mobil kukla ile dövüşüyoruz. Esas düşmanımız kuklasını mavi renkli bir sicim ile kontrol ediyor ve kuklanın saldırılarını yine bu sicim, kırmızıya dönerek haber veriyor. Esasen Markiona’yı öldürmemiz gerekli ancak kendisi kuklası ayaktayken az hasar alıyor. Bu yüzden kuklanın sağlığını bitiriyoruz, Markiona onu tamir edene kadar bir süre teke tek takılıp akabinde üçlü dövüşe geri dönüyoruz. Round 8’in klavye fare kontrollerini oluştururken hedef değiştirme fonksiyonunu değiştirilemez bir şekilde fareye atamış olması, fazlasıyla hareketli bu dövüşü şahsıma zehretmiş olsa bile, bir Soulslike’ta gördüğüm en ince mekaniklere sahip çift Boss dövüşlerinden olduğunu inkâr edemem. Bu arada tasarım olarak aynı şekilde orijinal olduğundan falan değil ama Overture’un son Boss dövüşüne de bayılacaksınız. Ana oyundaki Laxasia’yı tahtından edecek kadar epik ve zorlayıcı bir dövüş ile karşı karşıya kalacağınızı müjdeleyebilirim.

Oyun alanımızla düşmanlarımızdan konuştuğumuza göre sıra Overture’un alet çantamıza yaptığı eklemelere geldi. Ek pakette aralarında bir adet yayın da bulunduğu 10 adet yeni silahımız var. Bunlardan bölüm sonu canavarlarından edindiğimiz üç tanesinin üçü de birbirinden güzel. Death’s Talon, P’nin elinde ne kadar acımasız olacağını tahmin edebileceğiniz, deli gibi hasar çıkaran bir çift pençe. Pale Knight üzerinde şarjlı saldırı yaparken patlayıp sahibini geri iten bir silah bulundurduğu için hem havası, defansif fonksiyonu çok olan bir kılıç. Sonuncuyu ise ben anlatıp sürprizini bozmayayım, tadına doyum olmaz Fable Art’ını kendiniz görüp kullanın.

Artı, DLC bizlere 10 yeni silahın yanında biri düpedüz pompalı tüfek olan, öbürüyse Dead Space’in Ripper’ı gibi hızar bıçakları fırlatan iki yeni Legion Arm hediye ediyor. Artı, Markiona’yı yendikten biraz sonra, DLC’ye özel yeni P-Organ geliştirmeleri açılıyor.

Lies of P: Overture, parasını fazlasıyla hak eden bir ek paket. Sevenine sevdiği şeyden biraz daha vermeyi amaçlayan, bunun üzerine pek çıkmayan bir içeriğe sahip olsa bile bunu Lies of P’nin fazlasıyla yüksek kalite standardından hiç ödün vermeden, teknik tarafta da bir pürüz içermeden yapıyor. Bunlarla kalmayıp üzerine bir de yüreklere dokunmayı çok iyi becerdiği için oyuncusuna Krat’ta unutamayacağı bir başka macera daha yaşatmayı başarıyor ve “bundan iyisi Elden Ring SotE’si” dedirtiyor.

SON KARAR

Choi Ji-Won daha hüzünlüsünü yapana kadar en hüzünlüsü bu.


Lies of P: Overture
Çok İyi
8.5
Artılar
  • Ana oyunun hikayesinin yepyeni bir bağlama kavuşturması
  • Lies of P adına yaraşır daha fazla Boss dövüşü
  • Ana oyundaki gibi harika müzikler
Eksiler
  • Bölüm tasarımlarında biraz daha deneysel takılsalar olurmuş
YORUMLAR
Parolamı Unuttum