Super Time Force Ultra İnceleme

(HALF MINUTE HERO + BRAID + CONTRA) / 3

Bu yazı daha önce Oyungezer dergisinde yayınlanmıştır.

Annemden yatma saatim için ekstra iki saatlik izin alıp Geleceğe Dönüş filmini izlediğim ilk günden beri zaman yolculuğu konusuna takıntılıyım. Bir gün zaman yolculuğunu deneyim etme lüksüne erişirsem de, ilk ışınlanacağım an şüphesiz o izni kopardığım an olacaktır. Hiç hatırlamayarak Gelece Dönüş’ün ilk filmini tekrar izlemeyi, sanırım hayattaki birçok lükse değişirim.

supertimeforceultra-1

Doktor Repeatski, şimdilik hayatıyla mutlu.

Benim gibi zaman yolculuğu konusuna takıntılı insanların önüne böyle oyun koymayın kardeşim desem de dinletemedim. I-ıh desem de vazgeçiremedim. Fazlasıyla ilgili olduğum konular hakkındaki yapımlar kötü çıkarsa büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorum. Yapmayın etmeyin dedim, başkasına verdirtemedim. Gelgelelim, Super TIME Force Ultra, ne hayallerimi yıktı, ne de zaman yolculuğu üzerine olan çocukluk hassasiyetlerime ters düştü. Hatta bunlarla da kalmayıp yaz günü tutulduğum grip hastalığını bile kısmen çekilir kıldı. Biliyorum çok Sheldon Cooper gibi gözüktüm. O halde sadede geleyim; sonda söyleyeceğimi baştan söyleyeyim, ben bu oyunu çok sevdim! (Bu noktada kafiyeyi tutturamadım.)

İYİ OLACAK HASTANIN…

Doktor Repeatski’nin zaman yolculuğunu bilimsel olarak keşfetmesiyle fitili ateşlenen oyunumuz, doktorun gelecekten gelen halinin bizi sırasıyla Jean Rambois, Aimy McKillin ve Shieldy Blockerson ile tanıştırmasıyla devam ediyor.

Doktor bir nevi çöldeki bahtsız bedevi olduğu için, bir insanın zaman yolculuğunu keşfettiği gün başına gelebilecek en kötü şey gelir. Dünya saldırıya uğrar! Aynı anda doktorun gelecekten gelen hali odaya ışınlanır (bu sahnede görürüz ki doktorumuz işleri büyütüp komutan olmuş, ağzı laf yapıyor) ve tanıştırdığı takımımız ile kontrolü geri kazanmayı bizim klavye kuvvetimize bırakır. Bu andan sonra hiçbir şey aynı olmayacaktır… (Örneğin klavyenin içine susam düşecek, altı ay sonra çıkarılacaktır.)

Contra gidişatını modern aksiyon ile harmanlayan STFU (ağıza acı biber), zamanı geri alabilen mekaniklerini de açık ve net Braid’den kopyalamış. Her bölümde süre sınırımız olduğu için mekanikleri hızlıca kapıp, el-kol koordinasyonunu erkenden sağlamamız yararımıza olacaktır.

supertimeforceultra-2

Oyun ilerledikçe ana karakterlere olan özleminiz de artacak.

Başta sahip olduğumuz üç karakter, tıpkı Trine oyunlarındaki gibi birbirini tamamlar özellikte (hatta sınıf ayrımları bile neredeyse aynı). Jean makineli tüfek, Aimy sniper, Shieldy ise adından anlaşıldığı gibi savunma sanatlarında usta. İleride karakter sayımız 16’ya çıkabilse de, Super TIME Ultra Force dengeyi öyle güzel kurmuş ki neredeyse tüm karakterlere ayrı ayrı ihtiyaç duyuyoruz.

Zamanı geri alma özelliği sayesinde Braid tarzı bir deneyim yaşadığımızdan daha önce bahsetmiştim. Ama arada büyük bir farkla! Super TIME Ultra Force’da zamanı geriye almak, yaşanmış gerçekliği değiştirmeyip üzerine eklemeler yapmanıza yarıyor. Böylelikle tek bir karakteri kullanmaya devam etseniz bile gücünüze güç katıyor, kombinasyonları çoğaltarak bulmacalarda alternatif çözümler buluyorsunuz.

XBOX KALINTILARI

Her karakterin bir normal bir de özel gücü var. Bu güçler her ne kadar yeterli gibi gelse de oyunun konsoldan port edilmiş yönlendirme yetenekleri hayli düşük. Bu iş bir türlü klavyenin W-S-A-D’si ile olmuyor, olsa da insanın eli hep bir gamepad’in analog çubuğunu arıyor. Kadı kızında da olabilecek kusurları hatırlayıp, bu konuya çok takılmıyoruz. En azından takılmamaya çalışıyoruz.

supertimeforceultra-3

Zaman geri alma mekaniği çok kolay kullanılabiliyor. Ama bu oyunun aksiyon dolu gidişatını sekteye uğratıyor.

Bu dönemin retro grafik modası tam da bu oyunun tarzında olsa da, Super TIME Ultra Force’un şahane pixel-art grafiklere sahip olduğunu da söylemeden geçmemek lazım. Bunun yanına iliştirilen yerinde mizah, oyunu hem çekici kılıyor hem de aynı mekaniğin çok defa tekrar ettiği bir yapımda sürükleyiciliği sağlıyor. Bu yüzden adını duymaya çok alışık olmadığımız yapımcı ekip Capybara Games’e kocaman bir alkış. (oyun firmasına meyve suyu gibi isim koyarsan öyle olur tabii)

NOT